NİSAN SOKAĞI

Bölüm 12

*SEZON FİNALİNE SON 1 BOLUM*                                   

*Gülay, göz yaşları ve karmakarışık düşünceler içerisinde yolda ilerlerken, Necla'nın evinden, yaka paça def ettiği hırsız bir anda yola fırladı... Bunun üzerine, fren yerine gaza basınca, olanlar oldu... Kar maskeli adamı çiğneyerek ezdi. Bununla da kalsa iyi. Kontrolünü kaybetti ve tamiratı yeni yapılmış olan evimin salonuna kadar girdi. Neyse ki kalp krizinden ölmüştüm. O arabanın altında kalmak, en son isteyeceğim şey olurdu.

Kazanın sesini duyan bütün Nisan sokağı sakinleri, üzerlerinde gecelikleri ve pijamalarıyla sokağa akın ettiler.

Handan ve Cemre yan yana hızlı adımlarla ilerlerlerken, ikisinin de gözleri yuvalarından çıkar gibi oldu.

Aslı ''Bu da ne böyle!'' Canan korku dolu gözlerle eşine döndü ve ''Hayatım... ambulans çağır.'' Hakan eve doğru koşarken, Aslı ve Canan da meraklı ve endişeli gözlerle kazanın olduğu yere doğru ilerliyorlardı.

Necla elindeki bastonu çimlerin üzerine bıraktı ve insanların telaşını korku dolu gözlerle izlerken, o sırada eşi Ahmet dışarıya çıktı ve ''Neler oluyor? ''

Jale ve Zafer de aynı telaşla dışarıya çıktılar.

''Aman Allah'ım Zafer.''

''Ne olmuş orada öyle?''

Hızlı adımlarla kalabalığın yoğunlaştığı yere doğru ilerlemeye başladılar.

Halide, herkes gibi merakla dışarıya çıktı. Manzarayı görünce, dona kaldı ve kazanın olduğu yere doğru ilerlemeye başladı. Yerde öylece yatan adamı görünce duraksadı. Adamın etrafında insan yoktu. Herkes, arabanın olduğu yerde yoğunlaşmıştı. Birden Jale'nin çığlıkları bütün sokağı inletti. Halide ise yerde yatan adamın eşi Ali olduğunu görünce, çığlıklar içinde eğildi ve eşinin başında ağlamaya başladı.

''Ali! Ali! Ayağa kalk!''

Ambulans ve polis arabaları siren sesleriyle birlikte sokağa girdiler.

Sağlık ekipleri kazanın olduğu yere doğru koşmaya başladı. O sırada Halide ayağa kalkarak ''Yardım edin. Eşim...'' Bunun üzerine diğer sağlık ekipleri Halide'nin eşine müdahale etmek için koşarken, Necla atıldı ve ''Evlere giren hırsız bu kadının kocası! Her şey onların yüzünden oldu.'' Herkes hayretler içinde Halide'ye bakarken, Jale Halide'nin üzerine doğru öfkeyle ilerlemeye başladı. Eşi Zafer ve mahalle sakinleri Jale'yi tutmaya çalışıyorlardı.

''Sizin yüzünüzden! Bırakın beni!''

Sağlık ekipleri Jale'ye zorda olsa sakinleştirici yaptılar. O sırada Gülay sedye ile diğer ambulansa bindirildi. Jale sakinleştiricinin etkisi ile eşi Zafer'e sarılarak, olduğu yerde kendini öylece bıraktı.

Ali'ye müdahale eden sağlık ekipleri, olumsuz bir yüz ifadesiyle ''Çok üzgünüz. Ama maalesef...'' Halide başından aşağıya kaynar sular dökülür gibi hissetti ve çığlıklar içinde ağlamaya başladı. Ali ise geceyi, siyah bir ceset torbasında noktaladı.*

Jale ve Zafer hastane koridorlarında bekliyorlardı. Zafer ileri geri yürürken, Jale de duvara yapışık mavi plastik ve son derece rahatsız edici olan hastane koltuklarında bitkin bir şekilde oturuyordu.

''Aklım almıyor Jale. Gülay'ın o saatte dışarıda ne işi vardı.''

Jale ağlamaklı bir ses tonuyla ''Bilmiyorum.''