SEÇİLMİŞLER OKULU

SİZ İSTEDİNİZ

Multimedia:Tris'in giydikleri..

KEYİFLİ OKUMALAR...

Bütün dostlarım ve bunca vampir yanımdayken, kendimi babam gibi hissetmem oldukça normaldi.

Bir süre daha cesaretimi toplayıp az önce söylediğim şeyin etkisinden çıkmaya çalışıyordum.

Ben az önce tüm düşmanlarımıza -ki buna Steve'de dahil- savaş ilan etmiştim.

Alex ve bana bakan grururlu bakışlarıyla birlikte bodrumda bir odaya geldik.

Kapısı tozlu ve yıllardır açılmadığı belliydi

Bunu aptal bir insan bile anlayabilir biliyorum.

Birlikte Alex'in kapıyı açmasını bekledik. Bir süre sonra tozlu kapı gıcırdayarak yerinden kımıldadı ve kapıyı iten bendim.

İçinde ne olduğunu ölesiye merak ediyordum. Alex tek kelime etmeden beni burya getirmişti çünkü...

Kapı aralandı ve bir miktar toz kalkınca öksürdüm, içerisi eski bir mahzene benziyordu. İhtişamlı, büyük ve ürkünçtü ama Alex ışıkları yakınca buranın bir silah deposu olduğunu anladım.

Tam olarak savaş için yapılmış bir oda.

  Etrafta yüzlerce belki binlerce silah vardı ve hepsi eski olmasına ve etraftaki toza rağmen yepyeni görünüyordu.

Çok ilginç silahlar  mızraklar ve ok benzeri şeyler vardı. Tarof edilemez bir yerdi kocamandı.

Ben buranın ihtişamına kapılmışken Alex söze girdi.

"Burası yüz yıllardan beri korunan silah mahzenimiz buraya kurtlar ve yemin etmemiş vampirler giremez bu yüzden tapınağın en güvenli yeri diyebiliriz. Madem babanı öldürdüler bu savaş demektir.

Seninde söylediğin gibi 'İntikam alınmadan Zafer tadılamaz' bu yüzden burdaki silahların kullanımını sana öğreteceğim ve de Charlie'ye ikinizde tapınakta büyümediğiniz için zor olacak ama kolay kavrayacağınızı umuyorum. Diğer herkes burdaki her silahın kullanımını biliyor endişelenme."

"Peki ama savaş derken bundan onların haberi var mı? Yoksada bu biraz haksızlık olmaz mı?"

"Ah Tris çok safsın. Emin ol aramızda bir köstebek var ve bunu hemen yetiştidiğine ben bile eminim."

"Ne yani? Aramızda bir köstebek var ve sen rahat mısın? Cidden mi!"

"Evet alıştık bunlara zaten olmasa şaşardım. Neyse bu konuşma çok uzadı çıkalımda bir an önce şu silahları kullanmayı öğren."

Bıkkınlıkla nefesimi dışarı verdim. Anlamıyorum bu rahatlık nerden geliyor bu kadına?
(Fuse tea içmiştir ondan tvb dksjfjd)

Umursamadım ve günün geri kalanındaki sıkı eğitim programına uyum sağlamak amacıyla yukarı çıktım. Kendimi karanlığa ve düşüncelere bıraktım.

•    •    •   •    •    •    •

                           SABAH
    Güne aptal bir bir alarm sesiyle uyanmak bile bundan iyi diye düşünürken, beni uyandıran şey aşağıdan gelen bağırışmalardı.

Başta umursamasamda sonradan şiddetli bir hal almaya başladı,

kendi merakıma yenik düşüp aşağı doğru yol almaya başladım.

Bağıranların Charlie ve Justin olduğunu anladığımda dayanamayarak merdivenlerden vampir hızımla indim ve ikisinin arasına geçtim,

ikiside aniden durdu suratıma şaşkınca bakarlerken söze girmek için daha fazla beklemenin aptallık olduğunu düşündüm.