Erosun kırık okları(DÜZENLENİYOR)

* AŞK BUYDU*

Temizliğe başlayalı yaklaşık yarım saat olmuştu.Kir toz demiyor temizliyordum.Annem bendeki azmi gördükçe " kimin kızı " diyordu.Bende gülümseyerek "annesinin biricik kızı" dedim.Temizliği bitirdiğimizde ikimizde rahat bir nefes almıştık.Otobüse binerek otele doğru yola çıktık otele geldiğimizde ikimizde çok yorgunduk duşa sırayla girerek yatağa yattık.Sabah olduğunda ben okula gitmek için hazırlanırken annemin üzerini değiştirdiğini gördüm . Anneme "nereye gidiyorsun" dedim.Annem "bugün ilk iş günüm geç kaldım ilk günden kovulmak istemiyorum " diyerek odanın kapısını hızlıca kapattı.Saate baktığımda geç kaldığımı anlayınca koşarak otobüse bindim.Okula geldiğimde dışarıda kimse yoktu.Sınıfa hızlı adımlarla çıktım kapıya vurarak içeriye girdim.Sınıfta kimse yoktu.Müdürün odasına girdiğimde ise müdür bugün okul gezisi olduğunu söyledi.Bende müdürden izin alarak okuldan çıktım.Bulduğum ilk cafeye girerek bulduğum boş bir masaya oturdum.Masada bulunan menüye bakarken cafeye Ozan girdi.Beni görünce yanıma oturdu.Yanıma gelen garson"efendim ne alacaksınız karar verebildiniz mi ?" dedi. Ben cebimdeki paraları sayarken Ozan" iki limonata "
diyerek elimi tuttu.Kalbimin ritimi değişmişti.Sanki zaman o olmayınca geçmiyor yanımda olduğunda yetmiyordu.Ama aşık olamazdım çünkü aşk savaş gibiydi başlaması çok kolay bitirmesi her dakika acıydı.Ben bu acıya dayanamazdım.Ozan bana bakarak " Elçin sen iyimisin yanakların kıpkırmızı oldu" dedi Bende yanaklarımı tutarak " gerçekten mi " dedim.Ozan bana gülerek sadece "konuşabiliyor musun diye baktım " dedi .Ozan " sen geziye neden gitmedin" dedi bende karşılık vererek" dün okulda yoktum bugün haberim oldu "dedim . Ozan bana gülerek "bende dün yoktum bugün haberim oldu "dedi. Biz konuşurken limonatalar da gelmişti.Limonataları bitirdikten sonra Ben ayağa kalktığımda Ozanda ayağa kalkarak "istersen biraz sahil turu yapalım " dedi.Bende hayır diyemedim.Ozanla beraber sahilde boş bulduğumuz bir banka oturduk.Arkamızda ağlayan çocuk, üzerimizde uçuşan martıların sesleri , önümüzdeki denizin dalgasının sesini dinliyorduk.Uzun bir süre sonra banktan kalktıktan sonra sahilde yürümeye devam ettik.Ozan bulduğu bir dondurmacıdan dondurma alırken bende etrafı seyrediyordum.Ozan beni çağırmıştı ben arkamı döndüğümde burnuma gelen dondurmanın serinliği vücudumu ürpertmişti.Ozana "sen ne yapıyorsun şu halime bak "dedim.Ozan gülerek " aynen bir palyaçoya benzedin "dedi.Bende intikam almak için Ozanın burnuna dondurma ile bir nokta yaptım.İkimizde sahilde palyaço gibiydik.Dondurmanın altından peçeteyi alarak bir birimizin burnunu sildik ne kadar kızmış gibi görünsemde aşk buydu ...
Ozanla sahil turunu bitirmiştik. Ozan beni kaldığım otele kadar bırakmıştı.Ozan cebinden telefonunu çıkararak " Elçin telefon numaranı verir misin?" dedi.Ben telefon numaramı Ozana vermiştim.Sıra ondaydı.Ozanda bana telefon numarasını verdikten sonra odama çıktım.Odanın kapısını açar açmaz çantamı yere atmıştım.Koşarak yatağa uzandım.Bugün yaşadıklarımı düşündükçe telefonumdaki o numaranın üzerine basmak istedim ama annem gelmişti.Annemin geldiğini görünce uyuma numarası yapmıştım o da beni öperek saçımı okşamıştı.
(Arkadaşlar multideki resimi ben çizdim nasıl olmuş yorumlarınızı bekliyorum )