Kokusu Büyülü

217 59 25
                                    

5 yıl sonra bugün.
***

Uçağın inmesine son 5 dakika kalmıştı. Çok heyecanlıyım. Ve önlerde oturan birisini Asrın 'a benzemiştim. Belki oydu emin de değilim. Ama inşallah o değildir. Bunca zaman sonra onu görmek istemiyorum. Görürsem ondan uzak kaldığım zaman boşa gidecek ve ben hala ona ilk günkü gibi duygular hissedeceğim.

5 dakika geçmiş ve uçak çoktan inmişti. Hemen inmek için hızlandım. Asrın mıydı? Değil mi merak ediyordum. Vee bugünkü gelen not... Aklım çoktan karışmıştı.

Ahhh tanrım yoksa o mu? Lanet olası yüzünü göremiyordum. Gözlüklerim?? Hey hadi ama onları unuttuğunu söyleme Eylem.

Elimdeki valizle koşmaya başladım. Nefesim kesiliyordu yavaş yavaş, gözlerime ve içime esen rüzgar doluyordu. Ve sonra ayaklarımı hissetmemeye başladığım anda yetiştim ona. Ona bunun bedeli yeni bir kez daha kendimi toplamış ben ile göstermek istedim deri ceketinden tutup hızla çevirip bastım tokatı. Öyle sert öyle yıllara meydan okuyucuydu ki...

Rahatlamış, omzumda ki yükten bir nebze de olsa kurtulmuştum.

Ama bir dakika. Bir sorun var. Ee bu Asrın değil. Ben kime tokat attım, Asrın nerede? Karşımdaki çocuk şaşkınlıkla bana bakıyordu. Ve kızgın. Adeta vahşi bir hayvan gibiydi. Ellerimi havaya 'saldırma, ben masumum şeklinde' kaldırdım.

-Şeyy. Şimdi bana bir adım bile yaklaşma. Lütfen. Bak benim kaçmam lazım. Tamam mı özür dilerim . Hadi görüşürüz.

Deyip tüydüm ordan. Peki kaçabildim mi? Elbette 'Hayır'

Oda geldi ve beni ensemden çekip kendine döndürdü. Tokat atar diye yanaklarımı koruma altına aldım.

-Sakin ol ufaklık, sadece bir şey merak ediyorum sen sabah ne yedin?

-Yürek yedim abi, dedim bana acımasını isteyerek.
Mide sırasında önlere kaynak yapmak isteyen yaşlı teyze bakışlarını atıyordum çocuğa. Abi dediğime, onunda bana ufaklık dediğine bakmayın aramızda yaş farkı dahi yoktur.

-Pekala, bak şimdi kimseye canlı bomba olduğunu belli etmeden sağdan sağdan yürüyorsun tamam mı abicim?

Kendimi moda sokmuş biçimde kafamı olumlu anlamda salladım. Ve 'na na na na' niyerek ilkokul 4. Sınıf yürüyüşü yapıyordum ki. Yaşlı bir çiftin garip ve masum bakışlarına denk geldim. Aman Allahım ben napıyordum böyle. Birine danışmanlıyım. İyi değildim of Asrın beni ne hallere düşürdün.

Yoluma devam etmeliyim. Tekmeleyerek olmuyor. Yaşayamıyor nefes alamıyorum. Batıyor derinine.

Aile yok, sevdiğim adam yok. Hiçbir bokum yok şu hayatta. Tek ben varım. Kendim. Ve ben kendime en büyük kötülüğü yaptım zaten. Güvenemedim, kendimi hep aşağıladım. Diğer insanlar hep benden üstündü benim için.

Belki de bir psikiyatriste danışmalıydım. Yeni başlangıcımın
(nefes alamıyor gibi olan yaşantımın)
Bana nasıl daha iyi geleceğini onunla tartışmalıydım.

Bulunduğum şehir enfes bir yer. Ama bana Asrın'ı hatırlatıyor. Unutmak istemiyorum evet ama onu içimde bitirmek zorundayım . Beni istemiyor. Bunu anlamam çok uzun sürdü . Beni kimse istemiyor. Kendi ailem, Asrın, Pars... Yoldan geçen insan bile bir çevre kirliliği olduğumu düşünebilir. Neye eminiz ki bizde çoğu kişi bunu düşünmüyor muyuz?

Bir psikiyatriste gidiyorum şuan. Sadece bir defa gideceğim bir yer sanırım. Belki de devamlı olacak. Denemeye değer ha?

Ofis mm harika bir yer burası vay canına, özel ofislerden daha çok büyük zengin holdingleri andırıyordu.

İhanet Kokulu Beden Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin