İmam kızı.

1.1K 22 7
                                    

1.Bölüm.

Bileğimdeki kelepçeyle tanımadığım bir adamla yan yana oturuyordum kelepçenin biri benim bileğimde diğeri onun bileğindeydi. Benden kesinlikle nefret ettiğini hissediyordum yüzüne kaçamak bakışlar attım kaşları çatık koyu mavi gözleri karşımızdaki duvara bakıyordu. Onu süzüyormuş gibi gözükmeyeyim diye hemen dizlerimin üstünde duran elime baktım.

Bu arada ben size kendimi tanıtmadım adım Çağla Turan babam imam bende din öğretmeniyim. Allah'a şükür müslümanım şimdi siz diyeceksiz sen nasıl din öğretmenisin, nasıl imam kızısın da meyhanede bileğinde kelepçeyle ne işin var diye hep bu yanında oturduğum hırsız ve üstüne ateist olan adam yüzünden oldu.

Ellerim dizimin üstünde durduğundan onun eli de sandalyelerin arasındaki boşluktaydı bundan rahatsız olmuş olacağından ya da bana inadına ellerini dizine koydu benim kolum onun kolu kadar uzun olmadığı için elim dizine değdi kolumu kendi tarafıma çekmeye çalışmalarım sadece bileğimi acıttı koyu mavi gözlerine tiksintiyle baktım.

2 SAAT ÖNCE

"Hocam tuvalete gidebilir miyim?" sesin sahibine döndüm ve kaşlarımı çatarak "Yavrum kaç kere söyleyeceğim tuvalet değil abdesthane!" diye bağırdım sinirle.

"Tamam hocam her neyse gidebilir miyim altıma işeyeceğim, lütfen." diye yalvardı.

"Allah'ın verdiği bir organ düzgün kullanın bu yüzden izin veriyorum git haydi." dememle koşarak sınıftan çıktı.

Sınıfa bir göz gezdirdim yarısı uyumuş yarısı da uyumak üzereydi konu peygamberimiz hayatıydı hiç insan uyur mu?

"Ben burada peygamberimizin hayatını anlatıyorum siz uyuyorsunuz kaldırın kafaları!" diye bağırmamın ardından zilin çalmasıyla dudağımı büzdüm.

Uyuyan öğrenciler kıyamet sanki oluyormuş gibi kafasını kaldırıp koşarak sınıftan çıktılar oflayarak masanın üstündeki eşyalarımı toplayacakken koridordan "Oha kız kavgası!" diye bağırışmalar duydum eşyalarımı masada bırakarak koridora doğru hızlı adımlarla ilerledim topluluğun arasından geçtim gördüğüm görüntüyle şok yaşadım "Yavrum napıyorsun kıza bıraksana saçını!" diye bağırdım.

Zeynel beni görünce hemen kızın saçını bıraktı "Sana kaç kere söyleyeceğim okulda kimseyle kavga etmeyeceksin diye!"

"Hoca-" diye başladı ama artık hep aynı şeyleri söyleyeceğini bildiğimden "Artık yeter yarın velinle birlikte okula gel." dedim sinirle.

Yüzünü yeri eğip geri tekrar gözlerime baktı "Hocam annemi babamı kaybettim." demesiyle içim burkuldu ama yüzüme yansıtmayarak "Yavrum veli illa ki anne babamı yakın birileri yok mu?" diye sordum.

"İki tane abim var." demesiyle "Birisi gelsin o zaman bir daha kimseyi dövmek yok. Zeynel anlaştık mı?"

Oflayıp "Bakarız hoca." dedi. Ağzındaki sakızı karşımda patlattı saçlarını tuttuğu kıza bakıp çarpık bir şekilde güldü bu gülüş seninle işim bitmedi demekti. Bu kız uslanmayacaktı okulumuzun belalı kız öğrencilerindendi Zeynel ne zaman görsem yemekhanenin terasında sigara içiyordu gizli gizli ya da bir kızı dövüyordu sürekli Allah'a havale ediyordum ama bir yere kadardı.

Topluluğu dağıtıp sınıflarına soktum dersim bitmişti ve yorgunluktan ölüyordum bir an önce eve gitsem iyi olacaktı geri sınıfa dönüp masanın üzerinde bıraktığım kitaplarımı aldım ve öğretmenler odasına giderek kitaplarımı dolabıma tıktım.

İMAM KIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin