10 - Did You Miss Me?

241 12 41
                                    

Ya böyle tam yüzünü avuçların arasına alıp sağa sola savura savura sevmelik değil mi bu çirkin ya ALLAM YİCEM ve de konuşmamı sona saklıyorum goodbye my sheerios ya da non- ama bişekilde buralarda benimle mutlu mesut olan sheerios sksjkssj xx

-

Edward gittiğinden beri odamda bir sağa bir sola yürüyor, Keith ile aramı nasıl düzelteceğime dair bir fikir bulmaya çalışıyordum. Edward'ın dediklerini duyduktan sonra hiçbir şey söylemeden odadan çıkmış ve beraber ilgilenmemiz gereken konular olduğu halde bir daha da yanıma gelmemişti. Ben de yanına gidebilirdim tabii ama açıkçası pek cesaret edememiştim.

Şirkette her şey bu kadar karışıkken Keith ile aramızdaki bağı tamamen koparamazdık, bu şirketi iyice yokuşa sürmek olurdu. Zaten DSK Farma'nın bizim maddemizi kullanarak ilaç üretmeye başladığının ortaya çıkmasından beri laboratuar kısmı alarm halindeydi. Daha doğrusu çalışanlar bunu bilmiyordu ama gizlice onları inceliyorduk. Saçlarımı sıkı bir topuz yaparken gözlerim duvardaki saate kaymıştı. Siktir, saat yediye geliyordu ve zaman kaybetmeden toplantı odasına gitmeliydim. Yanıma almam gerekenleri hızlıca kapıp odamdan dışarı adım attım. Ah Tanrım, son zamanlarda o kadar çok yoruluyordum ki ve bu toplantının genelde olanlardan daha zorlu olacağını düşünmek bile beni daha çok yoruyordu. Babam bana en kısa sürede işe yarar bir asistan bulmalıydı, artık gerçekten yapamıyordum.

Toplantı salonuna adımımı attığımda babamın hemen sağ çaprazında oturan Keith ile göz göze gelmiştim. Gözlerini devirip başka bir yöne bakmaya başladığında seslice nefesimi verip babamın sol çaprazına, Keith'in tam karşısına, oturdum. Toplantıya gelmesi gereken kişiler tamamlandığında babam boğazını temizleyerek herkesin dikkatini kendisine vermesini sağlamış ardından ise "Skylar, başla." Demişti. Arkama yaslanmayı bırakıp herkesin beni görebileceği bir şekilde oturdum ve dirseklerimi masaya koydum.

"Tamam... DSK Farma, nizatidini* kullanarak bir ilaç üretmiş." Babam, ben ve Keith dışındaki herkes yeni öğreniyordu, şaşkınlıklarını yüzlerindeki ifadelerinden anlayabiliyordum.

Larissa "Bu nasıl oluyor? Nizatidinin patenti bizde." diyerek klasik gereksiz cümlelerinden birini kurduğunda alnımı kaşıyıp gözlerimi devirmiştim. Gerçekten bu kız nasıl bu kadar aptal olabiliyordu?

"Ah, gerçekten mi? Bende niye bunun üzerine konuştuğumuzu düşünüyordum. Teşekkürler, Larissa." Diyerek kendime hâkim olamadığımda Keith ortamı sakinleştirmek için konuya atlamıştı. Bu, hala bana sinirli olan birinden beklenecek bir hareket değildi tabii ama şaşırmamıştım. O hep böyleydi.

"Kısacası laboratuvarda ya da şirkette herhangi bir alanda bir köstebek var. Herkes incelenecek," masadaki herkeste gezdirdiği bakışlarını benim üzerimde durdurdu. "Bayan Arrington tarafından." Dudaklarımı birbirine bastırıp başımı aşağı yukarı salladım.

Babam "Atılan her adımda beni bilgilendireceksiniz. DSK Farma ile dava ne zaman olacak?" dediğinde önümdeki kâğıtları karıştırıp davanın tarihinin yazılı olduğu kâğıdı bulmaya çalıştım. Bulduğumda ise "21 Şubat'ta." Diyerek sorusunu cevaplamıştım.

"Güzel. O davayı kazanmamızın önemini biliyorsunuz. Alanınızdaki çalışanlarınızın hareketlerine, davranışlarına dikkat edin, dikkat çekici bir şey de ise Keith'e bildirin." Keith'e mi? Herkesi inceleyecek olan ben iken neden Keith'e bildiriliyordu?!

"Herkesi inceleyen benim, Bay Arrington." Sesimi olabildiğince küstah bir tona sokmamaya çalıştım.

"Keith ön incelemeyi yapar, gerekli görürse sana bildirir." Ah tabii, daha kendi çalışanları hakkında bir halt bilmeyen birinin ön incelemeyi yapması gerçekten çok mantıklıydı ya zaten. Üstelemek istemiyordum, çünkü üstelersem bu kadar kişinin önünde babamla tartışırdım ve bu benim için hiç iyi olmazdı. Sakin kalmalıydım.

Lose It All (Ed Sheeran)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin