Wish List

0.2: T-Shirt

-- Carlos --

"Mari tanrım yine ağlamaya başlama."

Marine tam susmuştu ama lanet krizlerimden birisi gelip onu yine ağlatmıştı. Olivia salona gidip kendi yatağını hazırlarken bende burda 6 aylık bir bebekten daha fazla ağlayan cüce varlığı* sakinleştirmeye çalışıyordum. Ama ani krizlerim hiç yardımcı olmuyordu.

Birkaç dakika ağlamasına izin verdim ve sonunda susmuştu. Yanına gittim, parmaklarımla yanağındaki yaşları sildim. Büyük -ve şirin- gözleri ağlamaktan şişmiş ve kıpkırmızı olmuştu. Baş parmağım ile yanağını okşarken yüzünü incelemeye başladım. Kırmızı ve dolgun dudaklarına koyu kırmızı bir ruj sürmüştü ve onu çok ateşli gösteriyordu. Eğer onunla yakın arkadaş olmasam onu şu ana kadar becermiştim bile. Ne kadar güzel olduğunun farkında değildi ve bu beni uyuz ediyordu.

"Uhm, Carlos ne yapıyorsun?" dedi ve beni düşüncelerimden ayırdı. O sırada hala dudaklarına baktığımı ve parmağımın hala yanağıyla oynadığını farkedince hemen elimi çektim.

"Sadece dalmışım. Kusura bakma." dedim ve yatağı açıp içeri girmesini işaret ettim. Bir şey demeden yatağın içine giriyordu ama onu durdurdum.

"O üstündekilerle mi uyuyacaksın?"

Kıyafetlerine baktı ama yapacak bir şey olmadığını söyledi. Dolabıma yönelip uzun bir tişört çıkartıp ona uzattım.

"Bu sana gecelik gibi olur diye tahmin ediyorum." dedim ve kıkırdadım. Yüzünü asıp elimden tişörtü aldı ve banyoya gitti.

"Aman tanrım küçük Carlos, Mari'yi öpmek mi istiyormuş çok şirin."

Olivia'nın dalgalı sesi ve kahkahasını duyunca arkamı dönüp ona baktım ve elimle sus işareti yapıp banyoyu gösterdim.

"Seni duyabilir ve onu öpmek istediğimi de nerden çıkardın?" dedim. Elimle pantolonumu işaret etti, "Küçük Carlos iyi durumda değil, Carly." dedi. Sessizce küfrettim ve Oli'ye dönüp çıkmasını söyledim. Olivia kahkaha atıp uyuyacağını ve çok inlemememizi söyleyerek odadan çıktı.

Onu düzmek istiyorsun ama yapamazsın çünkü o senin en yakın arkadaşın hah

Ne.

Iç sesimle kavga edebilirdim ama bir an önce yatağa girip kendimi saklamalıydım. Hemen üstümü değiştirip yatağa girdim, bu sırada Mari banyodan çıktı. Kafamı çevirip ona baktım.

Ve vücuduna.

Lanet olsun kes sesini iç sesim. Yani evet kalçalarının tam altında biten bir tişört ile çok baştan çıkarıcı dursa da kesinlikle ona karşı bir şeyler hissetmiyordum üstelik o benim en yakın arkadaşımdı.

Bu onun seksi olduğu ve onu düzmek istediğin gerçeğini değiştirmiyor. Ve Carlos şimdi tuvalete gitmezsen pantolonun patlayacak.

Sikeyim seni iç sesim tamam mı?

Mari yatağa girdiğinde kalkıp işemem gerektiğini söyleyip tuvalete girdim. Kapıyı kitlediğimden emin olduğumda da işimi halletmeye başladım.

*Cüce Varlık: Carlos'un Mari'ye taktığı lakap.