Kimdi bu çocuk?

21 2 0
                                    

Multimedia: Karen.







10 gün sonra iç bunaltan bembeyaz hastane odamdan nihayet kendi odama gelebilmiştim. Yaklaşık 1 ay öncesinde olanlar bugün yaşanmış gibi hala çok netti.. Her şey gözümde canlanıyordu.  O.   Onun yüzünden bu hale gelmiştim. Her şey çok güzeldi oysaki. Neden böyle yapmıştı? Neden bize bunu yapmıştı? Düşündükçe karnıma ağrılar giriyordu .

1 ay bu odada onun gelmesini bekledim. Beni aramasını. Ama gelmedi... Ve bu annemle babamın ayrılmasından bile çok farklı bir acıydı. Sanki hiç bitmeyecekti. Kalbime oturan, nefes almamı engelleyen bir taş vardı ve o taş beni altında ezdikçe eziyordu. Neydi bu aşk mı ?

Derin bir nefes aldım.

'' Aşk falan yok Karen.Kendini kandırıyorsun. Bir kaçamaktı oldu ve bitti.''
Buna bir son vermeliydim. Bu ben değildim. Güçsüz olmak bana göre değildi. Kimse beni üzemezdi. Ona benimle oynamak neymiş göstereceğim.Ayağa kalkmalı ve ondan intikamımı almalıydım.


Yatağımdan yavaşça ayağa kalktım ve pencerenin sağ tarafındaki beyaz döşemeli boy aynamın karşısına geçtim. Kendimi görmemle ağzım yarım metre açıldı. Bu bu ben olamazdım. Çok zayıflamıştım. Hemen çalışma masamın yan tarafındaki tartının üzerine çıktım ve gördüğüm sayılar başımı döndürdü. 52.6 kg. Bu bu gerçek olmazdı. 1.70 boyunda ve hastanelere düşmeden önce 57 kilo bir kızdım.

Çok ince değildim belki ama kilom ve fiziğim gayet orantılıydı ve her erkeği etkileyebilecek derecede güzeldi. Sıkı bir vücudum vardı. Tekrar aynanın karşına geçtim. Kollarım, bacaklarım incecik kalmışlardı. Pijamamın üstünün kaldırdım ve karnımı incelemeye başladım. Küçücüktü etim kemiklerime çekilmişti sanki. Ellerimi belimin üzerine yerleştirdim. Parmak uçlarım birbirine değiyordu. Midem bulanır gibi oldu. 1 ay yediklerimi hatırlamaya çalıştım ama hiç bir şey yemediğimi fark ettim. Bir keresinde yediklerimin hepsini kusmuştum. Arada bir su içtiğimi hatırlıyorum. Zamanla içtiğim suları bile kusar olmuştum. Kendime ne yapmıştım ben. Bir küfür savurdum.

Biraz daha yaklaştım aynaya ve suratımı incelemeye başladım.  Gözlerimin altı kırmızıdan başlayıp mora doğru dönen halkalar topluluğuyla berbat gözüküyorlardı. Dolgun yanaklarım, dudaklarım hepsi küçülmüştü. Bu bu ben olamazdım. Gözlerimi kapadım. Bir anda Alperin odasında onun aynasının karşısında başlayan her şey geçti gözümün önünden. Kalbim acır gibi oldu. Kollarımı kendime çektim ve göğsümün altında birleştirdim. Sıkıca sarıldım kendime. Acı bitsin diye. Ellerim istemsizce saçlarıma gitti. Alperin dokunuşunu istedim  her hücremde. Daha fazla dayanamayacaktım.

Gözlerimi yakmaya başlayan gözyaşlarımı serbest bıraktım ama akan 2 damla yaştı. Ağlamak için bile su bulunmayan vücudum halsizleşmeye başladı. Çok fazla ayakta kalmamalıydım. Doktor bey en az 5 gün yatağımdan çok gerekmedikçe ayağa kalkmamı tembihlemişti. Kurallara uymak bana göre değildi ama şuan aynada gördüğüm yansıma ve vücudumda ki yorgunluk yatağa girmemi ve kalkmamamı söylüyordu. Yatağıma otururken sağ komodinimden saç tokası aldım.  Toplamak için saçlarımla oynarken o gür simsiyah saçlarımın ne kadar azaldığını hissettim ve bir kez daha parçalandım. Saçlarım en sevdiğim şeylerdi. Sinirlerim bir anda tavan yaptı. Yatağa uzanıp tavana baktım. Ağzımdan tek bir cümle çıktı.

''Alper  Arslan bunu sana ödeteceğim. ''


Alper... Camdan dışarı baka kalmış sağ elim yanağımın hemen altında aklımdan geçen eski anılar Serkanın ayağa kalkmasıyla son buldu.

"Nereye gidiyorsun?" dedim. Kendimi toparlamaya çalışarak.

"Zil çaldı."dedi. Umursamaz bir şekilde. Ahh tanrım sıranın üstüne çıkıp üstüne atlayasım geldi. Sakin ol Karen bugün iyi ve uslu bir kız olacaksın. Gülümsedim biraz zoraki olarak ayağa fırladım ve koluna girdim. Ağzı açık gözleri şaşırmış bana bakıyordu. Alışık değildi yavrum benden ilgi görmeye ve daha önce okul içinde hiçbir şekilde yakın olmamıştık. Ben istemiştim bunu çünkü sevmiyordum öyle vıcık vıcık şeyleri. Bizim Serkan ile olan ilişkimiz çok farklıydı. Ben biraz kendimi mecbur gibi hissettiğim için onunla sevgili olmayı kabul ettim. Çok uzun zamandır peşimdeydi. Ve şuan görüntü olarak çevremdeki en işe yaran kişi oydu. Beni seviyordu. Biliyordum. Ona ne dersem yapardı. Hep alttan alırdı. Bana ciddi anlamda tahammül edebilen sınırlı kirşlerdendi. Alper'den sonra kafamı kurcalayacak bir şeyler lazımdı. Çeşitli seçeneklerden biri de Serkandı. Ama bugün anlayamadığım bir şekilde benden uzak ve mesafeliydi.

AŞKIN ŞARKISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin