Gözlerimi açtığımda odada Kumsal ve Özgün vardı. Kumsal ayıldığımı görünce hemen yanıma koşup geldi.
"Bitanem benim , çok korkuttun bizi. Ş-şimdi nasılsın peki ?"dedi.
Zar zor ağzımı açtım ve "Iyiyim de bana ne olduğunu hatırlamıyorum. En son yatağım da yatıyordum. Güneşte doğmamış. Bana ne zaman bişi oldu , nasıl oldu hatırlamıyorum."dedim.
Kumsal "Boşver be güzelim. Sen kendini yorma şimdi. Edis abisi ile konuşuyor. Neden birden böyle bişi olduğunu öğrenicez."dedi.
Özgün "Evet Rüya'cım sen kendini zorlama Edis araştırıyor."dedi. Kafamı salladım. Ve o ara başımda inanılmaz bir ağrının olduğunu farkettim.
"Başım çok ağrıyor, benim."dedim.
Kumsal "Dur ben bir Edis'e sorayım ona göre ağrı kesici falan bulup veririm.
"Tamam."dedim. Ve Kumsal'da Edis'in yanına gitti ve beraber odaya geri döndüler. Edis hemen yanıma yatağın kenarına oturdu.
"Ohh şükürler olsun. Çok korktum Rüya. Çok korktum. Sana bişi olucak diye aklım çıktı resmen. P-peki şimdi kendini nasıl hissediyorsun ?"dedi.
"Biraz iyiyim ama başım çatlıyor resmen. Çok ağrıyor."dedim.
"Tamam ben abim ile konuştum zaten. Bu barbie hastalığından dolayı olan bir atakmış. Ama yeme şekline dikkat etmeli dedi. Ağır ve yağlı yiyecekler yememeli. Midesini zorlamamalı diye açıkladı. Ağrı kesicide içebileceğini söyledi."dediği anda Özgün ve Kumsal odadan dışarı çıktılar. Ve ağrı kesici bulacaklarını söylediler.
Edis hemen lafa girdi. "Gerçekten iyisin değil mi ?"dedi.
"Iyiyim ben. Başım da geçerse eski halime geri döneceğim, inşallah."dedim ve zorla güldüm.
"Biraz su alabilir miyim ?"dedim.
"Hemen getiriyorum."dedi ve odadan çıktı. Geldiğinde elinde büyük bardakta su vardı. Ve hemen yanıma gelip bana verdi.
"Teşekkürler."dedim.
"Sen iyi olda."dedi ve sağ eliyle yanağımı okşadı. O sırada odaya Kumsal ve Özgün girdiler.
"Evde ilaç yokmuş, bizde eczaneye gitmek zorunda kaldık. Kusura bakma canım ya gelmemiz uzun sürdü."
"Yok yok hem bende biraz dinlenmiş oldum."dedim. Ve Kumsal'ın elindeki torbadan ilacı çıkarıp, su ile birlikte içtim.
Edis "Şimdi uyku vakti Rüya'cım. Bugün çok yoruldun."dedi ve alnımdan öperken "Iyi geceler."dedi.
Bende ona 'Iyi geceler'dedim. Ve Kumsal ile de öpüştükten sonra herkes odasına çekildi. Bende günün yorgunluğuna karşı gözlerimi kapadım.Uyandığımda saat 11'e geliyordu. Hemen üstümü değiştirip aşağıya indim. Kumsal balkonda kahvaltıyı hazırlıyordu. Edis ve Özgün de televizyonun karşısına geçmiş konuşuyorlardı. Benim geldiğimi ilk Edis farketti. Hemen yanıma gelerek kolumdan tuttu.
"Günaydın güzellik. Nasılsın bakalım ?"dedi.
"Sanada günaydın. Bugün daha bir iyi gibiyim."dedim.
"Oh keyfimiz yerinde yani."dedi.
"Aynen."dedim.
Özgün "Günaydın, dün çok korkuttun bizi."dedi.
"Ben de çok korktum ama ,şuan iyiyim ve keyfim de süper."dedi. O sırada Kumsal içeriye girdi.
"Uyuyan güzel uyanmış sonunda. Günaydın fıstık."dedi.
"Evet ya çok yorulmuşum ,bu yüzden fazla uyumuşum."dedim. Ve gülüştük. Ardından da balkona çıkıp kahvaltımızı yapmaya başladık .
Özgün "Isterseniz bugün merkeze inip dolaşalım mı, ne dersiniz ?"dedi.
Kumsal "Sahile gitmeyecek miyiz ,o zaman ?"dedi.
"Size kalmış. Benim aklıma bu fikir geldi."dedi, Özgün.
"Bana uyar. Hergün denize gitmekte bir yere kadar."dedim.
Edis "Bence akşama doğru gidelim. Şimdi hava çok sıcak. Rüya etkilenmesin."dedi.
Özgün "Biz Kumsal ile kahvaltıdan sonra merkeze gidelim. Hem nerede ne olduğunu öğreniriz. Akşamada sizi çağırırız. Siz de dinlenmiş olursunuz."dedi. Kumsal kafası ile onaylayıp "Süper olur. Akşam yemeğini de orada yeriz hem."dedi.
"Bana her şey uyar valla."dedim.
Edis "Tamam."dedi. Ve kahvaltımızı yaptıktan sonra Kumsal ve Özgün hazırlanıp evden çıktılar. Bizde Edis ile baş başa kalmış olduk.
"Eee güzellik ne yapmak istersin ?"dedi.
"Benim için farketmez."dedim ve güldüm.
"Hmm o zaman film falan mı izlesek ya. Ankara'dan bir kaç film getirmiştim."dedi.
"Olur. Ama ben seçerim."dedim ve gülüştük.
"Tamam, bekle getiriyorum o zaman."dedi ve yukarıya çıktı. Aşağıya indiğinde elinde dört veya beş film vardı.
"Seç bakalım."dedi ve filmleri masaya koydu.
Edis "Ben soğuk bir şeyler getireyim."dedi ve mutfağa gitti. Bende o ara filmi seçtim.
Film başlayalı 20 dakika olmuştu ve tüm hızı ile devam ediyordu. Aksiyon dolu bir filmdi. Bende bu türlerden hoşlanırdım. Edis benim yanımda pür dikkat televizyona bakıyordu. Ben bir ara filmden koptum ve Edis'i izlemeye başladım. Yüzü o kadar mükemmeldi ki. Insan bakmaya doyamıyordu. Ona baktığımı farkettiğinde bana döndü.
"Bir sorun mu var ? Filmi değil beni izlediği biliyorum."dedi. Utançla gülümsedim.
"C-canım sıkıldı da. Bende sana tam bir şey söyleyecektim."diyerek yalan uydurdum. Bana doğru döndü ve yanaştı.
"O zaman filmi kapatalım artık. Biraz konuşuruz olur mu ?"dedi.
"B-bana uyar. Zaten sıkıcıydı filmde."dedim. Aslında filme basılmıştım. Ama ne diyeceğimi bilememiştim. Ayağa kalktım ve masanın üzerindekileri toplayıp mutfağın tezgahına bıraktım. Ve tekrardan salona geçip Edis'in yanına oturdum.
"Birbirimizi tam olarak tanımıyoruz. Kendimizden biraz bahsedebiliriz ,bence."dedim.
"Benim pek anlatacak bir şeyim yok ama ailemi sana tanıtayım."dedi. Ve başladı konuşmaya.
"Annem emekli öğretmen, babam mimar, abimide zaten tanıyorsun, doktor. Bende babamın mesleğe olan aşkından çocukluğumdan beri etkilenmişimdir ve bu yüzden bende mimarlık bölümünü okuyorum. Abimde hastalara olan ilgisinden doktor olmuş. Zaten aramızda da 7 yaş var. Kısacası çekirdek bir aileyiz."dedi.
"Senin adına çok mutlu oldum. Ailen seni seviyor olmalı. Sende onları seviyorsundur."dedim.
Edis "Peki sen kendi aileden biraz bahsetmek ister misin ?"dedi.
"Ailem ile ilgili çok konuşacak bir şeyim yok ama sana babamdan bahsedeyim. Annem ölmeden önce bir şirkette müdür yardımcısı olarak çalışıyordu. Annemin ölümünden sonra çok dağıldı ve işinden istifa etti. Seneler sonra yani benim üniversiteye başlamam ile -benim ısrarımla kendine iş buldu- şuanda orada çalışıyor. Annem veya bir kardeşin veya da abim-ablam yok. Sakin bir hayatımız var."dedim. Edis anlattıklarımdan üzülmüş olacak ki "Ben çok özür dilerim, bilmiyordum."dedi ve beni kendine çekerek sarıldı. Onun varlığı, kokusu bana her şeyden daha iyi geliyordu. Galiba Edis'in varlığı beni mutlu ediyordu.