*Angel*

Sorular Ve Sorunlar -12-

Finn’e cevap veremezdim onu üstümden itip çığlığı duyduğum yöne koştum.

*sen iyilik meleği değilsin oradan hemen uzaklaş. Kime diyorum ben! Ah tanrım…

Kızın yanına gittiğimde parçalara ayrılmıştı. Gerçek anlamda ayrılmıştı. Bacakları, kolları ve kafası vücudundan ayrılmıştı. Ama yerde bir tek kan damlası bile yoktu. Yere eğilip kızın yüzüne bakmaya çalışırken etrafa ateşler saçarak bağırıyordum.

-Ne bakıyorsunuz birisi polisi arasın çabuk olun! Ambulans nerede kaldı!

Kızın boynuna sarı bir kâğıt sıkıştırılmıştı. Kopmuş boynuna… Dokunup dokunmama asında kalsam da merakımı yenemeyip kâğıdı aldım. Kâğıtta kan yoktu. Sanki kızın bütün kanı vakumlanmıştı. Kâğıda baktım bu benim hastanede bulduğum sarı mektuptu… Ne yani evdeki kotumun cebinden çıkıp buraya mı gelmişti… Şu son zamanlarda yaşadıklarıma bakarsak pekte şaşılacak olmazdı doğrusu. Etrafa baktım ve onu gördüm…

Lucifer,Lilith ve beni duvara iten adam bodrumdan çıkıyordu.öfkeyle yerden doğruldum. Kızın üstünden geçip hızla onların çıktığı çıkışa yöneldim. Arkamdan gelenlerin seslerini duyuyordum. Dışarıya çıktığımda koşarak onlara yetiştim

-Bekleyin bir saniye!

Cevap yoktu durmamışlardı bile.

-Hey! Bak sen olduğunu biliyorum tamam mı! Lucifer!

Durdu. Arkasını döndü. İçimde koşarak geri gitme isteği uyandırsa da onu geri atıp bana gelmesini bekledim diğerleri de dönmüştü.4 adımda önümde durmuş kaşlarını kaldırmış bana bakıyordu.

-Ne var,Melek?

-Ne var mı? Ne var mı? Bu da ne demek oluyor!

Elimi havaya kaldırıp diğerlerinin de görebileceği bir konuma getirdim parmaklarımın ucundaki sarı kağıdı salladım.

-Onu biz bırakmadık.

Onların bıraktığına emindim. Neredeyse…

-Ona ne şüphe… O kızı kim öldürdü o zaman!

Elimi aşağı indirmiş, işaret parmağımla omzuna vuruyordum. Parmağımı yakaladı.

-Bilmiyoruz. Onu araştırmaya gideceğiz. Müsaade edersen?

-Olmaz. Neler olduğunu öğrenmeden şuradan şuraya gidemezsiniz.

Bakışlarımı kaçırmamaya çalışıyordum sanki kaçırırsam kaybolacakmış gibiydi. Derin bir iç çekti.

-Bak adın lucifer’dı değil mi?

Bunu soru olarak sormamama karşı yine de başını sallamıştı.

-Sizinle olmaktan bende memnun değilim. Ama içeride bir kız öldürüldü ve ben bunu ona kimin yaptığını öğrenmeliyim.

Gözünde pırıltı gördüğüme yemin edebilirdim…

-Gerçekten öğrenirsen ne yaparsın,melek?

-Bana melek demeyi keser misin!

-Tamam,melek.

Gözlerimi devirdim.

-Polisi ararım herhalde.

Kahkahası bahçede yankılandı.

-Ne var çok mu komik?

-Evet biraz. Yani bir nefil’i durdurmak için polislerden fazlası gerek.

-Anladığım dilde konuşman gerekiyor.

-Gerçekten hafızandaki her şeyi sildiler mi?

Gözünde küçümseyici bir tavır vardı.Sırtımı biraz daha dikleştirdim.