Şişe çevirmece

16 0 0
                                    

"Off Bukre soru sormada tabakları içeri götür" dememle Bukre anca susmuştu. Bende bardakları ve içecekleri içeri götürüyordu. İlksel "ben kalksam iyi olacak" dedi sonunda akıl edebilmişti. "Saçmalama ya İlksel dur işte çok eğlenecez" Bukre hemen atlamıştı tabi. Bukrenin ısrarları üzerine İlksel de kaldı.

"Ee kızlar ne yapıyoz?" Yusufun sorusu ile Bukre cırladı hemen "şişe çevirmece!" herkesten onaylar ses gelince mutfağa gittim boş şişe için.

İlk çeviren Yusuf oldu Bukre ve İlksele geldi soruyu Bukre sordu
"Doğruluk cesaretlik mi" İlksel hiç düşünmeden doğruluk dedi.
"Kaçkez aşık oldun?" İlksel ilk afalladı ama geri hemen toplayıp "sanırım iki" dedi. Çevirme sırası bana gelmişti. Yusuf ve ilksel arasında kaldı Yusuf cesaret dedi
"Bukreyi öp" dedi normaldi bende görmüştüm onları öpüşürken yusuf direk bukreye yapıştı. Çevirme sırası Bukredeydi İlksel ve bana geldi "doğruluk mu cesaretlik mi?" "doğruluk"
"Kaç tane sevgilin oldu ve kaçına aşık oldun?"
"Hiç sevgilim olmadı ama bir kere aşık oldum" herkes şaşırmıştı. Bukre ölümcül bakışlar atıyordu osıra telefonum çaldı arayan Pusattı.
"Efendim canım"
"Napıyosun güzellik?" Pusatın sesi çok neşeli geliyordu
"Arkadaşlar geldi oturuyoz hayatım sen napıyosun" herkes bana o kim dercesine bakıyordu.
"Kapıyı açarsan daha iyi olacam" ne kapıyıacarsam mı? Hemen kapıya koştum Pusat kapının kenarına yaslanmış eli kolu dolu sırıtıyordu.
"Çoookk özledim seni" diye sarıldım gerçekten özlemiştim Pusatı. "Biraz daha sarılırsa burada yorgunlukdan ölecem" dedi haklıydı hemen elindekileri aldım beraber içeri girdik mutfağa bıraktık aldıklarını "hayırdır habersiz geldin" dedim
"Gidiyim o zaman" dedi
"Saçmalama" diye elini tuttum. Bana döndü ve sarıldı bende ona sarıldım. Saçlarıma öpücük kondurup "tanıştır bakalım arkadaşlarımla" dedi elinden tutup salona doğru gittik herkes bize dönmüştu. "Selam" dedi Pusat samimi sesiyle. Bukre ve Yusuf Meraba dedi ilksel ise selam diye yanıtladı sesi çok soğuktu "Tanıştır bakalım güzellik bizi" dedi "ben Pusat Adanan" dedi Yusuf çok şaşırdı "şu İzmirin mafyası Aras Karanın yiğeni Pusat Adanan?" dedi ne yanı Aras mafyamıydı. "Ahh evet ta kendisi" dedi Pusat neşeden soğuk gülümsemesiyle. "Ben Yusuf buda sevgilim Bukre" dedi Yusuf "şu meşhur Yusufla Bukre" dedi Pusat sırıtarak "bende İlksel" dedi ilksel "senin adını duymamıştım" dedi Pusat "İzmirde Yasemin teyzenin oğlu bahsetmiştim" dedim bizimkilere bakarak. Pusat bana dönerek "Emre ile geldim Müsait değilsindir diye arabada bekliyor" dedi "manyak git çağırır hadi" dedim oda gitti. "Senin dayın Aras bi mafyamı yanı" dedi Bukre "öyleymiş" dedim "Emre kim?" diye sordu ilksel "İzmirde tanıştım çok iyi biri" dememle odaya Emre girdi. "Biri benden mi bahsediyor" diye geldi bana sarıldı bende zaman kaybetmeden kollarımı beline doladım.

Kısacık zaman diliminde hayatımın her yerinde olmuşlardı. Sürekli mesajlaşıyorduk. Keşke Reyya da gelseydi diye geçirdim içimden.

####

"Günaydın güzellik" diye mutfağa girdi Emre. Hemen masaya oturdu önündekilerden yemeye başladı. "Günaydın" dedim elimdeki çayları masaya koydum. "Pusat yokmu?" diye sordu sabah yürüyüşüne çıkmıştı her sabah yaparmış. "Spora gitmişti gelir birazdan" dedim kafasıyla onayladı çok açıkmış anlaşılan.

Kahvaltı bittiğinde ben masayı topladım Emrede odasına çıktı. Telefonum içerde kalmış çaldı ama yetişemedim. Emre geldi o sıra "hazırlanan bakalım güzellik Pusat bekliyor sahilde" dedi bende kafamla onaylayıp odama çıktım üzerime bordo bir kazak yüksek bel dar paça pantol ve asker botlarımı giydim çantamı ve montumuda alıp evden çıktık Emre de açık mavi tsort buz rengi kot pantol asker botu ve deri ceket giymişti.

Sahil eve yakındı yürüyerek gidiyorduk Emre sessizliğe dayanamayıp konuşmaya başladı "dünkü çocuk İlksel mıydı ne o kim" dedi. Düşündüm İlksel kimdi cidden sadece arkadaşım mıydı "okuldan bi arkadaş" deyip kestirip attım. "Aranızda ne var?" bu sefer ciddiydi. Bizim aramızda ne vardı hakkatten neydik biz. "Hiç birşey sadece arkadaş" dedim bu konuda konuşmak istemiyordum. Çok geçmeden sahile gelmiştik.

Pusat denize yakın bankaların bire uzanmış elinde su şişesi terlemiş görünüyordu. Yanina gittiğim de acayip yakışıklı duruyordu şimdi bu çocuk benim kuzenim mi? Altına bol siyah eşofman üzerine kaslarını belli eden siyah bir tsort, siyah hırkası ve siyah nike ayakkabılarıyla uyumu sağlamıştı.

'Günaydın güzelim' dedi bizi fark edince 'Günaydınn' dedim.
Biraz düşünceli gibiydi. Bizde banka oturunca bir süre sessizlik oldu. 'Ee birşeyler yapmayacakmıyız?' benim sorumla Pusat bana döndü 'sinemaya gidebiliriz' dedi 'Bukrelere haber yeriyim gidelim' dedim. Sadece başını sallamakla yetindi.

Gönderilen Yer Cücesi
Kuzum yarım saat sonra merkez sinemaya gel Pusatlarla film izleyecez Yusufumuda unutma :*
Gönderen Yer Cücesi
Tamam bitanem yarım saat sonra görüşürüz :*

'Hadi gidelim yarım saate gelirler' dedim. Emre 'kim kim geliyor?' dedi acaba İlksel gelirmi bilmiyorum ki neden bunu düşünüyorum ya. 'Bukre ve Yusuf gelecek' dedim. Morali yerine gelmişe benziyordu.

Sinemanın önünde Bukre Yusuf İlksel ve kızıl saçlı bi kız vardı İlksele birşeyler anlatıyor ama İlkselin dinlediği söylenemezdi. 'Selam' dedim herkes bana dönmüştü Bukre gelip sarılmıştı sonra Yusufa sarılmıstım bu çocuk gerçekten abi gibiydi güven veren bi kokusu vardı huzur veriyordu 'prensesim gelmiş' dedi. Yusuf sadece kıkırdadım Emrenin 'hangi filme giriyoruz' sorusuna erkekler korku filmi demişlerdi ben itiraz edince komediye girmek zorunda kaldık. Biletlerimiz en arka sıradandı sıra ile Yusuf Bukre Kızıl kafa İlksel ben Emre ve Pusat oturmuştuk. Film güzeldi ama benim beynim algılamıyordu. Biraz daha durduktan sonra iyice sıkılmıştım. Emreye lavaboya gidiyorum diye ufak bi yalan söyledikten sonra kendimi dışarı zor attım. Avmden çıkıp sahile geldim. Kulaklığımı takıp müzik açtım birde sigara yaktım dudak tiryakisi değildim ama bağımlıda değildim içimde korkuç bi his vardı ama nedenini bilmiyordum sanki birşeyler olacak gibi içim içimi yiyordu Pusata eve gidecegime dair bi mesaj cektim. Eve gidip yattım.

Bağrışmalarla uyandım. Pusat ve Emre kavga ediyorlardı. Biraz kulak misafiri oldum.

"Anlamıyomusun o çocuk Ekine aşık bakışlarından belli" diye kükreyen bi adet Pusat
"Sakin ol Ekin akıllı kızdır ona bakmaz." diyen Emre
"Sorun bakıp bakmaması değil o bana emanet teyzeme birşey olursa Muğlaya gelecek benle ve burada aşık olmasına müsade edemem anlıyonmu onu teyzeme birşey olunca onu burada o çocukla bırakmam."
"Teyzene birşey olmayacak Aras tedavinin başladığını söyledi iyileşecek."

Duyduklarım karşısında afallamıştım. Annem hastamıydı? ben neden bilmiyordum? neyi vardı? ya birşey olursa? ya annemide kaybedersem? Düşünceler beni boğuyordu.
Kapıyı açıp merdivenleden aşağı indim beni görünce afalladılar Pusat yaklaşmaya başladı "sen ağlıyormusun?" ben ağlıyormuydum bunun bile farkında değildim gözyaşlarım gözlerimi terk ediyor ama ben fark bile etmiyorum. "Annem" dedim sadece "duydunmu herşeyi" dedi sanki yanılmak ister gibi bakıyordu gözlerime "annem nerde Pusat?" diye sordum onun sorusunu es geçerek.
"Arasın yanında İstanbul da özel bi hastanede" dedi sanki bunları bana söylediğine pişman gibi bakıyordu çağresiz gibi "Neyi var" diye bildim sadece sesim o kadar soğuk çıkmıştı ben bile şaşırmıştım. "Tümör.... Beyninde tümör var" dedi ama bitkin bi ses tonuyla inanmiyormuş gibiydi. Evden nasıl çıktığımı bilmiyorum. Telefonum montum herşeyim evde kalmıştı sadece ince bi hırka dışarı çıkmıştım hava çok soğuk değildi ama esiyordu. Kendimi kafeye attım yanlız kalmak ve kafamı toplamanın en iyi yoluydu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 17, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İlk AşkımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin