Bölüm 1

262 16 33
                                    


Rujumun kapağını kapatıp, aynı zamanda aynaya bakarken yan odadan pek alışık olmadığım ama duymağı bir o kadar da sevdiğim şen bir kahkaha sesi duydum. ''Bunu kaçırmamalıyım.'' kendi kendime mırıldanarak hızla yan odaya gittim.

Gördüğüm görüntü beni şok etmişti. Hayır bu kesinlikle rüya falan olmalıydı. Gerçek olup olmadığına kendimi inandırmak için makyajımın bozulmasını pek umursamadan gözlerimi ovmaya başladım. O sırada Mahperi bana döndü. Galiba suratımdaki şaşkoloz ifade onun yine eski haline dönmesini sağlamıştı.'' Kahretsin,keşke kenardan izleseydim seni '' onun duyabileceği bir şekilde mırıldandım. Tebessüm etti.

''Mahperi, bir kez daha gülsene ne olur.''dediğimde yüzü ciddileşmişti.Sadece bana bakıyordu ve bu beni korkutuyordu.''Mahperi'' yüzüme'' ne?'' der gibi baktı. ''Sesin içine mi kaçtı ne oldu?'' tekrar kahkaha attı. Onun gibi sert birinin bu denli güzel gülmesi beni deli eliyordu. Evet bir kızın bu denli güzel gülmesi başka bir kızı bile etkileyebiliyormuş.

''Mahperi keşke son yılı beklemeseydin de ilk yıllardan beri böyle giyseydin. Çok... çok güzel olmuşun. Gözlerimi alamıyorum.''

**

Benim gibi sert bir insanın bu denli cana yakın, konuşken bir arkadaşı nasıl olabiliyor diye düşünüyordum Benay'ın yüzüne bakarken. Onun yaşam enerjisinin birazcığı keşke bende de olsaydı. Söylediği son söz ise içeme işlemişti resmen. İçimde kocaman bir acı oluşurken Benay'ın sözlerine cevap vermeden ayna döndüm.Pek de uzun olmayan dalgalandırdığım siyah saçlarıma baktım.Biraz daha aşağı indim Bordo bir bluz ve siyah takım elbisem. Abartılacak pek bir şey yoktu galiba. Benay'a döndüm.

''Bu ben değilim Benay.'' yüzüme şaşkın şaşkın bakarken ''Ne kadarda egoist bir kız.'' bakışı attı. Galiba konuşma sırası bende susma sırası ondaydı.

''Bakma öyle yüzüme.'' Elime siyah düz taban ayakkabılarımı almıştım. ''Yani biliyorsun ben bu kadar şık giymem normalde ama son sınıf olduğum için biraz daha farklı giymeliyim. Bunu beynime sen yerleştirdin ve sonuçlarına katlanacaksın.'' Ayakkabılarımı çoktan giymiştim. Çantamı elime aldıktan sonra Benay'a baktım. Hala beni izliyordu. Bir kaç adım attım yanına doğru, daha sonra kollarımı sardım. Benay şok olmuş bir şekilde beni izliyordu.

''Hadi ama yeter bu kadar sevgi pıtırcıklığı. Hazırsan çıkalım mı ? Geç kalmayalım ilk günden. Çocuklar kızar sonra.'' cümlemi bitirdiğimde çoktan çantasını eline almış beni bekliyordu.

**

Arabamı park ettiğimde içinden bir kaç dakika inemedim. Benan makyajını tazeliyordu. Ben ise... Galiba ben bu takım elbiseli halime alışmaya çalışıyordum. Hukuk fakültesi son sınıf öğrencisi olarak ilk kez takım elbise giymiştim ve kendimi garip hissediyordum. Yüzümdeki kaygıyı silmeye çalıştım bakışlarımı sertleştirerek.Arabamın kapısını açtım ve dışarı çıktım. Benay hala ruj sürüyordu.''Benay.''dedim sert bir şekilde. Ne demek istediğimi anlamış olacak ki arabadan hemen indi.

**

Bizimkileri görünce bakışlarımı sertleştirmeye karar verdim. Adım gibi emindim Cansın'ın görüntüm hakkında yorum yapmaya başlayacağını ve diğerlerinin de ona katılacağından. Düşüncelerimde boğulurken Benay, Gökçe ile sarılıyordu.

''Klasik kızlar işte'' dedi Okay Ökmen'e. Cansın ise beni süzmekle meşguldü. Kollarını açıp sarılmamı bekleyen Ökmen'in yanına gittim. Kısa kısa, Ökmen,Okay ve Gökçe ile sarılmıştım ki Cansın üzerime atladı.

''CANSIN!'' dedim sert bir şekilde. ''Aman iyi be. Hep böyle yap zaten insanın kardeşine istediği gibi sarılamaması da kötü bir his.'' Söylediklerini duyunca bakışlarım o kadar sertleşmişti ki kafasını yere eğdi.

''Ah Cansın... hiç mi büyümeyeceksin?'' derken bakışlarım bahçeyi taradı. ''Hem bak Açelya orda yanına git istersen.'' dediğimde herkes bana şok olmuş bir biçimde bakıyordu. Yanımda ki beş kişi dışında kimseyi pek sevmez adlarını ağzıma almazdım.Galiba Açelya'nın adını ilk kez söylüyordum o yüzden şok olmuşlardı.

Bahçeye doğru dönüp adım atmaya başladım. Koluma girdi Okay. ''Böyle şeylerden hoşlanmıyorum.'' dedim kolumu sert bir şekilde çekerken. ''Oh be hala aynı Mahperi'sin. Bugün sen biraz kendini aştın da.'' dediğinde tebessüm ettim. ''Oha'' sesi duyduğum yöne kafamı çevirirken mavi gözlü bir çocukla göz göze gelmiştik ve bu benim hoşuma gitmemişti. Bakışlarımı sanki mümkünmüş gibi biraz daha sertleştirdim.

Ağzı açık bana bakan Ökmen'e ''Ne oldu?''der gibi baktım. Hemen yanıma geldi.''Gülme öyle Mahperi valla içim bir tuhaf oluyor.Arkadaşım olmasan yavşayasım geliyor.'' dediğinde onlardan uzaklaşarak kantine gittim ve bir çay aldım. Masaya oturduğumda diğerleri çoktan yanıma gelmişti.

Hani böyle birine bakmadan da bakışlarını üzerinizde hissedersiniz ya içimde öyle bir his vardı ve beni etrafıma bakmaya zorluydu. Bunu hiç bir zaman yapmamıştım ve şimdide yapmak istemiyordum. Kendime engel olamadım ve herkesin içinde annesinden azar yemiş çocuklar gibi bana bakan kişiye baktım. Yüzümü biraz daha sertleştirmiştim. Bana bakan yüzü anımsıyordum biraz daha baktım sert bir şekilde. Biraz önce bahçede yanlışlıkla göz göze geldiğim mavi gözlü çocuktan başkası değildi bu. O da benim gibi sert bakıyordu.Yüzünde hafif bir tebessüm oluştu. Sinirlendim. Bakışlarımı daha da sertleştirdim. Ben Mahperi Acar'dım ve bana kimse bu şekilde bakamazdı. Tek kaşımı havaya kaldırdığımda oturduğum tarafa yürümeye başladı. Galiba sinirden çatlayacaktım.

MAHPERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin