İhanet Kokulu Beden

KARŞILAŞMA

Sadece sevdiğini mi kıskanıyor insan? Sadece değer verdiğine mi inaniyor kalbi? Veya ilk aşklar mı bizim canımıza can katan , canımızdan can alan oluyor ?
  
    Uzun zamandır bir değişim için uğraştım ama hesapta olmayan şeyler yüzün şuan salya sümük bir tepenin başında ağlıyorum.
Onu kızlarla görmeye belkide çocuk denilebilecek bir yaştayken başladım. Fakat şimdi , yani insan büyüdükçe bunu hazmedemiyor. Senin dokunmak istediğin tene bir başkasının istediği gibi dokunması kolay kaldırılacak bir şey olmuyor . Kokusunu özlemen elinden bir şey gelmeyeceği gerçeğini değiştirmiyor. Şuan buna bir dur  diyorum . Beni dönüştürdüğü insan olarak ona musallat olacağımı haykırıyorum burda. Artık suçlu Asrın. Sadece Asrın...

    Ben Eylem .. Asrın 'ın bir zamanlar kolayca hayatından çıkardığı , hiçbir şeyi olmayan basit bir kız...

Ben Eylem... Asrın 'a kendini yeniden hatırlatacak olan gösterişli bir bayan...

Ve ben Eylem ... Duygusuz ve bir o kadar da acımadan yoksun , Asrın'ın kabusu olacak olan hatun ...
 
   ***
Dans etmeye bayılıyorum özellikle de hip hop dansına karşı bir ilgim var .
Bar'a gittim dans etmek geldi içinden . Beni sinirlendiğimde yatıştıran şeylerden biride buydu.

  Barmenin yanına gittim ve konuşmaya başladım . İçkimi içerken gözüm bir masaya takıldı. Asrın .. Gözümden gelen yaşlara engel olamadım . Çok değişmişti bayağı yakışıklı olmuştu. Nefesim kesikleşmeye başladı.
"Hayır Eylem şimdi zamanı değil ağlamanın , kötüsün sen  ve ona nasıl biri olduğunu göstermelisin "
Kendi kendime tavsiyerle bulunurken yanındaki kız yaklaştı yaklaştı ve onun vücudunu ele geçirmiş gibi görünüyordu . Kulaklarımdan alevler çıktığını hissettim. Bu böyle olamazdı değil mi? Sonu bu kadar vahim bitemezdi heralde bir masalın?
  
  Elimi yüzümü yıkadıktan sonra makyajımı tazeledim. Karşılaşma vakti az da olsa  gelmişti artık.
Dans edenlerin arasına onların masasının olduğu yere doğru gittim . Onlarda dans etmeye başlamışlardı.
Asrın kendini kaybetmiş gibiydi. Sanırım fazla içmişti . Bu benim işime fazlasıyla geliyordu.
Kızı yanımdaki çocuğa doğru ittim.
 
-Eren kaybet bunu .
-Zevkle .
Bir sürtüğün kaderi bu kadardı işte. Bu ilk adım olmasına rağmen bayağı havaya girmiştim . Kötü olmak beni mutlu ediyordu artık. Hadi o halde Asrın 'a gösterelim gücümüzü . Kaybedecek bir şeyim yokken hertürlü şeyi yapmaktan çekinmezdim.

     Yorgun düşmüş görünüyordu. Elimdeki viskilerle gittim yanına. Viskiyi uzattığımda bana önce baygın gözlerle baktı. Sonra aklına bir şey gelmiş gibi toparlandı. Bu boşunaydı beni tanımadığını adım gibi biliyordum . Belki mini etek zaafı vardı  belkide gösterişli olmamdandı bu hareketi.
Viskiyi elimden nazikçe aldı. Yanına oturacağımı sandığından soran gözlerle baktı. Gözlerimi ondan kaçırmadan bir yudum aldım viskimden.
Hala bakıyordu. Sağ tarafına geçtim çıkış kapısına giden yolu yürümeye başladım. Peşimden geldi -artık oyun zamanı kızım - dedim kendi kendime . Ve odalara giden koridora girip karanlığa karıştım .
Karanlık bir bölmeye gizlendim ve gelmesini bekledim.

Biraz sonra ayakkabı sesini duydum.
Kolundan gizlendiğim karanlığa ani bir hareketle çektim onu  . Kız olduğumu bildiği için bir harekette bulunmadı ve yapacaklarımı merakla akışına bıraktı.

Elimle ağzını kapattım. Çünkü biliyorum ki sesini duymaya henüz hazır değilim . Eğer sesini duyarsam kötü olmam ona karşı ve herşey başlamadan biter.

Hala tepki vermemişti . Nefes alıp verişlerimiz dışında ses yoktu.
Boşta kalan elimde elini tuttum.
Sonra parmaklarımı yavaş yavaş koluna çıkardım. Sonra diğer elimlede aynısı yaptım . Boyuna yetişmem için yükselmem gerekti. Omuzlarında durdu iki elim. Hala ses yoktu. Kendime olan güvenim artık kesin olarak gelmişti.Ya şimdi ya da hiç  diyerekten ne olduysa oldu. Yüzümü görmüyordu şuan ama bağlamalıydım kendime.
Aklıma gelen ilk şeyi yaptım.

Kulağına yaklaştım yaklaştım ...
Derin bir nefes alıp kesik kesik dışarıya vererek konuştum.
-Acele ediyorsun koca adam.
Bir an durakladığını omuzlarımdaki ellerimden anladım . O artık bu işlerin nasıl işlediğini bildiğinden . Benim yaptığımı bana yaparak kulağıma yaklaştı.
-Seni bir yerden çıkarıyorum , kimsin sen?
  Ellerim omzundan düştü. Beni hatırlıyor gibimiydi yani. Bu sefer daha zor hamle yapmalıydım ki kafasındaki ben netleşsin.
Gömleğinde ilk 3 düğmesi yine açıktı -bu onda değişmeyen nadir şeylerden biriydi-  bunu ona karşı kullandım ve dördüncü düğmeye uzandım. Önce irkildi sonra  pek bozuntuya vermemeye çalıştı.
Elimdeki düğmeyle oynayarak ;

-Hatırlatmamı ister misin şeyy mm aa.. arslan .
-Ismimi bile bilmeyen biriyle sadece yatak geçmişim olabilir. Sende onlardan birisin değil mi ? Haha ben neden bu kadar büyüttüysem . Birde hatırlatayım diyor bi bitmediniz be.
 
Buydu işte istediğim . Beni sinirlendirmesi ..Beni her sinirlendirdiğinde olan kendi hayatına olacaktı. Her yaptığının ve  sözlediğinin bir bedeli olacaktı.

Bir elimle elini tuttum ve kalçama kadar uzanan saçlarımın ucuna koydum. -O bende en çok saçlarımın uzunluğunu ve kokusunu severdi . -
Diğer elimle de başını saçlarıma gelecek şekilde sarılır pozisyona getirdim. Saçlarımı kokladığını derin derin aldığı nefeslerinden anladım.
Boynuna iyice gömdüm başımı -Eskiden olduğu gibi - yavaş yavaş kokusunu içime çektim. Çok kısık bir tonda dedim ki;
-Haklısın , birkaç yıl önce bir kaç saniyede sildiğin masum bir kızı yatağa attıklarınla bir tutmanda da sakınca yok degil mi Asrın TİMUR.