Sabah kalktığımızda Sibel ve Şeyma kahvaltı masasını donatmıştı.
"Oo kızlar hayırdır?" dedi Burcu.
"Sofranın yüzde yetmişi bize ait başatan söyleyeyim!" dedi Sibel.
"Ama bu hamile olduğumuzdan dolayı değil." diye ekledi Şeyma.
"Nedenmiş o zaman?" dedi Burcu.
"Bize fake atıp odada uyuduğunuz için! Koltukta belim tutulmuş hissetmiyorum vallahi değil mi Sibel?"
"Aynen Şeyma."
"Gece siz mışıl mışıl uyurken Burcu'yu uyku tutmamış bizde azcık konuştuk sonra orada uyuyalım dedik ne var bunda?" dedim oturarak.
"Yok canım sadece kızarmış ekmeklerden bir adet yeme hakkınız var o kadar.." dedi Sibel.
"Hadi ordan ne kadar istersem yerim! Verin de tereyağı süreyim." dedi Burcu umursamaz tavırla.
"Bence çokella süreceğim ellerinize sağlık nefis." dedim hafif yağ çekerek.
Cem yanımıza gelip
"Kızlar tayfası toplanmış ben dışarıda ederim." dedi.
"Ablacığım olmaz otur bizimle et bak herşey var.." dedim ve oturttum onu.
"Ablam bu kadar güzel kahvaltı sofrası hazırlayamaz kim hazırladı bunu?" dedi Cem.
Şeyma kahkaha atarak
"İlahi Cem! Sibel ile ben tabiki..." dedi.
"Kim hazırlayamaz? Yaptığımda üç tabak yiyorsun ama Cem! Hem bizde Burcu ile bir pasta yaparız tarifini bulun gelin kolaysa.." dedim arkama yaslanarak.
"Şu pastadan yapında yiyelim o zaman en kısa zamanda." dedi Sibel.
"Tabiki yaparız,en kısa zamanda!" dedi Burcu.
Kahvaltıdan sonra Şeyma düğün için provaya gitti Sibel de onu bırakıp kafeye geçecekti.
Bizde Burcu ile Burculara gittik ve Burcu'nun yetiştirmesi gereken bir kaç çizime yardım ettim. Mimar Hanım işi çok!
"Ay valla Öykü sağol! İki yetenekli arkadaş hallettik sadece iki çizim kaldı..." dedi sevinçle.
"Rica ederim canım bugün ben sana yarın sen bana!" dedim
imalı imalı."Sen bir başla Şirket Müdürü'nün besti olarak geleceğim bol bol." dedi Burcu gülerek.
"Beklerim tabii. Al bu da tamamdır nasıl?" diyerek kağıdı uzattım.
"Süper be süper! Bu işi alırsam yemeğe gideriz hadi yine iyisin!"
"Tamam ama köfteciye gideriz ona göre en sevdiğim yemek!" dedim.
"Hay hay..."
"Kurabiyelerimiz hazır mı acaba dur bir sorayım.." dedi Burcu ve aşağıya indi.
Sonra telefonum çaldı.
"Efendim?"
"Naber Öykü?"
"Aa Emre sen miydin niye ismin çıkmadı?"
"Bilmem kayıtlı değil miyim?"
"Hayır kayıtlısın da bilmem ki neyse hayırdır?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Kalp
RomanceBaba şirketinde çalıştırılmaktan yılmış bir Öykü Acar ve hayatına renk katan hayallerine kavuşmasını sağlayan adam Ayaz Dinçer.. Kiraz Mevsimi ile birebir aynı değildir!