Paradoks ✌

#6#

Dostumun bir gereksizle konuşmasına göz yumamazdım.heleki canımı sıkan kişinin arkadaşıysa.emir kimdi neyin nesiydi.. Bir pisligin dostuydu tabi. Ne konuşuyolardı?
Aklımda dolanan bir ton soru yığını kulağımı sağır etmişti ki , kulağıma gelen rahatsız edici korna sesini daha yeni duyabilmiştim .yavaş ilerlediğim kaldırımdan irkilerek duraksadım.gözlerimi sesin geldigi yöne çevirdim.
Karşımdaki kırmızı parlak arabadan gözlerime paralel güneş ışını çarptı.ellerimi yelpaze gibi alnıma koyup gözlerimi kıstım. Karşımdaki kişiye bakmaya çalıştım.yüzündeki kemikleri ortaya çıkaran gülümsemesiyle baktı bana. Ellerini sarı saçlarının arasından geçirdi.bu saçları hertürlü tanırdım.açık arabanın camından bir eli direksiyonda diger eliniyse açık camdan dışarı sarkıtmış sırıtarak deniz bana bakiyordu.kaşlarımı çattım.hey bu ukalanın arabası mı vardı¿ehliyeti varmıydı bu yaşta bunun¿
Aman herneyse bananeydi kii.
Kırmızı parlak arabaya gözgezdirdim.pek büyük deildi pekde küçük sayılmazdı.eski bir modeldi.ama gayet bakımlı ve saglıklı gözüküyordu.bu model nasılda bunun eline geçmişti kii.bozulsa bir parçasını bile bulamazdı.
Şaşkınca süzdüm onu.bu kadar korna çalacak derdi neydi .
"Hey bu kadar ses yapma senin yüzünden duyma yetimi yitirmek istemem" dedim.bi an sersemledi güldü " pardon ama seslendim beni duymadın "ensesini kaşıyarak.gözlerimi devirdim.
kollarımı gögsümün önünde birleştirdim.hafif adımlarımla kaldırıma döndüm. Yoluma devam etmeye başladım.beni nerden bulmuştu ki .hala bunun şaşkınlıgı içerisindeyim.benim her ilerleyişimde yanımdaki cisminde hareket ettigini farkettim.göz ucuyla baktıgımdaysa bunun denizin kırmızı arabası oldugunu farkettim.şu sarı kafa beni takip mi ediyordu. " takip etmeyi kes "
dedim sesli soluyup.
"atla arabaya "dedi sakince.gözlerimi büyütüp baktım.gülümsedi "hadii".sustum tebessüm ettim ve arabaya bindim.arabayı çalıştırdı ve yola çıktık.gayet rahattı içi.lavanta kokusu doldu burnuma.temiz ve ferahtı .buda kendimi iyi hissettiriyordu.gözlerim camın önünde duran süslerden birine takıldı.minik köpekçiklerdi.sırtımı dikleştirip birine uzandım.elime aldım.istemsizce gülümseme yayıldı suratıma.sanki bu küçük köpekçiden bizde de vardı.
Evet evet bundan vardı bende.babamdan en son aldıgım hediye idi.çok istiyordum.
tutturmuştum alsın diye .
büyügünü almıştı babam.söz vermişti küçügünüde alacaktı.
ama ,ama alamadan hayat onu benden almıştı.hep benim yüzümdendi şu oyuncak köpek sevdasından.neden diretirsin ki aslı niye!
Gözlerim doldu.bogazıma yumru oturdu. acı bir sızı yerleşti.
gözümü yumdum ,sıktım.geriye itekledim yaşları.yerine koydum köpekçigi.gözlerimi yola çevirdim.
eve giden yolların hiçbirinde degildik.yollarımı şaşırmıştı.oysa ona güvenip rahatça oturmuştum.
"Eve gidiyoruz sanıyordum"
dedim sesimi sertleştirip.yola dikkatle baktı cevap vermedi. Hafiften dürttüm."hey sana diyorum" diye bagırdım.gözlerini yoldan ayırıp bakıp sırıttı."eve gitmiyoruz çünkü inatçı" dedi .
gözlerimi devirdim. " inicem" dedim kapının koluna uzanıp .zorlamaya başladım. " dur dedim ,inicem" diye cırladım.
çekiştirdigim kapıya elini koydu.
"Hayır inmiyosun" dedi deniz.
Anlamsız bakıp kaşlarımı çattım.
Ne diyo salak. Anneme ne diyecegim .keyfimce gezemezdim.
merak ederdi beni.korkudan kasıldım. " annenin haberi var"
dedi gayet rahat tavrıyla.aklımı bulandırıyordu. " nasıl yani " dedim tek kaşımı kaldırdım.
kaşımın sızısıyla yaram acıdı elimle tuttum. "Herneyse boşver sana noldu" dedi gözleriyle kaşıma bakıp.başımı yana sallayıp güldüm. "Dövdüler "
dedim.kaşları çatıldı ani bana döndü.gözleri büyüdü. " neee " diye bagırdı.
direksiyon sağa sola savruldu.
Yolun hakimiyetini kaybetmiş sadece bana bakıyordu.gözlerimi bize dogru hızla gelen zipe baktım.hızla direksiyonu kavradım. " araba geliyor" bagırdım.gözlerini hemen yola çevirdi .sıkıca direksiyona yapıştı.
Direksiyonu sağa kıvırdık hızla.
panikle bende yapışmıştım.kenara çektik arabayı.derin bir soluk alıp arkama yaslandım.
Görmesem eziliyoduk. Bana bakan şaşkın gözleri halen hissediyordum. "sadece düştüm "
İç çekip.bu kadar korkcak neydi .
Garipçe güldüm .Arkasına yaslandı.soluk verdi, bana baktı.gülümsedi.sonra erkeksi tatlı sesiyle haykırıp gülmeye başladı..

***************

Bilardo masasının kenarında hafifçe işaret parmağımın ucunu gezdindirdim.başımı kaldırıp bulunduğumuz geniş mekana bakındım.mekanın bir ucunda küçük bir köşede beyaz uzun L koltuk vardı.son derece zarif moderndi.diğer tarafında ise 2 bilardo masası onlara yakın bir yerde yumruk sayar makinesi yerini almış.bir nevi cafe eğlence mekani tarzı karışık bir yerdi.
gayet renkli cıvıl cıvıldı.tavandan aşağı sarkan renkli lambalardan da bu anlaşılıyordu.etraf bir an karardı.kulağıma hafif yumuşak ezgili gitar sesi dolanmaya başladı. hafif tatlı erkeksi bir ses.arkamı döndüm .aydınlık gölgenin arasında.bar taburesinin üzerinde. elinde gitarla deniz vardı.ağzımı hayretle açtım.büyük sessizlikte sadece denizin ummayacagım güzellikteki sesi yer alıyordu.büyülenmişçesine baktım ona.karanlıkta büyük bir aydınlıkla varolmuştu .sonra üç erkek sesi de ona katılıp müziği hareketlendirdi.yüzlerine ışığın vurmasıyla bunların sedat ,gürkan ,tolga olduğunu anladım.etrafta kocaman alkış tufanı kopunca şarkının son bulduğunu daha yeni anladım.ve ortam aydınlandı. Toparlanıp denizin yanına gittim. "Sen süpersin " bunlar çıkmıştı agzımdan istemsizce. Gülümsemeyle karşılık verdi.Dj yüksek ritimli bir müzik açtı .ortam sıcak ve keyiflendi. Masalarda kızlı erkekli gruplar yerini almıştı.hepsi içeceklerini yudumluyordu .keyifli sohbetlerinde kahkahalara boğuluyor güzel tatlılarındın yiyorlardı.bir el belimi sıkıca kavradı kendine çevirdi. Gözlerim bir adet şebek bir denizi gördü
Elimi tutup etrafımda döndürdü .
"Napıyosun olum sen " dedim kaşlarımı çatıp.
"sus müzige kendini bırak ve eğlenmeye bak " dedi.ortamın eğlenceli havasını teneffüs ettim içime.kocaman bir gülümseme yayıldı suratıma.müzikle bende denize ayak uydurdum. "Burası güzelmiş,nerden buldun burayı" dedim. "2 senedir buradayım ve burada bizim tayfayla hep geliriz müziklerimizi söyleriz"dedi.
gerçekten süperdi burası .samimiydi bir kere.yanımıza düz uzun saçlı bir kız yanaştı .denizden elimi çektim. Kız büyük heyecanla ağzı açık denize bakıyordu.elindeki bir adet tişörtle . "deniz çok tatlısın ,bir imza atarsın dimi"heyecanla cırlayıp. Denize kalemi uzattı. imzalayıp gönderecekken kız bedenini denize yapıştırdı. "Bir resim çekilmeden olmaz" dedi denizin dibine girdikçe girdi  Resmi çekti.denizin yanağına kırmızı rujuyla iz bırakarak öptü. " saol yakışıklı" deyip gitti .resmen çocuğu sömürdü lan.yüzünü buruşturdu. "Aslı selpagın var mı"dedi .çantayı kısa kurcalamamla bulup verdim .yanagındaki kocaman dudak izini sildi.
"Aslında yakışmıştı"dedim gülüp.
"Sevmiyorum gayet igrençler"
dedi gözlerini devirip.sonrasında sedat ,gürkan,tolga üçlüsünü L koltukta gülüşürlerken buldum.
Yanlarına gittim. " napiyonuz beyler"dedim samimice. "Denize gülüyoruz"dedi tolga.denizi el işaretiyle yanımıza çağırıp.
"Oo beyimiz yanagındaki öpücüğü silmiş"diyip kahkaha attı. "Lan kız süperdi insan bir öperdi,fırsatları değerlendiricen abisi"diye gürkan atladı araya.
"İbnesiniz olum siz ,biliyonuz dimi"dedi deniz gülüp.koltuğa hayvanca yerleşti. Bende kuruldum.vişne suyumdan yudumladım.sohbetlerine eşlik ettim.tolganın fazlasıyla komik anlattıklarıyla çok güldük karnım agrıdı diyebilirim. Sohbette tolgayla ben çok konuşuyorduk ve güldürüyoduk ortamı. "Oov iyi kanka oldunuz valla"dedi deniz ,tolgayla bana bakıp.tolga bana göz kırpıp Gülümsedim.yumruklarımızı birbirine vurduk gülüştük. "Tabiside kıskandın mı bebişim"dedi denize zevzekçe.
Tolga ayaklandı . "ben bir gideyim ortamla kaynaşayım,
malum fıstıklar vardır"dedi bize göz kırpıp.sedatla gürkanın yanına yol aldı. Denizle ikimiz kaldık ."Sevdin mi burayı"dedi . "evet çok hoş bir yer "dedim.elimi tutup çekiştirdi. "Hadi biraz bilardo oynayalım"dedi.elimi hızla elinden çektim. "Tamam gelebilirim kendim"dedim Kaşımı kaldırıp.bozuntuya vermeden bilardo masasına gitti.
oyunun kurallarını anlattı.
nerdeyse yarım saat oynadık .gayet keyif aldım. Denizin iyi oynadığını atlamamak lazım .
zaman hızla akıp gitmişti ve bunu bize hissettirmedi bile.
11.50 geçiyordu.insanlar iyice mayoşlaşmıştı ama enerjilerinden hiçbirşey azalmamıştı. "Artık gitsem diyorum"dedim imalıca . "olur"diyip kısaca cevapladı.
sedat,tolga,gürkanı da alıp arabaya atladık.sırayla üçünü evlerine bıraktık. En sonunda bizim Evlerin önüne geldik .
yorgunca indim arabadan.
apartmanın merdivenlerinlerini ağır adımlarla çıktım.apartman kapısının önüne geldim kapıya elimi koydum arkamı döndüm "hey sarıı bugün için saol"diye bağırdım . uzaktaki sureti gülümsedi. "İyi geceler"diye seslendi Kapıyı açıp girdigimde.

Yorumlamayı unutmayın tatlı okuyucularım.istediğiniz her yorumu yapın ve bu arada votelemeyi unutmayın tabi bu sizin vizdanınıza kalmış :-D