Torture-18
Ani ruh değişimi ve hissettiğim ağrı sebebiyle eve gitmeye karar vermiştim. Her ne kadar düşünmek için Luke'u yanımda istemesem de yanımda gelmeyi teklif etmiş, hiçbir zaman yapamadığım gibi yine onu reddedememiştim. Ki zaten her şekilde onu yanımda istiyordum. Onu asla reddedemez, bırakamazdım.
"Sorun ne?"
"Kırmızı kafalı şu çocuk... Geçen seferki parti de yeşil saçlıydı. O kim?"
"Önemli birisi değil."diye mırıldandı yerinde kımıldanarak. Gözlerini de kaçırmıştı ve bu gerçekten de hoşuma gitmemişti. Mavi gözleri üzerimde olmalıydı.
"Söyle bana, seni öldürmeyeceğim Lukey."
"Söylemek istemiyorum. Geçmişi gün yüzüne çıkarmak benim için tam bir aptallık."diyerek gözlerini tekrar benim gözlerime çevirdiğinde kaşlarımı çattım.
"Ama ben söylemeni istiyorum. Söyle bana Luke, ne zamandan beri birbirimizden bir şeyler saklar olduk?"diye sorarak yanıma iyice yaklaştım ve sakalları iyice belirginlemiş yanağına elimi koydum. Sakalları çıktıkça sanki çok daha faza yakışıklı oluyordu. Onu böyle görmek kalbim için hiç iyi değildi ama işte, yanımdaydı ve benimleydi. Bununla idare etmem gerekiyordu...
"O... Seninle ilk barda tanıştığımızda söylediğim çocuk. Onun için bara gittiğimi söylemiştim, hatırlıyor musun?"
Kafamı salladım. "Oyun oynarken pizza yediğin çocuk."
Derin bir nefes içine çekti. "Evet... Pizzayı kimseyle paylaşmayan ama benimle olduktan sonra bana bir dilim pizzasından veren çocuk."
-
money şerefine gelsin bölüm :))
