{(Mevsim'Den)}
Canım sıkılmış mal mal abimleri izlerken hiç olmadık bir zamanda üstlerine düştüm. Hepsi korksada tiplerinin halini görmek bana keyif verdi. Mert abim 'hırsız' diye bağırıyor, Muhammed abim 'Suikastçı' diye bağırıyor , Efe abim 'kimsin lan sen ' diye bağırıyor , Emre abim ' nerde la bu' diye bağırıyor ve Mete abim ise ' boğuluyoooom' diye bağırıyordu.
Herkes bi an duraksayıp mete abime baktı. Üzerinde ağırlık var. Ve boğuluyorum diye bağırıyor. Mantıklı diye düşünürken yorganla dürüm oldum. Emre abi sırtına aldıgı gibi odaya çıkardı. Yorgan dolabına koyup kapıyı kilitledi. Hiç çaktırmadan yorgandan çıkıp geniş ve büyük havalandırmanın kapısını açtım. Mutfağı bulup olduğum yerdeki kapıyı açtım , oradan çıkıp kapıyı yine kapattım. İçeri girdiğimde hepsi gülüyordu. Arkalarından sessizce yaklaştım ve emre abinin telefonuyla mete abimi aradım.Mete= la emre niye ariosun.
Emre= telefon bende değilki.
Efe= Mevsim olabilir.
Emre = dolaba kilitledim wnjfhwhgf
Mert=la olum yinemi wkcjkshfks
Emre= iyi aç bakalım ne diyor.
Mete = Tamam skchihgf... Alo emre?- Abiiihhhh
Mete= mevsim ? Niye sessiz konuşuyorsun?
- dolahptah bhiri var. Yerde yatıyorhh kurtarın beniiiihhhhh!!!
Mete= Ne! Çabucak geliyoruz...
Emre= Ne olmuş la wkchakhf
Mete= Dolapta başka biri varmış! Koşun!Onlar koşarken bende gizlice peşlerinden gittim. Emre abim adımı her seslendiginde agliyormus gibi yapıyordum. Emre abim kapıyı açınca koştum ve onu içeriye ittim. Kapıyı kilitleyip arkama yaslandım.
Emre= LAGGGNNNN MEVSİİİİQQMMMM!!!!
İNTİKAM SOĞUK YENEN BİR YEMEKTİR BİLİYORSUN DEĞİLMİİİ!!!!-Biliyorum abicimmm...Ama ben aç değilim.
Mete abim tam kolumdan tutacakken fark ettim ve kaçtım. Huhahahhahahah yaşasın kötülük. Mutfaga girip tezgahın arkasındaki havalandırmayı açtım. Hızlıca kapatıp büyük olan dolabı buldum. Havalandirmanin deliğinden abimi kontrol ettim. Dolabın kapağının arasındaki ışığın yanında oturmuş sessizce söyleniyordu. Hemen kapağı açtım. Çıktım , kapağı yine kapattım. Yün yorganların tepesine çıkıp küçük yastıklardan birini fırlattım.Emre= O ne lan!.
Bir tane daha attım ve kafasına geldi.
Emre=...Kim var orda?!?!
Sesi titriyordu. Korkmuştu. Elime eski ve sesini değiştirdigim bebeğim geldi. Maalesef bebek 'Çaki burdaaaa saklanmalısın Huh Huh Huh huaaaaa' diyordu. Hemen bebeği çalıştırıp abimin yanına attım. Bebeği eline alıp dinlemeye başladı . bir küfür savurdu ve kapıyı dövmeye basladı.
Emre= LAAAQQQN BURDA ÇAKİ VAAAAARRR!!!!!!!!!
gülmemek için zor tutuyordum. Sesimi inceltip konuşmaya başladım.
-seğlağm dhostoooom!!
Emre= hast ananın.....
-Nağbeğr dhostoooom!!
Emre= HIĞAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAA!!!!!!
Ve kapıyı kırdı. Dışarı çıkınca koşmaya başladı ama yere kapaklandı.
Emre abim olayı anlatır anlatmaz Mete abim eline bir sopa alıp yorganları dürtmeye başladı. İneyim derken yorganlar Mete abimin üzerine dustu. Ben çaktırmadan havalandırmaya kaçtım. Ve mutfaga girdim. Muhammed abim elinde tavayla etrafa bakiniyordu. Tezgahın alt kısmında gezerken kafami carptim ve mutfağın ortasına yuvarlandim. Muhammed abim kahkaha attı. Bende attım. Birlikte yukarı çıktık. Emre abim hala kufur savuruyordu. Mete abim ise ayağa kalkmış sopayla dolabın içini yokluyordu. Mert ve efe abim olaya fıransız gibiydiler. İçeri girer girmez emre abim bana doğru koştu. Artık nasıl korktuysam birden kenara çekildim. Emre abi Muhammed abime tosladı.
Olayı anlayan efe ve mert abim pesime dustuler. Bende koşarak mete abimin yanına sığındim. Herkes bana bakınca isteksizce kahkaha attım. Ve yine sesimi incelttim.-Nağbeğr dhostoooom
Emre abim duyar duymaz büyük bir oh çekti. Sonra hepsi bana baktı. Ne oldu bakışları atarken ne olduğunu anladım ve durumu anlattım. Aaaaaa ben havalandırmayı söyler mıyım? Asla!... Orası benim gizli yerim.
Ses sistemi qibi değişik zirvaliklar uydurdum. Mert abim kapağı takarken bizde aşağı indik.
Bir kaç saat sonra o kadar çok canım sıkılmıştıki artık kendimi tutamayıp koltuktan kaydim. Mert abimin sesi ile irkildim.
Mert= Mevsim! Hava çok güzel neden dışarı cikmiyosun?
-... Cıkammı? İzin varmı?
Mert= hadi git git. Ben diqerlerine söylerim.
-oki doki
Odama çıkıp her zamanki gibi şapkami taktım. Kimsenin beni gormesini istemiyordum. Kaykay ïmı alıp dışarı çıktım. Uuuuuu bu kaykay la neredeyse prof olmuşumdur. Emre abim saolsun bana kaymayı öğretti.
Sokagin başına doğru ilerlerken aniden biri önüme çıktı. Fark ettim fakat o çocuk için çok geçti. Sırf çocuğa carpmayayim diye kendimi yere attım. Kaykay hızla çocuğun bacağına çarptı. Çocuk kafasını yavas yavaş kaldırdı. Siyah ve şişik gözleri vardı. Mosmor böle yani mossssmor anlatamam!... Ayağa kalkıp çocuğun yanına kostum. Biraz tuhaf bakıyordu.kızmış gibi birşey. Kaykayimi elime alıp özür diledim. Ama cevap vermedi . hala gözlerimin içine içine bakıyordu.yine yavaş yavaş elini kaldırdı. İşaret parmağını gözümün altına bastırdı.
&= Sabahlarken ne yapiyorsun?...
- o-o-oyun oynuyorum?
Garipsemedim sadece korkmuştum. Aniden sorması farklı bir kişiliği var demektir.
&= Ne oynuyorsun?
- Lol ve benzeri oyunlar?...
Önce gözlerini pörtletti. Sonra yüzüne ufak bir çarpık gulus bıraktı. Bana baktı ve konuşmaya devam etti.
&= Bende...
şasirmamistim. Bu çocuğu hatırlamiyordum.
Yenimiydi acaba?- Yenimisin?
&= evet...köşeye taşındık. Annemde zorla beni dışarı attı.
- Bende şu küçük şirin evde oturuyorum. Mahalleye hoşgeldin.
&= hoşbuldum.
Bana bakmadan ilerlemeye devam etti. Moruk. Morpos. Morcuk.Bende devam ettim tabii. Sokaklarda bi sağa bir sola ilerlerken minik bi okadarda şirin bir kedi gördüm. Tam kucakliyayim derken kaçtı. Yarım saat onu kovaladim. Sonra ondan sıkılıp yavaşlamaya başladım. Ter içinde kalmıştım. Havada kararmaya yakın bir biçimdeydi. Eve gitmeyi planliyordum. Yolda giderken meyve suyu aldım . içe içe giderken gürültüler patirtilar duydum. Marketin sokağının kosesinden geliyordu. Yaklaştıkça daha çok geliyordu. Köşeyi dönünce yine o çocuğu gördüm. Boş boş kilitli demire vuruyordu.
-Orası kapalı?
&= Banane!
Çok kabaymis. Halbuki asosyal falan sanmıştım. Birden demirlerin üzerinden atladı. Madem atlayabiliyon neden ses cikartiosunki?
Mantığa gel op.Eve girer girmez mete abim koşarak yanıma geldi.
Mete= Eeeee mahallenin havalı kızı naber?
Efe= Huh huuuuu havalı kızzzzz!!!!
Mert= Selam Bebek!
Emre= kuul görl konnichiwaaaqqqq
Muhammed= Hoşgeldin mevsim.
-hosbuldum abim.Ne bu havalı kız şeysi?
Mete abimin dediğine gore bu evden çıktığımı gören olmuş. Mahallenin fotoşoklu erkekleri ve kendini qüzel sanan baqyanlar . Mahallede ben dönüyomuşum. Mahalle benden bahsediyor. Ya kimliqimi bulurlarsa?
ben düşüncelere dalarken biri cama yapıştı.
-KUUULL GÖRRLLL!!!!Aayyh öldüm öldüm aayh jsjhvjshjfg
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şizofren Manyak #Wattys2017
RandomYazar=KitapYazanRessam Kapak Tasarım= @orkunuch ========================================= Kim Bilebilirdi ki İki Canın Önce Ailesini Kaybedeceğini Sonrada Kendilerini...