IMALAT HATASI ( Bay ve Bayan LADEN serisi 2)"TAMAMLANDI"

8.B İtiraf

Multimedia : Küçük Elvin

 İyi okumalar :D

"Bence hala vaktimiz varken vazgeçmeliyiz."

"Vaktimizin olduğunu sanmıyorum." Akın'ın zar zor söylediği kelimeler ve kilitlenmiş gözlerini takip ederek evin kapısına çevirdim gözlerimi.

Saygıdeğer, şahsına münhasır, özel yapım olan annemin çatık kaşları ile karşılaşmayı tabi ki bekliyordum.

"Sultanımmmm" abartı bir sevinç ile atladım üzerine. Bende annem kapıyı açsa da görsem diyordum!

Akın tepkime gülümserken, içeriden bağıran Belma sultanın sesi ile suratını buruşturdu. Onun tepkisine gülerken, annem geri çekilmiş memnun bir süzme ifadesiyle beni inceliyordu. Allah allah neye gülüyor ki bu kadın?

"Geç bakalım içeri." Otoriter annecik hallerine geri döndü ve içeriye aldı bizi.

Evet Akın'ı Sevil hanımdan geç olmadan kurtarmıştık. Saatlerce dalgasını da geçip delirtmiştik. Ama atlattığımızı sandığımız general Neriman sultanın gazabına uğramıştık.

Yememiş, içmemiş eve geçer geçmez Belma sultana olanları anlatmıştı. Sonrasında bizi toplu bir koalisyona sürüklemişlerdi. Hayır yani, devletle bu kadar toplantı yapmamıştık biz bu iş için. Ayıp günah yahu bize de yazık.

Önce karşılarına alıp saymış, sonra bir düzel sövmüşlerdi. Tam bitirdiler, azat edecekler bizi derken Neriman ve Belma Çetesinden anneciğim olanı, Belma teyzeye kaş göz yapmış, ondan ses çıkmayınca bakışlarıyla tersleyip bize dönmüştü.

Akın'da durumun ciddiyetini kavramış ve pür dikkat annemi dinlemeye hazır hale gelmişti. Ortamın birden gerginleşmesi, hiç hayra alamet değildi.

"Bakın çocuklar sizinle bir şeyler konuşmak istiyorduk aslında bu meselede vesile olmuş oldu bu konuşmanın erkene alınmasına."

Diyerek söze giren annem ile başıma ne ördüysem hiç hoşlanmayacağımı garantiliyordu aslında.

"Bu yüzden hemen tepki göstermeyin. Siz uzun zamandır birbirinizi tanıyorsunuz. İkinizin de çok hızlı büyüdünüz ve biz ne kadar kendinize bakabildiğinizi bilsek te bazı şeyleri görmek istediğimizden, belki de sizin de görmenizi sağlayabilme umuduyla, büyüğünüz olarak dile getirmek istiyoruz. Babalarınızın da bu konuşmadan haberi var ve onlarda bu duruma olur gözüyle bakıyorlar. Uzun lafın kısası biz sizi sözlendirmek istiyoruz."

Konuşma boyunca sıkılmış ve dikkatimi başka şeylere vermiştim , bu yüzden son söylediğini idrak etmem zamanımı aldı.

'Biz sizi sözlendirmek istiyoruz!'

Akın ve beni....

"Yanlış duydum dimi?" diye sordum. Yanlış duymuş olmalıydım.Yoksa benim annem bu kadar saçmalamazdı. Tamam iyi hatundu hoş hatundu, değişik hatundu ama benim adıma karar alamayacağını da bilirdi. Sözlendirmek ve istemek ne demekti. Hemde Akın ve beni.