Bölüm 18

769 51 21
                                    

@znurBal4

Merhabaaa :)

Evet, yeni bir bölüm ile ben geldim. Nasılsınız bakalım.

6 yaşında ki kızım alerji oldu ve her yeri kızardı günlerdir hastahaneye gidip geliyoruz. Bu yüzden bölümü anca atabildim. kusura bakmayın. Çok fazla konuşup sizi sıkmayacağım. sadece sizden oy ve yorum istiyorum. Bol bol...

Sizin yorumlarınıza ihtiyacım var.

Seviliyorsunuz =)

Keyifli okumalar...

♡♡♡♡♡

Bilir misiniz?
İnsanin yanında büyük sözler söyleyenler değil...
Yürekten sevenler kalır hep...

Rahatlamanın verdiği huzur Mert'i esir almıştı. Zevkin doruklarına çıkmış, şiddetli bir sarsıntı ile boşalmış, rahatlamıştı. Her ne kadar arzuladığı kişi ile bunu yaşamamış olsa da karşısında ki bayan her zamanki gibi tüm arzuları ile ona istediğinden fazlasını bile vermişti.

Evet, Mert huzur bulmuştu... Bedeni inanılmaz rahatlamış, tüm kasları uyuşmuştu. Ama zihni bu rahat, huzur dolu zamanı masmavi gözleri olan melek görünümlü şeytanı istiyordu. Onun o sapsarı saçları yastığında dağılsın, ateşi etrafı küle çevirsin, adı dudaklarına mühür olsun istiyordu. Uyuşmuş bedeni bunları düşünürken kaskatı kesildi.

Etrafında ki eşyalara gelişi güzel bakındığında bütün kıyafetlerin ortalığa saçıldığını gördü. Kolları arasında soluklanan kadını hiç de nazik olmayacak şekilde ittirip hızlıca yataktan kalkarak yerdeki baksırını alıp güçlü kaslarla çevrili bacaklarından geçirip giydi. Hemen ardından gömleğini ve pantolonunu giyip yatağın hemen yanında ki komidinin üzerinde duran saatine uzandı. Saati eline aldığı an tekrar o güçlü hırsına esir kaldı, Mert. O saat ona miras kalmıştı...

Kalın kaslarla çevrili kollarına değen narin, ince eller ile başını yatakta duran göğüslerini ve kalçasını örten kumral kadına cevirdi. Gözlerini esir alan öfke dipsiz kuyuları andırırken, kendisini hala daha bulutların üzerinde hisseden genç kadın arzuyla koyulmuş ela gözlerini genç adamın vücudunda dolandırmaktan gram utanç duymamıştı. Kasıklarında ki hazzın verdiği yoğun sızlama ve göğüslerindeki ısırıkların sızısı daha geçmemişken, kendisini yeni bir ateşin içerisinde bulan genç kadın hiç istemese de onun bakışlarında ki sertlikten ürküp usulca ellerini geri çekmek zorunda kaldı.

Yavaş hareketler ile çarşaftan sıyrılıp bütün çıplaklığına aldırmadan genç adamın karşısına geçti. Hemen gitsin istemiyordu ama biliyordu işte... Gidecekti... Onu burada, yanı başında tutmak için ise tek yapabileceği şeyi yaparak gitmesine engel olmaya çalıştı.

Narin ellerini gömleğin üzerinden güçlü göğüs kaslarına değdirdi. Genç kız nefessiz kalıyordu... Arzu ile doğmuş kadın yanı her hücresine dokunarak gitmesini engellemek istiyor, küçük masum yanı ise korkusunu belli ediyordu. Evet, ondan çok korkuyordu ama aşkı bunun önüne geçiyor, hiç yapmayacağı şeyleri yapmasına sebep oluyordu. Ne olursa olsun seviyordu kadın...

Usulca okşamaya başlamış titrek elleri, tekrar o güçlü şehvetini genç adama göstermeye başlamıştı. Dudaklarını usulca önce göğsüne oradan da yavaşça, işkence eder gibi boynuna kaydırdı. Ellerini yakışıklı adamın gömleğinin düğmelerine ulaşmış, hızlıca açmaya uğraşıyor ama karşısında ki adamdan tek bir dokunuş bile alamıyordu. Oysa genç adam bu dokunuşlardan hiç memnun olmuyor, o dokundukça sinir kat sayısı artıyordu.

Kalbim Sana Emanet#Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin