{(Mevsim'den)}
Mutlu mutlu ve hızla merdivenlerden indim. Bu gün nedense içimde bir kıpırtı vardı. Galiba tatil diye. Uçarcasına koltuğa uzandim. Ev sessizdi. Benim gürültümden önceee. Tepemdeki bana bakan bir çift göze mutlu mutlu baktım. Ardından sırt ustu yatıp ellerimi kafamın altına koydum. Ayaklarım ust usteydi. Rahatlamiscasina derin bir nefes alıp gözlerimi kapadım.
Mete= Mevsim?
-efendim?
Mete= hayırdır ? Bi mutlusun falan.
-Tatil başıma vurdu be abim.
Mete= tam tersi benim canım sıkılıyor.
-FIFA atakmı.
Mete= olur.
Oyunu kurup güzelce hazirlandik. Profosyönelce oynuyordum. Abim 3 gol ben 6 gol atmistim. Karşı takım ise sürekli küfür ediyordu. Bi ara konuşmak istedim sonra Vazgeçtim. Şimdi kavga ederiz falan. Abimde ses cikarmiyordu zaten. Mert abim muhammed abim ve efe abim her zamanki gibi işteydi. Diğer abim uyuyordu. Mete abim ise yanımdaydı. Bir sure daha oynadıktan sonra telefonum un bildirim sesi tüm evi kaplamıştı. Abim bana kim o bakışları atıyordu. Telefonumu elime aldım. Mesaj gelmişti. Sınıf arkadaşım Ceyda dan.
Mete= kim o?
-Ceyda...
Mete= Ne istiyor.
-Mevsim , Matematik ve Görsel sanatlar projeni yapmadiysan bana gelebilirmisin?. Birlikte yaparız hem vakit geçirmiş oluruz yazmış ve göz kirpmis.
Mete= nerde bunun evi?
-...
Mete= mevsim?
-...
Mete= Ne yazdïn Ona?.
Mete abim ben mesajı attıktan sonra telefonu elimden cekistirdi ve aldı. Mesajı okuduktan sonra yüzünde anlamsız bir gülüş ifadesi belirdi.
Mete= konu ne abim? Malzemeleri getir yapalım.
Kıza alt üstü "Benim Abilerim Var Hem Mete Abim Yanımda , Ondan Yardım İsteyecegim." yazmıştım. Tabiiki yardım istemeyecektim. Kolay birseydi. Ama abim sevindiyse böyle devam etmeliydim.
Odama çıkıp görsel sanatlar projesi için aldığım malzemeleri aşağı indirdim. Abimde masayı hazırlamış yanında oturmuş telefonumla oynuyordu. Geldigimi görünce telefonumu bırakıp bana odaklandı. Saat 09:30 du . Bir çiftlik yapacaktim. Abim kartonlari keserken bende uhuyla birleştirmeye çalışıyordum. Abim kesme işini bitirdikten sonra bana yardım etmeye başladı. 3 katlı ahır yapacaktik. Önce zemini hazırladık. Sarı iplerle saman yapmaya çalışırken abimde duvarları yapistiriyordu.ben samanlari bitirmiş , makas ararken gözüm abimin tuttuğu şeye gitti. Ayağa kalkıp ne olduğuna baktım. Abim 3 katlı ahırı yapmış , uzun tahta gorunumlu merdiven kurmuş , camları ayarlamış şimdi ise hayvanları yapıyordu. Agzım bir metre açık kalmıştı.
Mete= azını kapat sinek kacicak.
Samanları abime uzattim abimde ahırın içine dizmeye başlamıştı. Mete abim mutlu görünüyordu. Karşısına oturup onun kâğıttan yaptığı hayvanlardan yapmaya çalıştım. Abim 4 at yapıyor ben ise hala 1 at la uğraşıyordum. Bir sure sonra 10 at ım 10 inegim 10 öküzüm 10 kuğum 10 ördeğim 10 horozum 10 tavuğum ve 9 tanede kuzum vardı. Aslında kuzularda 10 taneydi ama mete abim yanlışlıkla bir kuzunun üzerine oturdu.
Hayvanlar bittikten sonra çimenli ağaçlı bir ortam yapmaya ve ahırı ortasına koymaya karar verdik. Büyükçe bir mukavvayi yeşile boyadım. Mete abim o sırada 3-4 tane yeşil el işi kâğıtlarından çimen ve çalılık yapmıştı. Ardından 5- 6 tanede ağaç yaptık. Hepsini duzmeden önce ahirımizi ortaya yapistirdik. Çit yaptık. Çimenleri ve ağaçları yerleştirdik. Hayvanlarida yapistirdiktan sonra etrafa bir kaç çalılık yerleştirdik. Ahırın çatısını kırmızıya duvarlarını kahverengiye boyamistim. Abimde eskitme yaptı sonradan. O kadar yorulmustumki saçlarım da esyalarim gibi dağılmıştı. Toparlayamadim bi ara.Neyse ahirima dönelim ; Kapısı ve camlarının çerçeveleri beyazdi. Çitlerin bir ucundan ahırin kapısına doğru topraklı yol yaptık. Sonra çitlere doğru olan yolun başına ayrı bir kapı yaptık. Tabelasında ise "TeoSim Çiftliği" yazıyordu. İcim yine buruklaşmıştır. İşler bitince gereksiz malzemeleri toplayıp odama goturdum. Hepsini aynı yerlerine geri koyup mete abimin yanına döndüm. Digerleride gelmişti. Onlara kocaman sarılıp koltuğa yayildim.Mete abim bi an gozumun içine baktı.
-ne?
Mete= Ma-te-ma-tik?
-yaaaaaaaaa
Mete= yardım ederiz merak etme.
Matematik projesi için sectigim sorulari alıp yine karton ve yapistiricilarla salona döndüm. Mete abim yine masayı ayarlamisti. Bu sefer 5 kisiydik. Mert abim renkli kartonlari küçük defter haline getirecekti. Muhammed abim soruları beyaz A/4 kağıdına geçirecekti. Efe abim mete abimle beraber bana yardım edecek ve soruların cevaplarını bulacaktık. Sadece... Ben... sadece üslü ve köklü sayıların çarpımını biliyordum... Diğerleri bana zor gelecek derken mete abim elime uslu sayı ve kare köklü sorularla dolu 5 problem sayfası uzattı. Adam beni iyi tanıyor. Mete abim diğer kâğıtları efe abimle kirisip hep beraber çözmeye başladık.
2 saat boyunca uğraş verdiğim çaba son bulmuştu. Mete abim kagitlarimi kontrol ederken bende mert abimin yaptığı deftere bakiyordum gelip gittikçe hep tesekkur ediyordum çünkü acaip şekilde sağlam ve güzel olmuştu. Ardından Muhammed abimin yazısına baktım.
-Aahhh bana bi şeyler oluyo.
Deyip kendimi koltuğa atacaktimki mert abim tuttu.
Mert= Mevsim! İyimisin?
-Muhammed abimin yazısı...
Mert= ne?
-Neden güzeeeelll??!?!?
Mert=hof Mevsim bende bisey oldu sandım.
-dur bida bakiyim... Ağağğağhghğaaa
Yine kendimi mert abime bıraktım. Kocaman sarılma faslı bittikten sonra Muhammed abimede tesekkur yağdırdım. Siz deyin ay parçası ben diyim gök taşı.
3-4 saatlik uğraştan sonra matematikte bitmişti. Bende Mete Abime Ceydadan bahsediyordum. "Yanlış anlaşılan bi kız" diye başladığım konuşmayı mete abim "kendine dikkat et "le bitirmişti.
Yine eşyaları toparlayıp yerlerine yerleştirdim. Abimgilin yanına dönüp koltuğa daha fazla yayildim. İki büklüm oturuyordum.
Ve tabii tesekkur yagmuruuu!!!!
" Boşunamı Diyorum ? Benim Abilerim Var diye? "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şizofren Manyak #Wattys2017
AcakYazar=KitapYazanRessam Kapak Tasarım= @orkunuch ========================================= Kim Bilebilirdi ki İki Canın Önce Ailesini Kaybedeceğini Sonrada Kendilerini...