17. Bölüm: Yılbaşı

32 0 0
                                    

Açıklama sonda. İyi okumalar ♥

~Serenay Doğan ~

...Efe'nin sesi duyuldu. Kafamı sesin geldiği yöne çevirdim ve gözlerim, aşık olduğum o ela gözleri buldu. Efe bizi o halde gördüğünde uçarcasına yanımıza geldi. Ben daha ne olduğunu anlamadan Berk'in yüzüne sağlam bir yumruk çaktı. Berk geriye doğru sendelerken Efe tekrardan onu kendine çekti ve erkekliğine sağlam bir diz geçirdi. Ben ağzım açık onları izlerken sınıf kapısı açıldı ve öğretmen ilk başta ne yapacağını bilemedi.  Daha sonra Efe'yi ayırmak için hızla yanlarına koştu. Efe deliler gibi vurmaya devam ettiği sırada kendimi tutamadım ve bağırdım.

"BIRAK ONU EFE!"

***********

Hararetli bir kavga ardından kendimizi müdürün odasında bulmuştuk. Ayaklarıma bakıyorken adımı duymamla başımı kaldırdım. Müdürle göz göze geldik. Sanırım bir ton laf etti ama dinlemedim. Zaten neyi dinliyordum ki?

******** YILBAŞI GÜNÜ****

Sınıfta sıkılmış bir şekilde oturmuş, camdan dışarıya bakıyordum. Kar taneleri ne kadar da güzeldi. Temiz ve güzel. Baktıkça bakasım geliyor şu her birini bir meleğim indirdiği doğa olayına. Huzur veriyordu bana. Sebepsizce mutlu oluyordum. Ben dışarıyı izlerken zil çaldı. Öğle arasına girmiştik. Efe koşarak sınıfın kapısından girdi. Sonra nefes nefese kalarak " Haydi dışarı çıkalım güzelim. " dedi. Fena fikir değildi aslında. Efe'yle kartopu savaşı yaparak ona sinirimi alabilirdim. Başımı salladım, montumu üstüme geçirdim ve çıktık. Daha çıkar çıkmaz merdivenlerde ayağım kaydı. Dengemi kaybediyordum ki Efe yardım etti. Sağolsun böyle işlere yarıyor. (Burda yazarın kafası güzel :D)

Merdivenlerden indiğimizde aslında çimlik, ama suan kardan bembeyaz olmuş alanı gösterdim. "Şurada oynayalım. "
Bugün ne istesem yapacak gibiydi.
"Hay hay prenses" dedi ve o yöne yürümeye başladı. Doğrusu Berk meselesi yüzünden ona biraz kızgındım. Bu yüzden yakın davranmıyordum. Biz ilerken aniden yere eğildi ve bir avuç kar aldı. Daha sıkıştırmadan "Serenay" dedi. Onu izlediğimi fark edince elindeki karı yüzüme üfledi. Kar taneleri usulca yüzüme ve saçlarıma kondu. Başka bir kız olsa ne tepki vereceğini bilemez, mutlu olurdu büyük ihtimalle. Tahmin edin ben ne yaptım? Çığlık attım.
"Bu saçları yapması ne kadar uzun sürdü biliyor musun?"
Önce şaşkınca yüzüme baktı. Sonra gülmeye başladı. Bu aralar bu çocuk sürekli gülüyor ama neyse. Kaşlarımı çattım ve kollarımı göğsümde birleştirerek gülmesinin bitmesini bekledim. Kahkahasının son saniyelerinde göz göze geldik ve özür dilercesine bakmaya başladı. Hadi ama. Böyle bakma!
"Tamam ya tamam, ben yaparım senin saçını. Yeterki affet beni. " dedi alayla karışık bir sesle.
Biraz olsun yumuşamıştım.
"Hadi bakalım " dedim ve hızla ilerideki kar tepeciğinin yanına giderek biraz kar alıp Efe'ye doğru attım. Dengesini kaybetti ve düşer gibi oldu. Kahkahalarla gülmeye başladım. Yanıma geldi ve beni kendine çekerek
" Hoşuna mi gitti mutluluk? " dedi. Gülmelerim kesilmişti. "Evet" dedim. Ona olan kırgınlığım geçiyordu. Zaten ne zaman dayanabilmiştim ki ona? Hep bir şekilde affettirmemiş mıydı kendini?  Aşk böyle bir şeydi. Her ne olmuş olursa olsun sevmekten vazgeçmemekti. Her türlü sevmekti.
Yerden attığı kar beni kendime getirdi. Adeta bir kartopu savaşının içinde bulmuştuk bir anda kendimizi. Yaklaşık 20 dakikanın sonunda yoruldum ve elimi kaldırarak " Sen kazandın kral, benden bu kadar" diyerek kendimi karların üzerine attım. "Öyleyse" dedi ve oda yanıma yattı. Kimseyi umursamayarak öyle bir süre yattık. Sessizliği bozan o oldu.
"Seni her ne yaparsan yap, seveceğim. Bunu biliyorsun değil mi?" demesi şaşırmama sebep olmuştu. Yutkundum. Bende onu sevmekten asla vazgeçmeyecektim. Gerekirse onun uğruna ölecektim. Ama peşini bırakmayacaktım işte.
"Bende seni Poyraz, asla bırakmayacağım" dedim ve birbirimize bakmaya başladık. Gülümsemeye başladı. O gülümsedikçe ben, yaşadığımı anlıyordum.

***********

Bu yılbaşına evde girmeye karar vermiştim. Her sene Efe ile beraber bir yerlere giderdik ama bu sefer böyle olsun istemiyordum. Patlamış mısırım ile evde oturmak ve yılbaşı programı izlemek istiyordum. Tam da öyle yapmak için mısırımı aldım ve salona doğru ilerledim. Ailem teyzemlerle buluşmuştu. Yeni yıla evimde, yalnız girecektim ve bu harika geliyordu kulağa. Boş boş televizyona bakıyor ve arada gelen yılbaşı mesajlarını inceliyordum. Vakit ilerliyordu. Telefonumun zil sesini duydum ve elime alarak arayan numarayı tahmin etmeye çalıştım. Ama bu kolay değildi. Daha fazla beklemeyerek açtım. Biraz bekledim karşıdan ses gelmeyince "Alo?" dedim nedenini bilmeden temkinli bir sesle. "Benim Koray. " dedi karşıdaki ses. Sahiden de Koray olmalıydı. "Sorun ne Koray? " dedim. Biraz bekledi ve "Sorun yok iyi yıllar dilemek için aradım. Sonra görüşürüz" diyerek kapattı. Biraz söylensemde televizyon izlemeye devam ettim. Saat 23:57 idi. Yılın son dakikalarında televizyon başındaydım. Havai fişekler, birazdan patlayacak olmalıydı. Merakla balkona çıktım ve telefonuma bir mesaj geldi. Aynı anda havai fişekler patlamaya başladı. Önemlidir diye önce mesaja baktım. Efe atmıştı mesajı. "Havai fişekleri iyi izle." yazmıştı. Ne demek istemişti anlamadım ama dediğini yaptım ve dikkatle izlemeye başladım. 1-2 tanesinin ardından 'seni seviyorum mutluluk' diye patladı fişekler. İstemsizce gözlerimden yaşlar döküldü. Aynı anda telefonuma yeniden bir mesaj geldi. Yine Efe'ydi. Uzun bir mesaj yazmıştı.
"2016 sana mutluluk getirsin diyeceğim ama ben zaten buradayım. Hep seninleyim.♥
Şimdi, belki bu akşam beraber değiliz ana benim ruhum seninle. Her zamanda seninle olucak. Aklım da seninle. Sadece seninle olamayan bedenim. Aman be! Ne önemi var bedenin? Boşver gitsin.
Ben diyorum ki 2016'yı SerEf yılı ilan edelim. Nice senli senelere bitanem .♥ Nice senli yeni yıllara. Her yılım umarım hep böyle güzel olur. Bu güzel yılda 'biz' olmaya devam güzelim.
Seni seviyorum ♥
-Efe

Selam meleklerim ♥  Upuzuuuun bir aranın ardından yeni bölümle geldim. Bu upuzuuun arayı benim tabirimle 'uzun olmaya çalışan' bir bölümle kapatmaya çalıştım. Umarım başarılı olmuşumdur.
Söylemek istediğim birkaç şey var. Öncelikle hepinize mutlu yıllar ♥ 2016 umarım hepinize mutluluklar, Efe gibi birer sevgili getirir.  :D 
Sınavlar, projeler derken yeni bölüm yazması zor oluyor. Ve finale az kaldı. Ona da çalışıyorum.
Kitabı arkadaşlarınıza önerirseniz beni çook mutlu edersiniz.  ^^
Ayrı ayrı seviyorum sizi :* öpüldünüz hepiniz ♥ xxx

DENİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin