Yazmak ruhu besleyen bir devinimdir. Ben bu devinimin içerisinde sıkışıp kalmış kapkara, durağan bir noktayım.
Kendi ruhumun satırların içinde kaybolmasını bekliyorum sadece.Aslında önemsiz gibi gözüken o kelime aralarında ki boşlukta, anlamı sağlayan bir köprü görevi yürüyorum.
Zihnimin duvarlarında sıkışıp kaldım ben. Düşündükçe o duvarlara koyulan her tuğla bir kelimedir benim için. Sonsuzluğa doğru giden ve dibi görünmeyen bir kuyu yapıyorum kendime.
Sadece durağan bir şekilde bekliyorum.
Ben karanlığın ve aydınlığın yüzyıllarca süren savaşının arasında sıkışmış kalmışım. Bir yanım aydınlıkken bir yanım karanlık.
Cehennem ile cennet arasındayım.
Kutup ile sıcak bir çöl arasındayım.
Ben satırların oluştuğu ama tam o anda silikleştiği yerdeyim.
"Neredeyim?" diye soramıyorum kendime.
"Nerede değilim?" diyebiliyorum. Netliğin olduğu hiçbir yerde değilim.
Arada sıkışıp kalmış can çekişen bir ruhum ben, bulanık bir noktada gidip geliyorum.
Ait olduğum yer belli değil lakin NE OLDUĞUMU biliyorum.Ben siyahım. Ben siyahın en koyuya bürünüp sonsuzlaştığı o noktayım. Hayır, siyahı sevmek değil bu. Herkes siyahı sevebilir ama herkes siyah olamaz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pas Kokulu Yazılar.
RastgeleYazarı yazan yapan kelimelerdir, kelimelere yüklediği anlamlardır. İnsanların çoğu yazarların alıntılarını kullanarak bu platformda bir hikaye oluşturuyorlar. Ben ise yazarın kendi hakkında ki kelimelerini buraya aktarmak istiyorum.