Hayat, her zaman istediğimiz yenilikleri sunmuyor bize istediğimiz her şeyi elde etme hakkını vermiyor elimize .
Bu hikayede durum biraz tersine dönüyor . Değişen hayatlar "benim hayatım benim kurallarım" kuramının dışında bir yol sergiliyor.***
Eylem o sabah baş ağrısıyla uyandı , banyoya koştu ve yüzünü yıkadı midesi fena haldeydi işe de geç kalmıştı . Birden kapının çaldığı fark etti aşağıya hızla indi kapıyı açtı fakat kimse yoktu ama yerde bir mektup vardi aldı eline ve içeriye geçti.
Mektubu açtığında içinde yazanlara inanamadı bu mektupta geçmişinden izler vardi ama kimsenin bilmediği sadece kendinin bildigi bir geçmiş parçacıkları .
Ve yeni bir hayatı vardı canını yakmak istemiyordu bu geçmişi kafaya takarak. Üzerini giyindi ve işe gitmek üzere evden çıktı .Neydi bu şimdi diye düşündü kimin oyunu yine , bir türlü neden pesimi bırakmıyorlar . Hastahaneye geldi ve odasına geçti sıra sıra hastalarına bakmaya başladı . Bu mektup canını bayağı sıkmıştı . Sonra dekanın yanına gitti . Dekan onun 1aylık bir seminere gitmesi gerektiğini ve hemen yola çıkmasını söyledi . Daha işin aslını bile anlamayan Eylem hazırlanmak için eve gitti.
***
Neydi şimdi bu ya ne semineri bizim dekan seminerlerden nefret eder ve hiçbir stajer doktoru göndermez .
Eve girdim hemen hazırladım zaten makyak bir dekana sahiptim sinirlendirmeye gelmezdi şimdi bunu. Bir mesaj geldi gideceğim yer hakkında ayrıntılı bilgi veriyordu bu işime bayağı yarayacaktı. Hava alanına geldim ve uçağa bindim . Önüme oturan kişiyi bir yerden tanıdığımı hissediyordum . Aslında birine benzetiyorum ama 5 yıl içinde bu kadar değişmez bir insan heralde . Bir an aklıma o geldi Asrın ... beni benden çalmıştı ,duygularımı köreltmişti , beni ihanetle suçlamıştı ve ben hergün onun için öldüm o ne yaptı beni kısa sürede unuttu ve o çok degerli hayatına devam etti .
Bütün erkekler böyle mi hepsi işin aslını dinlemeden kendi için değerli birini silebilir mi ? Haa değerli değilse siler haklısınız . Ama ona sordum değerlisin dedi. Daha dün gibi hatırlıyorum 5 yıl öncesini ...
**
Arkadaş grubumuzla oturuyorduk bir parkta . Asrınla sevgili olmasakta onun için, onun hayatına girenler kalıcı değildi benim içinde benim hayatıma girenler . Diger insanlar olsada yanımızda biz hep iki kişilik düşünürdük .Gerçek olmadığını bildigimden pek kıskançlık damarım tutmazdı. Bir gece saat 3'te Asrınla telefonda konuşuyorduk sevgilisinden yeni ayrılmış ve beni aramıştı biraz konuştuktan sonra bana bir şarkı söyledi Eller Günahkar'ı ben o zamana kadar türkçe şarkılarla alakası olmayan biriydim .
Seside bir o kadar kötüydü, cidden çok çirkindi ama size birinin şarkı söylemesi sizin ona aşık olduğunuzu anlamanız için bir yoldur . Böyle kalbiniz çok hızlı atıyor sonra ter basıyor her yerinizi, sesiniz çıkmıyor . Hele birde kendinize ilk kez itiraf ediyorsanız ona olan hislerinizi bu işte en berbatı. Sonra ona neden ayrıldıklarını sordum kız güzeldi dedim bana dediki sen ondan daha güzelsin .
Buyur burdan bak yangına odun atıyor . Tabi Eylem göklerde eylem zıplıyor Eylem nefes alamıyor. Ertesi gün buluştuk konuştuk dün gece için şarkıdan dolayı biraz utanmıştı sanırım, aramızda kalsın dedi sonuçta bulunduğu yere göre fazla iyi bir gideri vardı. Üf ben ne diyorum ya neyse tamam dedim. Ortak arkadaşımız Sinem ile buluştuk. Ama ben onların önceden bir geçmişlerinin olduğunu o gün öğrendim ve Sinemin hâla onu sevdiğini . Tatlı krizine girdim ve bir kutu çikolata alıp yemeye başladım. Asrın yanıma oturdu ve çikolatanın birisini bana verdi elimle almaya çalıştım ben yedireyim dedi asla dedim sinem ordan atlamasin mi bana ver diye . Asrında bana inat verdi .
Ona .çikolata.yedirdi.hemde.elleriyle. Ben tabi çıldırdım kalktım ve nereye gittigime bakmadan yürümeye başladım bir araba ani fren yaptı.Asrın koşarak geldi yanıma adam arabadan inmiş saydırıyor bana . Asrın adamla konuşup durumu halletti sonra yanima geldi tam gidecekken neden boyle yaptın dedi seni ilgilendirmez dedim . Kıskanmayız dedik ama bu kadar da değil hani .
Eve geldigimde çalan telefonuma baktim sinem arıyordu . Açtım konuşmaya başladık sonra Uğur'a geldi konu . Klişe gibi dursada Asrın'ın önceden çok yakın arkadaşı fakat bu sıralar düşmanlarından birisi.
Bana onun nasıl bulduğumu sordu bende Asrının bugünkü yaptığına inat onu tatlı bulduğumu bir çocuğum oldugunda ona benzemesini istedigimi soyledim. Ertesi gün Asrınla karşılaştık fakat beni görmezden gelip yanımdan geçti gitti. Bende hemen eve gittim bir kutu çikolatanin içine bir sürü özür notu yazdım dün ona seni ilgilendirmez dediğim icin suçluluk duyuyordum . Elime aldım kutuyu ve Asrının yanına gittim . Beni gördü ve oturduğu banktan kalktı yanımdan beni görmemiş gibi gitti .Peşinden koştum ve kolunu tuttup noluyor Asrın dedim.
Bana gözlerinde hayal kırıklığıyla baktı. Artık görüşmeyelim dedi ve yanımdan ayrıldı. Bu kadar çok büyüttü ya olayı derken arkadaşı Onur bana gelip Sinem ile telefon konuşmamız sırasında Sinem'in yanında Asrın ve Uğur'unda olduğunu söyledi .
Ben daha bunu idrak edemeden Uğur'unda birlikte olduğumuzu ama Asrından sakladığımızı söylemesi beni yıktı. Benimde öyle demem her şeyi mahfetmişti. Hep kitaplarda olur sanıyordum bir sürtüğün oyununa gelmeyi ama işte şimdi sıçmıştık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İhanet Kokulu Beden
Teen FictionAşk iki yüzlüdür. Çoğu zaman insan doğasına aykırı.. Tanımasanda mutlu olacağın insanı yaşamını sürdürebiliyorsun. Ya da tanıdığında küçük bir tebessümle bile başına büyük belalar açabiliyorsun. Severkende gerektiğinde yalvarmak gerektiğinde be...