4. BÖLÜM

24 1 0
                                    

Bugün Aslı'nın söyledikleri kulağımda yakılanmaya başladı. Bir an acaba desemde sonra kendimi toparlayıp saçmalama kızım sen ve o asla olmaz dedim kendi kendime. O an odamın kapısı çalındı düşüncelerden sıyrılıp gel dedim gelen babamdı. Babamın bu saatte işi ne evde dedim içimden saate baktım 19:00, düşünmekden akşam olduğunu bile farketmemiştim. "Benim güzel kızım nasılmış ?" Diyip anlımdan öptü. "İdare eder..."

Aslında annemle yaşadıklarımı babama anlatacaktım ki sonradan vazgeçtim çünkü annemin o laflarına sinir oluyordu kaç kere bu konu hakkında tartıştılar babam anneme "Benim kızıma karışma burası onun evi kendini hazır hissettiği zaman evlenir." Derdi, annemde "Sanki ben kızımın kötülüğünü istiyorum sen babası olduğun kadar bende anasıyım biz hayatdayken onunda bir yuvası olsun istiyorum kötü mü ediyorum ?" Diyip ağlamaya başlardı bizde babamla öylece susardık.
"Annen anlattı olayı ona da birşey diyemiyorum oda bir yerde haklı, sakın yanlış anlama güzel kızım her zaman arkandayım bu konuda şüpen olmasın." Babamın bu lafı üzerine boynuna sarılıp "Sağ ol babacım anlayışın için." Annemin yemek hazır demesiyle ikimizde kalkıp mutfağa geçtik.

Sessiz geçen yemeğin ardından akşam çayını içip odama çıkıp yatacağımı söyledim, malum yarın iş vardı. Odama geçip kıyafetlerimi çıkarıp geceliğimi giydim tam yatacağım sırada telefonum çaldı. Bu saate kim arar ki derken telefonu elime alınca arayanın Aslı olduğunu gördüm, mutlaka Sinan'la konuşmuş ki arıyor diye içimden geçirip açtım.
Aslı "Alo canım napıyorsun, halâ bana kızgınmısın ?" Dedi "Bende yatmak üzereydim, saçmalama olan oldu artık yapacak birşey yok kızgın falanda değilim." Aslında çok sinirlenmiştim ama bende ağır laflar söyleyince sinirim geçmişti. "Canımsın sen kızım, aslında bende seni o mesele için aradım Sinan'la konuştum söylediklerini de ilettim." Ohh oldu o şımarığa içim rahatlamıştı, hemen ne dediğini sordum. Aslı ilk başda sustu sonra kemküm edince ben anladım kötü birşey dediğini "Aslı kemküm etmede söyle ne dediğini."

"Diyicem ama sakın sinirlenme, zaten merak etme ben ağzının payını verdim." Tahminim doğru çıkmıştı kesin kötü birşey demişdir, tabi yediremez o lafları kendine kipirli ne olucak. "Artık söyle böyle yaptıkça sinirleniyorum."

"Ya ben senin söylediklerini ona ilettim oda sadece tek bir cümle söyledi." Aslı'nın korktuğunu ve kalp atışlarını buradan da fark edebiliyordum. "Evet Aslı ne dedi birden söyle kurtul gerçekten sinirleniyorum." Diyince yutkunup cevap verdi "Dedi ki vay çirkine bak sen onu kim napsın dedi." Diyince o an çizgi filmlerde adam birşeye sinilenir yüzü kıpkırmızı olur, kulaklarından duman çıkar ya aynen o durumdaydım. "Çirkin mi ? o ben mi oluyormuşum asıl o kendine baksın. Aynaya bakmış mı acaba hiç..." Ben saydırırken Aslı'nın sesi bile çıkmadı çünkü hatalıydı, en sonunda sesi çıkıp "Sakin ol Defne seni halâ lisede ki gibi sanıyor ondan öyle dedi."Diyince iyice delirdim "Sağ ol ya iltifatın için, övüyom mu sövüyon mu belli değil."

"Ya yanlış anlama hemen ben ona kim defne mi çirkin ? Sen onun son halini görmedin tabi görsen bu lafına pişman olursun dedim zaten." Ya benim bu arkadaşım ne saf sanki önemli olan doğruyu ya da yanlışı söylemesi önemli olan onun bu lafa cüret edip söylemesiydi. Zaten nasıl bakarsan öyle görürsün. "Tamam kapat telefonu yarın konuşuruz şuan çok sinirliyim iyi geceler." Dedikten sonra kapatım şuan resmen beynim durmuş vaziyetteydi.

KALBİMDEKİ SAKLI KİŞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin