10. Bölüm

1.2K 81 6
                                    

Arkadaşlar öncelikle çok özür dilerim. Salı günü paylaşacaktım ama müsait olmadım kusura bakmayın.
...

Yağmur devam ediyordu. Öpücükten etkilenen Selin bir an ne yapacağını bilemez şaşkın şaşkın gülümseyerek Ali'ye bakar. Ali gülüyordur (Multide. 10. bölümde Emre'nin evindeki hayal öpücük. Ali'yi sakalsız düşünün.) Bir an şok geçiren Selin'in eli ayağına dolaşır. İlk öpücüğüdür bu. Tuhaf ama Ali'nin de ilk öptüğü kız Selin olmuştur...

Selin'in Ağzından:
Allahım noldu az önce beni öptü resmen öptü napıcam şimdi? Selin kendine gel heyecanlanma titreme sakın heyecanın belli olmasın! Yaa gülüşe bak ne güzel gülüyor. Acaba bana mı aşık oldu ne ara oldu ya daha tanışalı 2-3 gün oldu. Kesin oynatıyo varya kesin.. Acaba ne desem diye düşünürken Mavi konuşmaya başladı.

Ali: Ben sana çok aşığım Selin. İlk gördüğüm an etkilenmiştim senden. İçimdeki hoşlantı kuvvetlenip aşka dönüştü. Şuan ne yapacağımı bilmiyorum lütfen susma karşımda bişey söyle karşılık ver tokat felan at kendime geleyim :)

Ali hala sırıtıyordu karşımda. Gülüşüne dayanamıyacağım sanırım. Ona yaklaştım. Kalp atışlarımı kontrol edemiyorum. Nefesini hissettim. Yağmurun ıslatıp soğuttuğu yüzümü nefesi ısıtıyordu. "Bende sana aşığım belli olmuyor mu?" diyip küçük bi öpücük kondurdum.

Yazarın Ağzından:
O sırada Haluk'un gönderdiği şoför yoktu. Çünkü Ali'nin Selin'ni öptüğü anın videosunu çekip gitmişti..

Ali'nin Ağzından:
İşlem tamam oyun olduğunu söyleyip gururunu kırmalıyım. Hemen şu Tuğçe'nin yanına gidip videoyu alıyim. Okulda bir şekilde herkese göstereceğim. Ama babam asla görmemeli, haberi olmamalı. Ya ben niye bu kadar zekiyim :D
Suratımdaki gülümsemeyi silip "Kızım sen saf mısın? Buraya geldiğine az önce yaşadıklarımıza çok pişman olacaksın. Benim gerçekten senden hoşlanabileceğimi mi düşündün? Hadi ben kaçtım." diyip arabama gittim. Az ilerdeki Tuğçe'nin yanında durdum.
Ali: İşlem tamam mı?

Tuğçe: Sen beni ne sandın o kadar ezik miyim tabiki tamam kankaa :))

Flashback~
Tuğçe ve Melis kantindeyken Ali ve Kerem yanlarına gelir. İkiside planlarını bugün uygulayacaklardı. Ali ve Kerem Melislerin onları kırmayacağını biliyordu o yüzden ikisini tercih ettiler. Onları ikna edip sınıfa gittiler.
FlashbackSon~

Selin şoktan çıkmamıştı. Bir süre orda durdu. Gözünden bir damla yaş süzüldü. Yutkunamadı. Ali gitmeden önce ona cevap vermek istemişti fakat kelimeler boğazında düğümlenmiş, sesi çıkmamıştı. Biraz kendine gelince koşarak ordan uzaklaştı.
...
Kerem Zeynep'e aynı şeyi yapmayı düşünüyordu. Eve ulaşmalarına çok az kalmıştı. Kerem aklından nasıl yaklaşabilirim acaba diye düşündü. Eve ulaşmışlardı. Kerem arabayı durdurdu. Konuşmaya başladılar.

Kerem: Güzelim artık üzme kendini. Bak aranızı düzeltmenin yolunu bulucam ben tamam mı?

Zeynep: Tamam.
Derken bile sesi titriyordu. Hem yağmurun soğuğundan hemde ağlamaktan..

Kerem: Zeynep biliyorum şuan hiç sırası değil ama artık benim sana bişey söylemem lazım.

Zeynep: Söyle söyle sen benim dertlerimi dinledin bende seni dinlemeliyim.

Kerem: Benimki pek dert değil aslında. Yok yok artık gerçekten içimde gizleyemeyeceğim.

Diyerek Zeynep'e yaklaştı öptü onu. Kerem'in ilk öpücüğü değildi fakat Zeynep'in ilkti. Şok olmuştu Selin gibi. Onlar gülmüyorlardı ama mutlulardı. Tabi Kerem'inki yalandan...
Zeynep kendine gelip "Ya naptın Kerem?" dedi masum sesle. Kızmamıştı Kerem'e. Kızamıyordu...

Kerem(kısık ses tonuyla): Naptım biliyo musun?

Zeynep: Naptın?

Nefes mesafesindeydiler. AlSel'de olduğu gibi soğuyan yüzlerini nefesleri ısıtıyordu.

Kerem: Seni öptüm. Çünkü ben sana aşığım güzelim.
Diyip gülümsemeye başladı. Bir süre yakın mesafede bakıştılar. Kerem de Ali gibi gülümseyen suratını ciddileştirip "Siz ikiniz safsınız cidden safsınız."

Zeynep: İkimiz kimiz ne saflığı niye böyle diyosun?

Kerem: Aa acaba niye böyle diyorum? Kızım oynadım senle işte defol arabamdan şimdi.

Zeynep (Sinirle): Ne? Ne diyosun sen be! Öldürürüm seni naptığını zannediyorsun sen?
Diyip tokat atar. Kerem sinir olmuştur. Dişlerini sıkarak "Defol git!" der. Zeynepse "Adam değilsiniz siz insan bile değilsiniz. Bi daha sakın karşıma çıkma sakın!" der dolan gözleriyle ve arabadan iner. Kapıyı çok sert çarpmıştı. Kerem sinirlenmişti. Arkadan onları videoya kaydeden Melis bindi arabaya.

Melis: İşlem tamam.

Kerem: Tamam sağol hadi git sende.

Melis: Ya insan güzel teşekkür eder.

Kerem: Melis uzatma git!

Melis sesini çıkarmadan videoyu Kerem'in telefonuna atar ve arabadan iner.
...
Zeynep eve girdi. Annesinin yanına hiç uğramadı ve direk odasına geçti. Kerem'in planladığı gibi gururu kırılmıştı. Kerem'le hiç karşılaşmak istemiyordu. Yüzünü yastığa gömdü ağlamaya başladı.
...
Hava kararmış, Selin eve ulaşmıştı. Ağlıyordu ama sessiz. Islanmıştı. Anahtarıyla eve girdi. Demet akşam yemeğini hazırlamıştı. Hiçbişey demeden donuk donuk annesine baktı. Geri önüne dönüp merdivenlerden çıktı odasına girdi. Kapıyı kilitledi. Karanlıkta oturup sessizce ağlamaya devam etti.
Demet şaşırmıştı. "Selin kızım Selin!" diye seslenerek peşinden çıktı. Kapıyı bir süre tıklattı "Selin" diyerek. En son "Anne ben iyiyim yemek yemicem sadece biraz karnım ağrıyor." dedi Selin.

Demet: Tamam kızım ne zaman acıkırsan söyle tamam mı?

Selin: Tamam annecim sen takılma bana.

Demet hemen yan odadaki Zeynep'in yanına gitti. Zeynep'e baktı. O ağlamıyordu ama gözleri kızarmıştı, ağladığı belli oluyordu.

Demet: Kuzum noldu sana? Selin de aynı. Noldu size kıyamam ben size.

Zeynep: Yok bişey annecim iyiyim ben. Selin'e noldu ki?

Demet: Benden izin aldılar Ali'yle birlikte çok gecikmeyiz dediler ama Selin baya geç geldi. Geldiğinde ağlıyordu odasına çıktı. Kapısını zorladım kilitliydi. Biraz tıklattıktan sonra "Ben iyiyim karnım ağrıyor biraz" dedi. Bende anlamadım ne olduğunu ama kesin başka bişey oldu.

Zeynep Kerem'in dediklerini hatırladı. "Siz ikiniz safsınız gerçekten" cümlesi aklına geldi. Başından aşağı kaynar sular döküldü. Ali de Kerem'in kendisine yaptığı gibi Selin'i kandırmıştı.
...
Ali de eve çok geç gitmişti. Haluk karşıladı onu. Sinirli bakışlarından ürkmüştü
Ali: Ben odamdayım.
diyip arkasını dönüp gidiyordu ki

Haluk (sakin ama sinirli ses tonuyla): Neredeydin?

Ali: Seni ilgilendirmiyor!

Haluk (sesini yükselterek): Nasıl ilgilendirmiyor lan kimi öptün sen? Yeni komşumuz değil mi lan onlar! Ne yapmaya çalışıyorsun?!
Dedi ve kemerini çıkardı...

BÖLÜM SONU~

Nefret Aşkı (ZeyKer&AlSel)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin