Arabamı hızlandırdığımda yaşamayı hissetmenin nasıl bir duygu olduğunu düşündüm. Biraz daha hızlandım. Gecenin bu saatinde yol daha boş oluyordu. Yarı lüks arabamdaki radyoya gitti elim ve kendimi duymamak için müziğin sesini açtım.
Annemin evine geldiğimde arabamı yıllardır girmediğim garaja park ederek kapıya doğru yöneldim. Çantamın elimdeki varlığını hissettiğimde bir an Şafak'ı hatırladım. Eve girmekten vazgeçip bahçeye doğru yöneldim.
"Hadi dans edelim." dedi Şafak hiç bir şey olmamış gibi. Yüzüne sert bakışlarımdan birini gönderdiğimde elini belime attı ve beni kalabalığın içine sürükledi. Sanki daha demin ki olay olmamış gibi dans ettik Şafak ile. Kendime hissettiğim nefret her şeyin üstüne çıktığında Şafak'ın kollarından çıkıp masada duran çantamı aldım ve hızlıca arabama bindim.
Yaklaşık yarım saat önce yaşadıklarım böyleydi ve ben Şafak'a anlam veremiyordum. Daha dün sabah 'bu oyunu sen başlattın.' diyen adam bu gece beni korumuştu.
Peki ya ben?
Ben nasıl Barlas'ın bana tokat atmasına izin vermiştim? Nasıl yine bana zarar vermesine izin vermiştim? İçimde oluşan acıyla anılar zihnimde canlandı.
Klasik bir akşam yemeği dönüşüydü.Bir kaç şirket sahibinin aileleriyle verdiği bir yemekti ve Barlas ve Mahperi de orada olmaktan sıkılıp erkenden kalkmak için izin istemişlerdi. Barlas ehliyetini yeni almıştı ve Mahperi ilk kez Barlas'ın arabasına binecekti.Heyecanlıydı. Barlas bir barın önünde durduğunda Mahperi'nin korkan gözlerine bakıp içinden alay etti. Zorla arabadan çıkarıp bara doğru sürükledi. Mahperi'nin bu kadar temiz olması Barlas'ı korkutuyordu. Mahperi'nin de kendini karanlık hissetmesini istiyordu ve bunu bir şekilde yapacaktı tek aşkını kaybetmeden.
Mahperi bara girdiğinde birbiri üstünde duran insanları görünce tiksindi.Barlas'ın koluna girdi ürkerek. "Korkma, ben varım." dedi Barlas. Bir yere oturduklarında Barlas içmeye başlamıştı. Yanına Elif adında bir kız geldi.Kafası güzel olan Barlas,Elif ile hiç hoş olmayan şeyler yaşadı Mahperi'nin gözü önünde.
"Korkma buradayım."diyen adam tarafından ilk ihanete uğraşıydı bu. Belki de ilk olduğu için en acısı da buydu. Ayağa kalktı ve Barlas'a hiç bir şey söyleme gereği hissetmeden yürümeye başladı Mahperi. Barın içinde bir kaç adım atmıştı ki biri Mahperi'yi çekip vucuduna yaslamıştı. Daha Barlas ile öpüşmemiş Mahperi kendini başka bir adamın kollarında bulunca korkusundan ne yapacağını şaşırmıştı. "Bırak beni." dedi Mahperi kolları arasında olduğu adama. Adam, cevap vermedi. Dudaklarını Mahperi'nin bedenine doğru yaklaştırırken yüzüne sert bir yumruk yedi Barlas tarafından. Sinirden kuduran Barlas adamı neredeyse öldürecekti. Kendi suçu olduğunu biliyordu ama suç bastırma yöntemlerinden biri olan bir yol seçti.
Bardan dışarı çıktıklarında Mahperi'nin uzun saçlarından tutarak sürüklemeye başladı. Arabaya geldiklerinde Mahperi'ye sert bir tokat attı ve daha 16 yaşında olan Mahperi'yi orada bırakarak arabasına binip gitti.
"Senden nefret ediyorum Barlas Güney." dedim. Sallandığım salıncaktan kalkarak eve girdim. Annem eve gelmişti. "İyi geceler anne." dedim yanından geçerken. "Uyuyacak mısın? Biraz konuşsaydık." dediğinde annemi kıramadım.
Ankara'dan bahsettim anneme biraz. Sonra arkadaş grubumdan. Bir yıl Amerika da neler yaptığımdan bahsettim.Hasretle bakan gözlerle dinledi beni... Kendisi ise babamın vefatından sonra benim de İstanbul'u terk etmeme dayanamamış. Butiğini kapatmamış ben dönene kadar Hazar abla ve yengem ile idare etmeye karar vermişler. Bir yandan ise şirketin işleri ile uğraşmış. Barlas çok yardım etmiş ve artık çok yorulmuş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHPERİ
Teen Fiction''Ben kötü biri olmak için çok çabaladım, Çok kez yanıldım, Düş kaybettim, His kaybettim, Ben kötü biri olduğum günden beri Mahperi Acar, seni hiç kazanmadan kaybettim.''