şimdiden söyleyeyim yb zor gelir...
Torture-25
Ashton'dan nefret ediyordum. Ondan gerçekten de, katıksız ve saf bir şekilde nefret ediyordum. Göt beyinli, sik kafalı, hain pislik Ashton Irwin'den feci şekilde nefret ediyordum.
"Gay klübünde olduğumuza inanamıyorum."diyerek dördüncü kez homurdanıp, Luke'un tekrar dolduğunu viskiyi dördüncü kez bir dikişle bitirdim.
"Yavaş iç ahmak."
"Gay klubü."dedim ve Luke'un doldurmasını beklemeden, viskiyi kendim alıp bardağımı doldurdum ve şişeyi cam masanın üstüne bırakıp bardağımı tekrar içtim. Acısına o kadar içtikten sonra alışmıştım ve artık içtiğimi bile anlayamıyordum. Ya da... kafayı buluyordum. "Sik beyinli."diye küfür edip elimle saçlarımı karıştırdım.
"Şu sana mı bakıyor yoksa gidip penisini koparmam için mi buraya sırıtıyor?"
Gözlerimi Luke'a çevirip, kaşlarını çatmasına ve yüzünün sinirden dolayı somurtmasının sebebi olan kişiyi görmek için bakışlarını takip ettim. Etrafta öpüşen erkekler görmek gerçekten de sinir bozucuydu ama yine de buradaydık ve bizde gaydik.
Gözlerim, Luke'un baktığı kişiyi gördü. Saçları dağılmıştı, üstündeki tişörtten de anlaşıldığı üzere oldukça seksi bir vücudu vardı ve gülümseyerek gözlerimin içine bakıyordu. Elimde olmadan kahkaha atıp, Luke'a döndüm. "Beni kıskandın mı sen?"dedim gülerek ve ardından tekrar kahkaha attım.
Luke, bana sinirle dönünce tekrar dolduğum bardağımı elime alıp, "Buraya sevmeye başladım bebeğim."dedim sırıtarak ve içkimden bir yudum alıp sinirle yüzümü süzen Luke'a yandan alaylı bir bakış attım. İlk kez beni kıskanıyordu ve bu, tapılasıydı. Bu anı tabii ki de değerlendirecektim!
Buraya gelmemizi o istemişti. Sonuçlarına katlanmak zorundaydı, Ashton ortaya çıkıncaya kadar.
