Multimedia'da Cem var.
Cem'den
İçimde hala Sılaya karşı bir sürü duygu besliyorum. Ama onu bir daha inciteceğimden korktuğum için yüzüne bakmaya cesaretim olamıyor bazen. Önümde Sılanın kavga etmesinin bir sebebi de bana göre içinde olan öfkesini ve nefretini bu yol ile dışarı vurması idi. Önümden geçip giderken arkasından bakakaldım. Ayrıca onunla bir yandan gurur duydum. Yanında ben olmadığım zaman da kendi koruyacak olabilmesini görmek çok güzel. Aklımda bana bağıran bi sürü düşünce vardı. Bunları görmezden gelerek klübe doğru arabamla yola koyuldum. Demire orda olduğumuzu söylemiştim. Klübe geldiğimde Demir'in barda içki içtiğini gördüm . Ardı ardına sıralıyordu makinalı tüfek gibi. Yanına gittiğimde
"Abi yeter bu kadar ha ?" Dediğimde bu kadar aşırı tepki vermesini beklemiyordum.
"Ne yeter lan ! Ne yeter ! Ben kardeşimin acısını yaşarken bir kıza el kaldırdım ! " Dedikten sonra neden bahsettiğini anlamadım.
"Abi ne kardeşi ? Neden bahsediyorsun sen ?"
"Selinin ölüm haberi geldi !" Diyerek daha da ağlamaya başladı. Demiri ağlarken hiç görmemiştim. Ağladığına göre bayağı bir acı çekiyordu. Selin iki senedir kayıptı ve ondan hiç haber alamamıştık ama ölüm haberi gelmiş. Bana biraz tuhaf gelse de şu anki durun yüzünden pek bahsetmemeye karar verdim.
"Abi hadi dışarı ! Yeter bu kadar !" Dedikten sonra beni aldırmayarak içmeye ve ağlamaya devam etti. Yakasından kaldırıp kendine gelmesi için yumruk attım yüzüne. Bunun bana pahalı patlayacağını biliyordum ama değerdi. Yumruğumu geçirdiğimde gözlerinde hiç bir duygu göremiyordum. Bir yumruk daha attıktan sonra ,
"Kendine gel lan !" Diye bağırdım ama hiç birşey duymamış gibi yapıyordu. Birden hiç beklemediğim bir tepki vererek o da yumruklarını bana geçirmeye başlamıştı. Engel olmayarak yumruklarını bana atmasına izin verdim. Yoksa başkalarının canı yanacaktı. Sonunda yumruklarını bitirdiğinde bir köşeye çekilip oturdu ve yanına gittim.
"Abi naptın ya kaç gün yüzüm morarmış bi halde gezicem. Kızlar yüzüme bakmaz ki ! " diye sitem ettim.
"Boş konuşma lan !" Diye söylediğinde yanına oturdum. Bir süre sessiz kalmaya karar verdim sinirinin geçmesi için. Aklında neler döndüğünü bilmiyorum ama birden yanımdan kalkarak gitti.
DEMİR'DEN
Birazda olsa sinirimi atmıştım cemin üstünde. Otururken aklıma küçüğün yalnız olduğu geldi. Cem'e aldırmayarak yanından kalkıp kapıya doğru gittim. Arabaya binip Masalın evine doğru sürmeye başladım. 10 dakika sonra geldiğimde anahtarım olmadığı için pencereye baktım neyse ki açıktı. Tırmanarak içeri atladığımda yatağında olmadığını görünce salona doğru yavaş adımlarla gittim. Salonda olmadığını görünce mutfağa doğru gittim. Eliyle karnını tutarak yürüyordu. İçimden kendime bir kez daha küfrettim. Arkasını döndüğü an beni görmesiyle gözleri fal taşı gibi açıldı ve bana öfkeyle bakmaya başladı.
"Niye geldin buraya ha !" Dediğinde ne cevap vereceğimi bilemedim. Dik durmaya karar verdim.
"Bakmak için."Dedikten sonra bir kahkaha attı.
"Vay be ! Hem döv hem bak bravo !" Dedi alkışlayarak. Ve ardından devam etti.
"Git buradan çabuk !"
"Bana emir veremezsin !"
"Polisi çağırırım." Dediğinde bir kahkaha attım.
"Bana birşey yapamazlar !" Dediğimde kapıya doğru yürümeye başladı. Kapıyı açıp parmağıyla dışarı gösterdiğinde
"Çabuk git evimden !"
"Hayır." Dedikten sonra kapıyı kapattım. Masalı kucağıma alarak yatağına doğru götürdüm. Debelenerek bana vurmaya başladı "Bırak beni!" Diye ama aldırmadım. Yatağına yatırıp
"Yataktan çıkma !" Dedikten sonra mutfağa gittim. Çekmecelere bakıp hazır çorba aramaya başladım. Sonunda bir çorba bulduğumda şu ekleyip karıştırdım.
Hazır olduğunda tepsiye koyarak odasına doğru gittim. Yatağından çıkmaya çalıştığını gördüğümde
"Nereye ?" Dedim bana cevap vermeden tuvalete doğru gitti.
Geldiğinde yatağına oturdu ve bacaklarına yorganı çekti. Bende yanına oturduğumda
"Bunu icmelisin." Dediğimde omuz silkti. Bir kaşık alıp ağzına doğru götürdüğümde istemedi.
"İtiraz istemiyorum! " Dediğimde ne olduysa içmeye başladı.
"Üstümü sen mi değiştirdin ?" Dediğinde hafif güldüm.
"Evet. " dedim kısaca.
"Bakmadın dimi ?"
"Gözüm kapalı nasıl giydirebilirim ?" Dediğimde gözlerini kısarak bana baktı
"Pislik herif !" Dedi ve bende daha fazla üzerine gitmedim. Çorbayı bitirdiğinde odadaki sessizliği bozarak konuştum.
"Özür dilerim." Dediğimde şaşkın bir şekilde baktı ve hiç cevap vermedi.
"Bak oraya giderken sana sinirli olduğumu söylemiştim. 2 senedir kardeşimi kaçırmışlardı. Hiç bir iz yokken o gece kardeşimin ölüm haberi geldi. Kardeşimi kaçıranı tanıyorduk. Bize düşman birisiydi. Bir anda bana küfür edince sinirler tepeme çıktı. O it geldi gözümün önüne ve senden çıkardım hıncımı. Özür dilerim."
"Bir daha söyle. "
"Bir daha bu kelimeyi duymayacaksın." Dediğimde gülümsedi. Bu iyiye işaretti.
"Başın sağolsun. " Dediğinde kafamı sallamakla yetindim. Akşam olmaya başlıyordu. Birden şimşek cakmasiyla Masal yerinden sıçradı.
"Şimşekten mi korkuyorsun ?" Dediğimde başını salladı ve gülmeye başladım.
"Ben gidiyorum. Birşey olursa ararsın." Deyip odadan çıkarken
"Gitme !" Dediğinde arkamı dönüp baktım . Bana yalvaran gözlerle bakıyordu. Çok korkuyordu herhalde.
"Bu gece benimle kalır mısın ?" Dediğinde şaşırdım. Başımı salladım ve yanına uzandım. Saçını okşayarak uyutmaya çalıyordum ki şimşek çakınca yerinde sıçradı
"Korkma ben burdayım." Dedim ve devam ettim. Uyuduğunu zannettiğimde yavaşça yanından kalktım. Arkasını dönerek bana baktı ve
"Lütfen !" Dedi. Dayanamayarak yanına gittiğimde
"Ben gece kıyafetlerle uyuyamam !" Dediğimde gözleri birden pörtledi.
"Çüş deve !"
"Şartım bu. Gideyim istersen?"
"Of peki. Ama aklından öyle şeyler geçirmeyeceksin !"
"Ne gibi şeyler ? " Dediğimde oflayarak arkasını döndü. Bende tişörtümü çıkardım. Ardından pantolonumu çıkardığımda sadece boxerımla kalmıştım. Birden arkasını döndüğünde gözleri vücuduma kilitlenmişti. Yanakları kıpkırmızı olmuştu. Onun bu hali bana çok sıcak gelmişti. Birden arkasını döndüğünde bende yanına girip beline dikkat ederek sarıldım. Uykuya daldığına emin olduğumda
"İçimde adlandıramadığım bir duygu var. Ve bu duygu o deniz mavisi gözlerine baktığımda saklandığı sandıktan çıkıyor. İyi geceler küçüğüm! " Dedikten sonra bende kendimi uykuya verdim.
Merhaba arkadaşlar ! Bölüm söylediğim saatten daha erken geldi ! Dayanamayıp yazdım . İnşallah beğenirsiniz. Sizi çok seviyorum.
8.bölüm akşama doğru gelebilir !
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON SÖZ
Roman pour Adolescents"Soğuk. Burası çok soğuk. İnsanlar , gökyüzü ve herşey. Hepsi bütün benliği ile canlılığını kaybetmiş. Siyah ve beyaz bir filmden ibaret idi sanki. Bağırıyorum ' Ölmek istemiyorum ' diye. Bu eski filmin içinde olmak istemiyorum. İnsanların donuk ve...
