Kıskanç sevgilim

29. Bölüm

Bulut'u Karşımda görünce çok şaşırmıştım ben buraya nasıl getmiştimden çok duvardaki resim beni dehşete uğratıyordu

Duvardaki  kocaman joker portresi beni korkutuyordu bu düşünce beynimi yiyordu yatakta oturur pozisyona geçerek Gözlerimi ovuşturdum oda Mert'in Odası'nın aynısıydı dekorasyon dışında tabi
Burası biraz daha büyüktü 

Kahve yapan Bulut'a döndüm

"Ne işim var burda ?"

"Onu bana sorma gece kapıma dayanan sendin "

"Ne ?"

"Sarhoştun gece kapıma dayandın  bağırmaya başladın daha fazla rezil olma diye seni içeri aldım "

"Yalan söylüyorsun öyle birşey olmadı " hiç birşey hatırlanıyordum olup olmadığını nasıl bileceğimi ben bile sorgularken Bulut'un buna inanmasını beklemiyordum ama yinede refleks olarak kendimi savunmuştum

"O zaman ben çok sarhoştum yanlış gördüm hatta şimdide sarhoşum o Yüzden seni gördüğümü filan sanıyorum demi "

"Of dalga Geçme dün çok rezil oldum mu ?"

"Aslında merak ettiğin bana ilanı aşk ettin mi konusu demi?"

"Hiçte bile "

"Hıhı tabi dün gece tüm Barı ayağa kaldırdın ben Bulut'u seviyorum diye "

"Şu an hatırlamamamdan yararlanıyorsun ve benimle dalga geçiyorsun "

"Ters durumlar için gizli kameralarım var istersen tek tek saniye saniye izletirim "

"Yok artık bi de kamera mı var ?"

"İzlemek istiyor
istemiyor musun  ?"

"İstiyorum"

Ayağa kalktı odadaki diğer Şeyler gibi olan  siyah eski masanın üstündeki pc yi Alıp Yanıma geldi yatağın kenarına kaydığımı görünce gözlerime baktı ve yüzüne kocaman bir gülümseme Yerleştirerek yatağın diğer ucuna oturdu pc yi açıp bir kaç dosyaya girdikten sonra bana uzattı

Açtığı videoyu başlattım sesliydi Kalabalığın ve Müziğin sesi çirkin bir Gürültüye sebep oluyordu derken Mertle dans ederken Bulut'un gelip beni Mert den ayırdığını gördüm videoyu durdurarak Bulut'a bu ne oluyor anlamında bakarak tek kaşımı kaldırıp kollarımı kavuşturdum

"Ben orda seni ayırmasaydım şu an Nur topu gibi bi Çocuğunuz olacaktı ben yaşın daha genç diye düşündüm "

Dudağımı büzerek videoyu kaldığı yerden başlattım bulut beni Mert den ayırdıktan sonra gitmişti Mert başka bir kızla dans ediyordu

"Bu kız kim ?"

"Sevgilinin dün geceki eğlencesi "

"Yalan söyleme"

"Ne yalan söyleyeceğim videoyu izle anlarsın "

Videoya geri döndüm Mert Kızın beline sarılmış odasına   Giriyordu Bulut söylemiştim anlamında kaşlarını kaldırarak bana bakıyordu

Ben ayakta durmakta zorlanırken tek tek merdivenleri çıkıyorum ve Mert'in Odası'nın önünde duruyorum bir müddet durduktan sonra işaret parmağımı hayır anlamında sallayarak Bulut'un Odası'nın önüne gelerek hızlı ve sert Olmasını umduğum yavaş ve isabetsiz yumruklara kapıyı çalarken bir yandan da "Bulut " diye haykırışlarım müzik sesini bile bastırdığı için herkes Konuşmayı kesip bana Dönüyor hatta müzik bile kesiliyor ben tam düşmek üzereyken kapı Açılıyor ve Bulut beni içeri alıyor

Pcden çıkan her haykırış sesi daha çok utanmama neden oluyordu çünkü

"Seni seviyorum LAN  ne kadar Şerefsiz olsunda ne kadar adi olsanda da seni seviyorum neden bu kadar çabuk vaz geçtin ki ne olmuş yani ayrılalım dediysem gelip beni ikna etseydin ya ama olsun yine de seviyorum seni çok aşığım oğlum sana ölüyorum burda " diye ağlamaya başlıyorum ve Bulut beni içeri Alıp kapıyı kapatıyor

Pcyi kapatıp utançtan kıpkırmızı olduğunu bildiğim Yüzümü saklamaya çalışırken Aklımda birşey dank etti ve Kafamı hemen kaldırıp Bulut'un Gözlerine baktım

"LAN bi saniye Mert den değildi senden Nur topu gibi bi Çocuğum olmayacak demi doğruyu Söyle"

"Eğer istersen olur "

"Bana laf ebeliği yapma doğruyu söyle "

"Ben Mert Değilim sarhoşken senden yararlanmaya çalışmam ama ayıkken sende istersen neden olmasın"

"Bulut ağzının ortasına tavayla vururum bakarız bi daha böyle Konuşabiliyor musun ?"

"Tamam sen sinirlenme"

Aniden aklıma Mert'in dün gece o kızla birlikte olduğu geldi hızla ayağa Kalktım ayakkabılarımı giyinerek arkamdan

"Ee daha kahveni içmedin " diyen Bulut'a aldırmadan hızla odadan çıkıp Mert'in Odası'nın önüne geldim kapıyı Alacaklı misali yumruklamaya başladım bir süre sonra mert kapıyı açtı henüz daha Gözlerini açamamıştı ama beni görünce gözleri faltaşı gibi açıldı ve hiç söylememesi gerek o son umursadığım cümlesini söyledi

"Sen burdaysan .. O zaman " derken baş parmağıyla arkasındaki Odayı gösterdi üstünde sadece boxer olması zaten herşeyi açıklıyordu gözlerimden akan yaşlara engel olamadım ve hızla aşağı inip dışarı  çıktım  biraz yürüdükten sonra birinin kolumdan tutup beni durdurmasıyla arkamı döndüm

Mert üstüne birşeyler giyinip peşinden gelmişti

"Dilek lütfen bir kez dinle lütfen "

"Dinliyorum"

"Çok sarhoştum o kızı sen sanmışım .."

"Özrün kabahatinden beter Mert konuştukça batıyorsun ne yani o kız değil ben olsaydım sarhoş olmamdan yararlanacaktın öyle mi?"

"Yani.. hayır.. of"

"Ben cevabımı aldım teşekkürler " diyerek yoluma devam ettim baş ağrısının üstüne birde göz Yaşları canımı o kadar çok yakıyordu ki sanki her göz damlası patlamak üzere olan bir Yanardağdan sıçrayan lavdı kolumda hissettiğim bir kol daha

arkama hızlıca dönerek

"Yeter Mert dinlemek istemiyorum"dedim

"Ama belki beni dinlersin" diyen Bulut'u görünce göz yaşlarım dahada hızlanmıştı ağlamama hıçkırıklarımda eşlik etmeye başlamıştı Bulut'a sıkıca sarıldım ve kokusunu içime çektim o tatlı karamel kokusu beynime dolarken şaşkınlığını atlatıp o da bana sarılmıştı uzun bir süre hiç birşey demeden Öylece sarıldıktan sonra Bulut dan ayrıldım ve Gözlerimi Gözlerine kenetlendim ani gelen cesaretle konuşmaya başladım başka bir zaman olsa söyleyemeyeceğim bir çok şeyi söylemeye başladım

"Dün gece söylediğim herşey doğruydu ne yani bana kendin hakkında az şey anlattıysan ben çok şey anlattım da ne oldu sanki  ben biraz bencillik etmiş olabilirim beni affet ben seni çok seviyorum "

"Asıl sen beni affet"

"Bir şartla"

"Neymiş o Şart ?"

"Bana doğruları anlatacaksın "

"Hangi konuda ?"

"Önceki gün gece yetimhaneye bırakılan silahla ilgili "