yemek -13-

330 29 4
                                    

Öncelikle birkaç notum var.

 Cheshire kedisi: Alice harikalar diyarındaki kurnaz gülüşüyle tanınan kedidir.

İçeri geçmiş karşımda Lucifer annemin her an uyanmasına karşı tetikte bir şekilde kahvemi yudumluyordum. Gerçekten çok rahattım(!) Ayrıca kahve içmeyeceğim sözüme ne olmuştu? Sanırım bir tarafım Lucifer’ın beni bırakıp gitmesinden ve bütün o soruların cevapsız kalmasından korkuyordu.

-nefilim ne açıklayacak mısın artık?

Derken kahve kupamı masaya sert bir şekilde koyunca başımı bir kez daha mutfak kapısından çıkarıp annemi kontrol ettim. Öksürüp boğazını temizledikten sonra konuşmaya başladı.

-Anlayacağından şüpheliyim ama…

-Hey!

Hiç bozmadan konuşmasına devam etti.

-Nefilim ırkı düşmüş bir melek’le –ki manson düşmüş bir melek.-…

-Manson?

-Seni şu duvara yaslayan iğrenç varlık.

-oh…

-anlamakta güçlük çekiyor musun?

Elbette çekiyordum! Daha yeni tanıştığım bir çocuk gelip sadece korkunç hikayelerde duyduğum bir ırktan bahsediyordu.

-Hayır. Devam et.

-Düşmüş bir melek ile insanın çocukları. Anlamıyorsan daha açık bir şekilde anlatabilirim. Bir kovulmuş melekle, bir insanın tanışması kaynaşması ve yatağa…

-Tamam!

Elimi kaldırmış yüzümü buruşturmuştum. Cidden bu kadar iğrenç olmak zorunda mıydı?

-Duyduğum sesler ne peki?

-Ne sesi?

-kafamdaki sesler…

Kahvemden bir yudum alıp kelimelerin çıkası için kuruyan boğazımı nemlendirdim.

-En son… en son ne zaman duyduğumu hatırlamıyorum ama Alexandra Rogger saptandı gibi bir şeyler duymuştum.

-Ah evet o bizdik…

-Çok rahatladım.cidden.

Bunu tehditkar bir tonda söylemeyi umuyordum.

-Kafamın içinden çıkmaya ne dersiniz?

-Biz yapmıyoruz,melek.Sen izin veriyorsun.

-bana melek demeyi de kes !

-Ama öylesin.

-Pardon?

-Boşver.

-Hayır boşvermiyorum! Söyle!

Üstüne yürümeye başlamıştım ama o kılını bile kıpırdatmıyordu.Arkama bakıp bakıp gülüyordu.

-Ne var arkamda hokkabaz mı?

Ki-Arkamı döndüğümde Annemi gördüm.

-Anne.Anne…Anne?

Annemin bakışları kesindi. Seninle-Yanındaki-Çocuk-Gittiğinde-Konuşacağız bakışıydı bu. Ah kahretsin!

-Alexandra.

-Anne.

-Ben de Nico efendim.

Lucifer elini uzatırken. Annem elini boynundan çekip elini sıktı ve tekrar boynuna götürdü. Bu arada Lucifer’ı süzüyordu. Dudaklarıma ses çıkarmaya çalışarak ve Nico’nun (!) dudak hareketlerimden anlamasını umarak oynatmaya başladım. Gidiyorsun. Hemen. Şimdi. Git!

*Angel*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin