Eve gediğim zaman babama sigarasını verdim ve odama çıktım. Hangi okula gideceğimi düşünürken telefonum çalmaya başladı. Arayan annemdi annem bizim bıraktıktan sonra zengin bir iş adamıyla evlendi.
" Alo anne."
"Kızım seni çok özledim görmek istiyorum artık. " dedi içten bir sesle.
Aslında bende annemi özledim ama yine de onu görmek istemiyorum. " bende seni özledim. "
" Yarın bizim Köşk'e geliyorsun 1 hafta benimle kalıyorsun. "
" Ama anne be... "
"Itiraz istemiyorum. " diyerek sözümü kesti.
" tamam. " dedim isteksiz bir şekilde. Bugün çok yorulmuştum ve hemen pijamalarımı üzerime giyip yatağıma girdim.******************************
Sabah olmuştu Kalktım üzerime siyah mini bir etek ayağıma Catlerimi ve üzerime de lacivert hırkamı giydim ve yeni okulumu aramak için evden çıktım. Bugün iş yerimden izin almıştım. Yaşadığım olaydan dolayı hiç bir okul beni kabul etmiyordu. Oysaki derslerim çok iyiydi. Bunlar düşünürken dalgınlığıma gelmişti ki az Kalsın bir tır Tarafından çarpılıyordum. En sonunda dışı siyah olan bir okula geldiğim zaman Görüşmek için içeriye girdiğim zaman öğrenciler çok dikkatli bir şekilde beni baştan Aşağıya süzüyorlardı. Müdürün odasına girdim ve kayıt için konuştum. Eski okulumda ki olayı biliyordu ama beni nedense okula kaydetti. Sevinçli bir şekilde eve doğru yürümeye başladım. Yarın okulumun ilk günüydü ve bu nedenle çok heyecanlıydım. Eve geldiğim zaman odama çıkıp kendime küçük bir valiz hazırladım. Babamın yanına gittim ve ona bugün annemde kalcağımı söyleyip evden çıktım. Dün maaşımı çektiğim için yanımda bana uzun süre yetecek kadar para olduğu için çok mutluydum. Taksi Durağına gidip boş bulduğum ilk taksiye bindim ve adresi söyledim. Geldiğim zaman taksiciye ücreti ödeyip taksiden indim. Evin önünde Öylece donup kalmıştım annemin yaşadığı yer tam anlamıyla bir saraydı. Kapında 4 tane koruma vardı ve evin kapısı bile bizim evin tamamından daha güzeldi. Eve girmek istedim ama korumalar beni Kollarımdan tutup geri çektiler. Orda onlara bağırmaya başladım. " Çekilin önümden sizinle uğraşamam, annemi çağırın bana." Dedim bağırmaya devam ederek . Annem sesimi duymuş Olmalı ki Kapıya çıktı. Beni gördüğü zaman gerçekten sevinmiş gibiydi annemin yanına hızlıca koştum ve kendimi onun kollarına bıraktım. Evin içine girdiğim zaman içi dışından da güzeldi resmen ağzım açık eve bakıyordum. Annem beni üvey babamla tanıştırmaya yanına götürdü. Tanıştık merhabalaştık, biraz kendini Anlattı bende ona kendimi anlattım falan filan. Üvey babamın adı " Ender Günder'di. " aslın da çok iyi bir adamdı. Annem bana odamı gösterdi ve odam gerçekten çok güzeldi. Ve bir de üvey Abim vardı. Ender Abinin eski karısından. Odama eşyalarımı yerleştirdikten sonra akşam yemeği için mutfağa indim. Yemeklerimizi yemiştik. Sonra hep birlikte salona gittik. Ender abi beni oğlu Cenk ile tanıştırdı çok iyi birisiydi. Sevdim bu çocuğu çünkü çok Yakışılı ve kaslıydı. Yatmak için izin isteyip odama çıktım ve yatağıma girdim.
*******************************
Sabah olduğunu o lanet Güneş ışığının odama girmesiyle anladım. Yatağımdan Kalktım ve yeni okulum için üzerime beyaz bebe yaka elbisemi ayağıma da siyah botlarımı giydim ve mutfağa indim. Hep birlikte kahvaltımızı yaptık ve ben annemlere söyleyip evden çıktım. Taksi durağına doğru yürümeye başladım. Geldiğim zaman boş olan taksinin birine bindim ve okulumuzun adresini söyledim. Okul ile annemin evinin Arasında çok fazla mesafe vardı bu nedenle çantamdan kulaklığımı çıkarttım ve müzik dinlemeye başladım. Okula geldiğim zaman taksiden indim ve içeriye doğru bir adım attım. Etraftaki insanlara baktığımda ellerinde sigara yanında kızlarla oynaşan erkekler burası okul değil serseri mekanı gibiydi. Kendimi çok yalnız ve ezik gibi hissediyordum. Ama Yanıma gelen dalgalı siyah Saçlı ve yeşil gözleri olan kız gelinceye kadardı. Ona baktığım zaman bana içten gülümsüyordu. Elini uzatıp " merhaba, ben Deniz. " dedi tatlı bir ses tonuyla. " Ben de Ece. " dedim gülümseyerek. Bana biraz okuldan, biraz da kendinden bahsettikten sonra gerçekten iyi bir kız olduğu kararına varmıştım. Birlikte okulu gezerken bana yavaş yavaş öğrencileri de tanıtmaya başlamıştı. Gözlerim aniden bir çocuğa takılmıştı. Dikkatlice baktıktan sonra " Bu o çocuk. " demiştim biraz yüksek sesle. Deniz bana şaşıran gözlerle bakarken " hangi çocuk ? " diye sordu. Biraz daha çocuğu izledikten sonra Deniz e Otobüste yaşadıklarımızı anlattım. Deniz Şaşkın bir surat ifadesiyle bana " Benden sana tavsiye Araf dan uzak dur! " dedi telaşlı bir ses tonuyla. Neden böyle dedi ki şimdi acaba diye düşünürken, en iyisi sormak dedim. " Neden ki? Kötü birisi mi? " dedim ve merakla ne diyeceğini bekledim. " Ben de tam bilmiyorum sadece iyi birisi değil o kadar. Hatta sen oradaki yani çetesinde ki kimseye bulaşmamaya çalış. " dedi uyaran bir ses tonuyla. Ben tabi ki Deniz i dinlemeyip Araf la tanışacaktım. Şöyle baştan aşağı Araf a baktıktan sonra gerçekten çok dikkat çekici ve yakışıklı olduğuna karar verdim. Yani kısaca her kızın hayalindeki erkek diyelim biz ona. Ders zilini çalınca yeni Sınıfa doğru gittiğim zaman hemen hemen her yer doluydu. Arkada duvar kenarında boş bir sıra gördüğüm zaman oturmak için gittiğimde arkamdan bir kız çantamdan tutup beni geriye çekti. " Orasısı Araf la bizim sıramız. Hadi canım ikile. " dedi çırtlak ses tonuyla. " Tamam. " dedim ve başka bir sıra bakarken arkamdan birisi kolumdan tutup beni az önceki sıraya oturttu. " Hangi salak yaptı bunu " dedim sinirli bir sesle. " Ben yaptım. " dedi arkamdan kalın sesli birisi, dönüp baktığımda yanımda Araf denilen Şahıs oturuyordu. Ona baktığım zaman çok rahat görünüyordu. Ben ise tedirgin heyecanlıyım. Bacaklarım titriyordu ve çok belli oluyordu. İçimden titreyen bacaklarıma küfür ettim. " Merhaba. Ben Ece. " dedim yumuşak bir sesle. O ise yine aynı otobüsteki gibi cevap vermedi. Al işte götü Kalkık ve zengin züppesi kelimelerinin beden almış haline örnekti. O cevap vermeyince bütün sınıf bana bakmıştı ve Araf ın ne diyeceğini merak ediyorlardı. Bunu bakışlarından anlıyabiliyordum. O bana yaklaşıp " Emin ol beni tanıdığın zaman o güne lanet edeceksin. " dedi beni aşağılayan bir ses tonuyla. Ben bunu sadece ben duydum sanırken Kafamı çevirip etrafa bakınca herkes bana dalga geçen gözlerle bakıyordu. Kendimi tam bir ezik gibi hissettim. Ve hızlı bir şekilde sınıftan çıkıp okulun Bahçesine doğru koşmaya başladım.