İlk antrenmanımdan bu yana 7 yıl geçti.
O zamandan bu zamana kadar birçok şey oldu.Mesela o bilim adamlarının dediği birçok şey gerçekleşti.Örnek olarak ışık dışında 3 elementi de kontrol edebiliyordum.Ateş,su ve rüzgar.Ve kolyemin o zaman ki çizdiği uzun kılıcın da Excalibur olduğunu biliyorum.Ama hala kısa kılıçları çözebilmiş değilim.
Ayrıca bunları size anlatırken şu anda aynı sınıftan olduğum biriyle antrenman maçına başlamak üzereyim.
"Silahlarınızı çıkartın,öğrenciler" deyince öğretmenimiz ben katanamı o da topuzunu çıkardı.
"Başlayın" diyerek başlatır başlatmaz ilk saldırıyı ben yaptım.Saldırımı savuşturunca geriye doğru zıplayıp "Su büyüsü:Buz Dikitleri" dedim ve ona buz dikitler gönderdim.O da karşılık olarak "Toprak büyüsü:Yer Sarsıntısı" diyip topuzunu yere vurdu.Yerde açılan boşluk dikitlerimi içine çekmişti.
"Sonunda karşılaşabildik" dedi ama ben onu takmayıp "Ateş büyüsü" katanami alevle kapladım "Demek konuşmuyorsun,öyle olsun.Toprak büyüsü:Toprak Kafes" diyip beni bir kafese hapsetti.
Sıkılmaya başlamıştım."Bitti mi?Eğer bitirdiysen..." "Ortaya çık:Falcrow" diyip topuzunu bir balyoza dönüştürdü.
"Dalga geçmeyi bırak da pes et artık" dedi "Su büyüsü:Yağmur" diyerek kafese yağmur yağdırmaya başladım.
"Aklından ne geçiyor senin?" "Aslında bunu bir çocuk bile bilir.Eğer toprağı ıslatırsan,toprak..." derken araya girip "...Çamura dönüşür" dedi şaşırmış bir yüzle "Doğru cevap" diyip toprağın çamura dönüşmesini bekledim.
Tamamen çamur olunca katanamla kesip kafesten çıktım.
"Büyülerin fena değil ama fiziksel dövüşler?" diyip atağa geçti ardından bende atağa geçtim. Silahlarımız ortada çarpışınca birbirimizi ittirmeye başladık.Onun balyozunu ağırlığından son anda kurtulup araya mesafe koydum."Daha fazla uzatmaya gerek yok" diyip "Silah büyüsü..." diye devam ederken "Olamaz..." dedi ama ben devam ettim "Silah büyüsü:Silah Kopyalama" dedim ve kendime onun balyozunu kopyaladım "Hazırla kendini" diyip kopya balyoz ve alevli katanamla saldırdım.
"Rüzgar büyüsü:Rüzgarın Adımları" diyerek de hızlandım.Bana balyozunu sallarken kopyaladığım balyozla onu engelledim ve hala büyüm etkiliyken arkasına geçip katanamı boynuna dayadım.
"Bitti" dedim sonra öğretmen gelip ayırdı bizi " İyi savaştın" diyerek onu teselli etmeye çalıştım ama bana bakmadan çekip gitti ve hocada beni yerime yolladı.
Bu arada size bu zamana kadar neler olduğundan bahsediyim.
O günden sonra Steven ve Tommy abim tarafından sıkı bir eğitim aldım.Özellikle kılıç teknikleri kısmı...Öğreneceğim derken
ölüm-kalım arasinda ki çizgideydim resmen.Fakat o eğitimler sırasında bu büyüyü keşfettim.Silah büyüsü.Silah büyüsüyle düşmanımın silahini yetenekleriyle beraber kopyalayıp kendime de aynısından oluşturabiliyorum.Oluşturuyorum ama kılıç dışında bir silahi tam bilmediğim için diğerlerini kopyalamak benim dezavantazim oluyor.
Bu yeteneğe sahip olduğum için insanlar bana 'Kopyacı Silahşör' diye seslenir.
"Güzel bir savaştı Kopyacı Silahşör" dedi sınıftaki arkadaşlarımdan biri "Sana kaç defa daha söylemem gerek,Jack.Bana öyle seslenme diye" diyince bütün sınıf bana güldü. "Ne oldu?"diyince "Hiçbirşey.Aslında daha bu okulda seni yenebilen bir öğrenci olmadı değil mi?" dedi sınıftan biri "Evet,zaten Ed kimseye kaybetmeyecek,değil mi Ed?"dedi Jade "Aynen öyle,Jade"dedim bende sonrada sınıftaki bütün kızlar "Ed 1 numara" diye bağırdı beni kollarımdan çekiştirerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kral'ın Kılıcı(Taslak)
FantasyHerkesin bildiği bir tarihi efsane bu kitapta geri dönüyor. Yıkılmış olan bir krallık ve onun efsanevi kralı bu kitapta yeniden karşınızda. İnsanlar tarih kendini tekrar etmez dese bile bu hikayede gerçek tarih kurgulanmış bir şekilde yenid...