MULTİMEDİA:HAZAL
aağağağağaağağ ben yine izmite gidemedim ya la aağağağağağağağ
buradan seray ve barış ile halay çekmek isteyen kardeşlerime sesleniyorum..! elbet bir gün o günleride göreceksiniz eusdfıyjew
*okurgüllerim bide bana cool cool random atmayı öğretsenize bea benimkiler çok boktan be*
Kafamın zonklaması nedeniyle uyandım. Başımı ovuşturdum ve gözlerimi yavaş bir şekilde araladım. Başımı etrafıma bakınmak için sola döndürdüğümde Barış'ı yatakta uzanmış, elini başının altına koymuş bir şekilde beni izlediğini fark ettim. Onu öyle görünce yerimden sıçradım ve popo üstü yere düştüm. Bugünü hiç böyle hayal etmemiştim.
Mesela New Yorklular gibi sabah kalkıp; ''Ah lanet olsun, dün gece çok içmişim.'' deyip kapalı olan telefonumu açıp 59 cevapsız arama yazısını görmeyi hayal etmiş olabilirdim.
Tamam peki öyle saçma bir şey hayal etmedim...
Popomu ovuşturarak ayağa kalktım. ''Senin burada ne işin var?'' sonra aklıma gelen düşünceyle gözlerimi pörtlettim. ''Yoksa biz dün gece..''
''Saçmalama sevişsem seninle mi sevişirim?'' yataktan aldığım yastığı kafasına fırlattım. ''Sarhoş olsam bile seninle sevişmem! Sadece dün gece birlikte mi uyumuştuk diycektim gerizekalı!''
Böyle bir konuşma içine girmek yanaklarımı kırmızılaştırsa da söylenmeye devam ediyordum.
Gözlerini devirdi. ''Bence o kadar emin olma!'' kaşlarımı çattım. Dün geceyi hatırlamaya çalışıyordum ama hatırlamaya çalıştıkça başımın ağrısı kendini daha çok belli ediyordu.y
Yok canım olmaz öyle şey.''Yohamına!'' kahkaha patlattı. ''Her neyse,'' dedi. ''Hadi yine iyisin bügun hafta sonu kim bilir üniversiteye ne halle gidicektin. Bu arada kalk hazırlan lan seni eve bırakacağım, akşama kadar burada mı kalacaksın?''
Öbür yasığı da alıp kafasına fırlattım. ''Lan deme lan, babam kızıyo lan...'' garip bir yüz ifadesiyle suratıma baktı. ''Şunu demeye çalıştım; bana lanlı lunlu konuşma bi kodum mu Türkiye'ye bedava gidersin!'' yüzünü buruşturdu. ''Ne kıro bir kızsın ulan?'' garip bir şekilde kaşlarımı kaldırdım. Bunun aksanına ne olmuştu ki?
''Senin aksanına ne oldu Barış?''
''Seksi kızlar aksanlı erkeklerden hoşlanmıyorlarmış.'' Nerden geldiğini anlamadığım bir cesaretle gülümseyerek; ''Ama ben aksanını seviyordum.'' diye mırıldandım. Sırıttı.
''Seksi olmadığındandır.''
***
Tam parayı uzatacakken elimi tuttu.
''Erkeklik gururuma yedirmem, sok o eli içeri.'' gözlerimi devirdim.
''Sen erkek miydin?'' kafamı kafasına yaklaştırdım ve gözlerine baktım. ''Bakıyım, valla erkekmişsin!''
Ofladı. ''Erkek olduğumu anlaman için oraya değil, başka yere bakman lazımdı.'' gözlerimi pörtlettim. ''Oha!''
Gözlerini kısarak bana baktı.
''Ne fesat bir şeysin sen lan, baklavalarıma bak diyecektiğm, baklavalarıma!''
***
''Sea gençlik,'' Barış ve ben bizim eve girdiğimizde Cem kolunu Hazal'ın boynuna dolamış birbirleriyle sarmaş dolaş konuşuyorlardı. Barış ve ben yaşadığımız şokla öylece kapıda kalakaldık.
''Hazal.'' bakışlarını gülümseyerek bana çevirdi. ''Hea?'' Barış, Cem'e, ben Hazal'a aynı anda; ''Siz ne zaman sevgili oldunuz lan?!'' diye çemkirdik.
Gözlerini devirdiler. ''Kıskanmayın, hem bak belli sizde birbirinizden hoşlanıyorsunuz. Çıkın hadi lan.'' Barış'lar birbirimize bakıp yüzümüzü buruşturduk. ''Hiç zannetmiyorum...''
''Üff amma salaksınız bee, hadi aşkım biz dışarı çıkalım.'' demesin mi Cem? Sonra Hazal; ''Tamam aşkım hadi çıkalım.'' demesin mi? Sonra bunlar birlikte dışarı çıkmasınlar mı? Barış ve ben evde yalnız kalmayalım mı? Benim beyin hücrelerim başladılar üç yüz beş yüz oynamaya...
Sessizlikle süren 69 dakikanın ardından barış sıkıntıyla ofladı.''seray ben çok sıkıldım hadi kalk halay çekelim'' sırıttım.''senin canın sıkıldıkça halay mı çekersin?'' hiç garip bir şey yokmuş gibi başını sakince evet anlamında salladı.haklıydı, bende canım sıkılınca halay çekerdim.
Açtım bilgisayarı, girdim you tubeye, açtım bir halay biz kopmaya başladık.dünyadan soyutlanmış gibiydik.evet biz iki mal, halay çektik!
Halayla geçen 1 buçuk saatin ardından, halay sesine birde benim telefonumun melodisi karıştı.barışa'a sen devam et dermişcesine kaş göz yaptım ve televizyonun yanındaki masadan telefonumu aldım.
abiMal arıyor...
tam zamanında arıyordu sıfatına tükürdüğüm...
''hea ne oldu abi birisi mi öldü sen normalde aramazdın?'' ''evet kardeşim öldü'' dedi birden telaşlandım.''ne kim öldü abii??'' dedim kaşlarımı çatarak.bir kahkaha sesi geldi telefondan.''senin beynin sarı yelloz'' gözlerimi devirdim.''kardeşim ciddi ciddi sana önemli bir şey söyleyeceğim, sen... şey.. yani sen.. evlatlıksın'' o kadar ciddi söylemişti ki bir an inandım.hemen telefonu kapatıp annemi aradım.''piç miyim ben?'' telefondan hışırtı geldi.''ayol ne diyorsun kızım? Annenle öyle piç miç?'' gözlerimi devirdim.''anne ben evlatlık mıyım'' dedim ağlamaklı ağlamaklı.''ayol evlatlık alsak seni mi alırdık? Hem o halay sesi nerden geliyo bakıyım'' evlatlık olmadığıma kanaat getirince rahatlayarak nefesimi dışarı verdim.''kültürel değerlerimizi unutmamak adına halay çekiyoduk annecim neyse tamam hadi babama selam abime selam söyleme'' dedim ve cevap vermesini beklemeden telefonu suratına kapattım.
Arkamı döndüğümde barış bezgin bir şekilde kendini koltuğa attı.bende kendimi koltuğa attım ve birlikte Hazal ve cemin gelmesini bekledik.
ağağağağa lanet girsin ne kadan da datlular öyle aağağağağ
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oh My Allah 🔴
Humor→01.07.2015 • 29. 09. 2016← "Sea New York, ben Seray. New York'a okumak için gidiyorken, bir çalar saat yüzünden mallıkta diploma almış-" "Ayrıca sekiz baklavalı..." "Burada tanıtım yapıyoruz, karışmasana!" "Aslında şöyle olacaktı; bir yellow yelloz...