Sabah uyandığımda hizmetli çoktan kahvaltıyı hazırlamış,krepleri tabaklarımıza yerleştiriyordu.
"Günaydın Öykü Hanım."
"Günaydın.."
"Krepleri koyuyorum,Ayaz Bey uyandı mı?"
"Evet birazdan gelir."
Ayaz gerine gerine mutfağa geldi.
"Günaydın canım."
"Günaydın."
"Mis gibi kokular var.. Ne yiyoruz?" diyerek yanıma geldi Cem.
"Sanada günaydın Cem!" dedim dik dik bakarak.
"Pardon ya,günaydın!"
"Krep var koçum,afiyet olsun!" dedi Ayaz.
Kahvaltı ettikten sonra rahat iş kıyafetlerimden olan kırmızı tulumumu giydim. Siyah ince küpelerimi taktım. Ve makyajımı yaptım.
"Canım hazırsan çıkalım,hastahaneye uğrarız ilk." diyerek içeriye girdi Ayaz.
"Çok iyi olur. Halil Abi'ye mesaj atayım gelmesin."
Ayaz ile yola çıktığımızda yoldaki çiçekçi kadından iki adet Sümbül aldık.
Hastahaneye gelince Bülent Abi elinde kahveyle Burcu'nun odasına giriyordu.
"Günaydın çocuklar,buyurun geçin." dedi bize.
"Günaydın.."
Burcu ayağa dikelmiş telefonla oynuyordu.
"Ay hoşgeldiniz." dedi hafif kısık sesle.
"Hoşbulduk canım nasılsın geçmiş olsun." dedim hemen.
"İyiyim çok şükür. Gerçekten sağolun dün geceden beri yanımdaymışsınız." dedi Ayaz ile ikimize bakarak.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Kalp
RomanceBaba şirketinde çalıştırılmaktan yılmış bir Öykü Acar ve hayatına renk katan hayallerine kavuşmasını sağlayan adam Ayaz Dinçer.. Kiraz Mevsimi ile birebir aynı değildir!