Artık dayanacak sabrım kalmamıştı. Ne kadar zamandır babam ile Uğur denen adamın kavga ettiğini tahmin bile edemiyordum.Babam adeta ejderhaya dönüşmüştü. Ağzından alevler püskürtüyordu. Ondan hiç duymadığım kelimeleri duyuyordum. Gözlerim her defasında kocaman kocaman açılıyordu. En sonunda Uğur denen kişi dayanamadı ve babamın karın boşluğuna tekme attı.
Babam "Ahh."diyerek inledi.
"Bir daha bana hakaret edersen yapacaklarımı sen düşün."dedi. O sırada içeriye- hiç görmediğim- iri adam girdi.
Elindeki telefonu uzatarak Uğur'a verdi. Adamın elindeki telefon benim telefonumdu. Kesin Edis veya Kumsal beni merak edip aramaya başlamıştı.
"Abi bu telefon susmuyor. Sevgilim denen biri durmadan arıyor. Cevap vermeyince mesaj atmaya başladı."dedi.
"Ben ne yapayım lan. Saçma sapan işler için ikide bir buraya gelmeyin."diyerek adamı azarladı.
Arayan Edis idi. Beni doğal olarak merak etmeye başlamıştı. Ben ise burada Uğur denen mal adamın boş konuşmalarını dinliyordum.
"En önemli yere gelelim artık."dedi ve kahkaha attı.
Bu adama resmen sinir oluyordum. Gıcık herifin tekiydi.
"Baban gözünün önünde acı çekerken sen orada elin kolun bağlı bir şekilde oturup ,onu izleyeceksin. Seni buraya boşa getirmedik sonuçta."dedi. Bu kadarını yapamaz diyerek kendimi rahatlatmaya çalışıyordum.
Adamlarından birini içeriye çağırdı ve sessizce kulağına bir şeyler söyledi. Ardından da defolup gitti.
Adam diğer iri yapılı adamları da çağırdı ve babamın ellerini çözmeye başladılar. Babam bu işi fırsat bilip ellerinden kurtulmaya çalıştı fakat pek işe yaramamıştı. Üç koca adam duvara sabitlenmiş kelepçelere babamın ellerini ve ayaklarını sabitlediler. Babam hareketsiz bir hâlde orada kalakaldı.
Durum git gide ciddileşirken ,bende korkmaya başlamıştım. Inşallah kötü bir şey olmazdı.
Babam devamlı konuşuyordu.
"Sizi öldürücem adi herifler. Borcumu ödemem için beni dövecekseniz ,boşa uğraşacaksınız demektir."dedi.
Adamlardan iki tanesini aynı anda babama tekme atmaya başladılar. Babam artık konuşamıyordu.
"Ahh!"diyerek inliyordu.
Babam karşımda dayak yiyordu. Ben ise sadece onu izliyordum. Bir şeyler yapmam gerekiyordu. Ellerimi açmaya çalıştım, başaramadım. Tekrar deneyerek sandalyenin kenarına sürtmeye başladım ve tekrar başaramadım. Kendimi çok kötü hissediyordum. Ben engel olamadığım için babam dayak yiyor diye düşünüyordum. Başım dönmeye başlamıştı. Gözlerimin önünde her zamankisi gibi siyah benekler oluşuyordu.
Gözlerimi zorla açık tutmaya çalıştım fakat olmuyordu. Mideme de her zamanki ağrı saplanmıştı.
Kendimi daha fazla tutamadım ve bayıldım. En son gördüğüm şey babam oldu.