Labirent İle Hayal Et

LİHE-2-Üstüne Düşüyorsun [Part 2]

Heyheyhey! Öncelikle medyadaki fotoğrafa bayılıyorum. Uh *âni bir kalp krizi geçirir*

Tam bir Minho aşığı olarak soruyorum. Minho'nun kızları neredesiniz???

Bir de koşucuların giydiği zımbırtıya ceket dedim. Çünkü gece gece fena üşendim bakmaya. Herhalde ceket deniyor. Başka bir şey deniyorsa aydınlatın beni ey gladerlar.

Sizi fazla oyalamayayım. Keyifli okumalar! ♥
__

MINHO

Yaklaşık kırık dakikadır Minho'yu gözetliyorsun. Sabahın o erken saatlerinde bunu yapmak aslında sana pek cazip gelmese de başka çaren yok gibi görünüyor. O uyuz, inatçı şeytan olarak gördüğün çocuğun sapıklığını yapmak hatta belki ona yalvarmak zorundasın. Çünkü sen de labirentte koşmak istiyorsun. Ve Minho izin verirse bunun büyük ihtimalle gerçekleşeceğini biliyorsun. Ah, bir de asla izin vermeyeceğini biliyorsun. Bu yüzden yaramaz bir kız olmak zorundasın.

Sessiz birkaç adım daha atarak ona iyice yakın bir ağacın arkasında saklanıyorsun. Kafanı az da olsa uzatarak tekrar Minho'nun ne yaptığına baktığında elinde koşarken giydiği ceketi giymeye hazırlandığını görüyorsun. İşte, beklediğin an tam olarak bu!

Kendini saklamaya zorlamaktan vazgeçiyorsun. Ağacın arkasından çıkmadan son kez derin nefesler alıyorsun ve avını gözüne kestirmiş bir şekilde ağacın arkasından Minho'ya doğru fırlıyorsun.

Aslında bunu yapmaktaki amacın onun elindeki ceketi almak ve geri vermek için onu tehdit etmek. Ama işler hiç düşündüğün gibi gitmiyor. Hızla ceketi tutup çekecekken Minho'nun kaslı kolları ceketi daha sıkı kavrıyor ve aranızda tuhaf bir çekişme başlıyor.

"Y/N, ne yapıyorsun? Bırak şunu! " Gözlerinde hem şaşkınlık hem de öfke parıltıları görüyorsun.

"Hayır!" diyorsun cevap olarak. Ve daha sıkı çekip sert bir şekilde nefes alıyorsun. "Asla. Bırakmayacağım. "

"Seni çıkıntı!" diye bağırıyor birden. Bakışları kısa süreliğine ikinizin de sıkı sıkı tutunduğu cekete kayıyor. Ardından dişlerini sıkarak sana bakmaya devam ediyor.

"Lülekafa!" diye yanıtlıyorsun onu. Ardından tüm ağırlığını geriye veriyorsun. Bu yaptığına kaşlarını çatarak tepki veriyor. Ama sonrasında beklemediğin bir harekette bulunuyor. Bir ayağını seninkilerden birinin arkasına koyup kendine geri çekerek yere yayılmana neden oluyor. Ama hesaba katmadığı bir şey var ki o da cekete tüm gücüyle tutunduğu için üstüne düşmesi oluyor.

Üstüne binen ağırlıkla yüzünü buruşturuyorsun ama bu parmaklarının hâlâ cekete sarmalandığı gerçeğini değiştirmiyor. Dikkatini üstündeki Minho'dan cekete çevirmeye çalışıyorsun. Bu arada Minho da birkaç küfür savuruyor. Ardından üstündeki ağırlık azalıyor ama tamamen kaybolmuyor.

"Çekil üstümden lülekafa." diyorsun. Ama istediğin tepkiyi alamıyorsun. Bunun bir iki nedeni de gözlerinin utanç duymamak için hâlâ kapalı olması ve sinirli ses tonunu az da olsa kaybetmen oluyor.

"Parmaklarını ceketimden çekersen neden olmasın? " diye fısıldıyor. Nefesi boynuna çarpıyor. Bunun kalbinde getirdiği patlamaya karşılık gözlerin şaşkınlıkla açılıyor.

Yutkunup gözlerini ondan uzak bir yere bakmaya zorluyorsun. "Koşucu olmama izin verirsen neden olmasın? "

Buna cevap vermiyor. Cevap vermenin yerine ceketi tutan parmakları seninkilere ulaşıyor. Parmaklarını bırakmaya zorluyor. Fakat taviz vermiyorsun.

"Ah, çaylak." diyor alayla. Ve kısık kahkahası gerginliği bölüyor. Tekrar yutkunurken sana daha fazla ağırlık verip diğer eliyle sonuna kadar dayanmana rağmen ceketi parmaklarından kurtarıyor.

Kahkahasından sonra derin bir nefes alıyor, işaret parmağını çenene sürtüp devam ediyor.

"Sen gerçekten yaramaz bir kızsın."

__

Açıkçası uyumadan önce yani tam yayınlamadan önce yazdım. Bilemiyorum, tam istediğim gibi olmadı ama umarım beğenmişsinizdir. Lütfen yorumlarınızı esirgemeyin ^-^

Bir de bölümün başlığının biraz tersi oldu ama siz çaktırmayın tamam mı sndksdk

Kayran'dan sevgiler ♥ (Bir de tam ben yayınladıktan sonra okuyan varsa iyi geceler, Minho'lu, Thomas'lı, Newt'li rüyalar dilerim...)