İsanın kahverengi gözlerinde ki bakışlarına bir anlığına muhatap olan Saliha.
bu açık kahverengi gözleri sanki ağlamak üzere olduğunu farketti
Keşke ağlasaydı
Bir erkeğe ağlamak bu kadar mı yakışırdı?Şuan ne saçma sapan bir düşünce içerisine girmişti.
Saliha toparlandı.
- Soruna nasıl cevap vereyim?
Ben sadece seni dinliyorum.
Seni nelerin mutlu ettiğini bilmiyorum.
seni hiç tanımayan birinin nasıl mutlu olacağını bilmemesi gayet normal.- Her şeyi anlar gibi bilmiş duruyorsun ama?
İsa her konuştuğun da onun hakkında iyi düşündüğü için Saliha pişman oluyordu.
- Bence mutlu oluyorsun.
Mesela bana takılmak seni çok mutlu ettiğine eminim.
Ben sinir oldukça sen mutlu oluyorsun.- Güzel tesbit.
Beni mutlu ettiğin için gurur duymalısın.- Seni mutlu etmek istediğimi hiç sanmıyorum.
Özellikle de beni eleştirirken.- Tamam başlarda Türbanına kafayı taktım.
Çünkü modern gençlik kulübünün başkanıyım.
Fikirlerime uymuyorsun gerçek olan bu.
fakat sana takılmamın sebebi bu değil.
kasıtlı olarak yapmıyorum...
Bir den seninle uğraşırken buluyorum kendimi ben de sebebini bilmiyorum.Ne demişti şimdi İsa kendi söylediğini kendi saçma buldu
Salihanın son derece ciddi olduğunu görünce.
Konuyu değiştirdi.- Tamam tamam ne demiştim?
Mutlu olamıyorum.
İstediklerim hep zıt şeylerdi.
Aşk istemedim ama Samimi vefalı dostlarım olsun istedim
Güveneceğim sırtımı dayayabileceğim.
Sence çok şey mi istedim?Saliha bir an Rabiayı düşündü.
dostluk harika bir şeydi.
Dost kazığı da bir o kadar kötüydü.- Sana kötülük yapanları düşünerek kendini üzmek yerine şuan savaşta olanları, hastanede yatanları, savaşta sakat kalanları düşünüp sağlığının yerinde olduğu için mutlu olabilirsin.
- Yani başkalarının çektiklerini düşünüp üzülüp onlardan iyi olduğum için mutlu olmalıyım
Siirtin dağından İstanbul 'a okumaya gelen fakir bir kız vardı ona acıdım yardım ettim.
Son derece harika yaşamasını sağladım.
O kız kim biliyor musun?
Berenden bahsediyorum.
hiç Dağdan gelmişe benziyor mu?Hayır.
Onu ilk geldiğinde görecektin haline üzülmüştüm.
o ne yaptı?
Beni aptal yerine koydu.
bunca sene beni tanımaya çalışmadı bile.
gerçekte nasıl biriyim neleri severim haberi bile yok..!- Birisine iyilik ettiğinde denize atwcaksın balık bilmezse Yaradan bilir der.Allahta bize sonsuz iyilikler sunmuş hiç onu tanımak istedin mi?
Kimse senden enayi olduğun için faydalanmadı
Sen isteyerek yardım ettin...
Ya Aklın yerinde olmasaydı?
Asıl o zaman insanlar senden faydalanırdı.
İyiliğine ihanet ettiyse sen hiç bir şey kaybetmedin.
Senin gibi birini o kaybetti.
O daha çok üzülecek.İsa
Salihanın kurduğu cümleyle çoktan rahatlamıştı- Ondan zaten eminim.
Parasız ne kadar mutlu olabilirler?
Sorunum tek bu değil Türbanlı
Ben yakışıklıyım
Sağlıklıyım ve zekam var derslerde hiç zorlanmadım.
zenginim de.
Her şeyi mükemmel olan biri hala mutlu olamaz neden?
Şimdi yine Allahı tanı diyeceksen cevaplamaSaliha onun çok fazla ukala olduğunu zaten önceden biliyordu
Şimdi de İsa İslamiyetten çok uzak olduğunu anladı- Belki de Bedeninden dolayı değil Ruhun sebebiyle mutsuzsundur.
Ruhun ilacı maneviyattır.
Oysa senin kalbin bomboş sevgiyi oraya koymak istemiyorsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOL YANIMSIN
Spiritual"Aşk bulunmaz Aşk sizi bulur...." .....loretta young.... Özgürlüğe kanat çırpmak istediğimiz zamanlar artık geride kaldı. PSİKOLOJİ ile ilgilenenlerin ilgisini çeken bir kitap İsa türbanlı kızı hiç bu şekilde hayal etmemişti . bembeyaz bir ten...