11. BÖLÜM "KORKU EVİ"

79 10 5
                                    

Bu arada soracağınız soruyu hemen cevaplayayım. Bölümün adını Korku evi yapıp multimedyaya  neden bu şarkıyı koydum? Bu da baya korkunç ve acayip haykırıyorum dinlerken sfbsdhchsbdvgsdhf.

Araba alarmı sesiyle uykumdan uyandım.  Tam benim zaten arabam yok ki diyerek tekrar uyuyacak iken bu seferde Yiğit ve Çağan'ın 'kaçma lan' diye bağırışıyla uyandım. Uykulu bir halde camı bulup açtıktan sonra aşağıda koşturan Yiğit ve Çağan'a bakıp:

"Lan biraz sessiz olun uyuyorum. Bir daha uyanırsam yemin ederim odanızın camlarını indiririm!" Diyerek yatağıma uzandım. Doctor'u öldürecek olan daleği tam vuracakken Yiğit'in bağrışları ve küfürleriyle uyandım. Aile var lan burada. 'Dedi iki kelimesinden biri piçella olan kız' 

 İç sesim sen yine bana karşı mısın? Bu konuyu hallettik sanıyordum?

Öfkeyle siyah hırkamı üzerime geçirdim ve gri pijamalarımı umursamadan aşağı indim. Yerde ki taşı alarak evlerine doğru ilerledim. Hayır en az yüz metre varken düşünün nasıl bağırıyor?

Evlerinin kapısının açıklığından faydalanarak içeri girdim ve yukarı çıkmaya koyuldum. Merdivenlerin başında Burcu ile karşılaşıp elindeki suyu alıp içtim.

"Sağol Burcu. Bu arada Yiğit'in odası hangisi?" Dediğim de Burcu şaşkınca sırıtıp eliyle çaprazımdaki odayı gösterdi.

"Eyvallah." Diyerek kapıyı açtığımda odadaki eşyalar dikkatimi çekti. Siyah-gri uyumuydu ve kıskanmıştım. Camı indireceğim için çokta takmamaya çalıştım. Cam boydan boyaydı. Elimdeki taşı havaya kaldırdığım an yere çakılma sesiyle arkamı döndüm, yerdeki Yiğit'e kahkaha atmamak için dudaklarımı birbirine bastırdım. Ama ne oldu? Başaramadım. Kendimi tutamayıp güldüğümde Yiğit toparlanarak kalktı.

"Defne yapma." Dediğinde sırıttım.

"Neden? Sizi uyardım ben." Dedim, durup bir süre düşündü.

"Defne o cam benden bile pahalı." Dediğinde dahada çok kırmak istedim. Yüzümden anlamış olacak ki omuzlarını indirdi. "Artık daha çok kırmak istiyorsun değil mi?" Dediğinde sırıtarak başımı salladım.

Eliyle camı göstererek "Al kır." Dediğinde somurttum. Böyle zevkli olmuyordu ki.

"Tamam lan kırmayacağım." Dedim güven dolu bir sesle. O da gülümsediğinde avucum  büyüklüğündeki taşı cama fırlattım öyle belli bir yerde değil komple inmişti aşağı , camın düşmesiyle geriye çekilmem bir oldu. Ama çekilen ben değildim, beni belimden tutarak çeken Yiğit'ti. 

Onu ittirerek geri çekildim.

"Bana böyle davranma, tamam mı?" Dediğimde şaşırmış bir şekilde bana baktı.

"Nasıl davranmayayım?" Dedi anlamadığını belli eden bir ses tonuyla.

"Böyle işte. Camını indirdim , bak yok artık." Gözlerimi kapayıp derin bir nefes aldıktan sonra devam ettim. "Kız, bağır çağır ama beni korumak istiyormuş gibi yapma. Buna gerek yok." Dedim sinirle, şaşırmıştı ama hemen toparlandı.

"Kızmamı mı istiyorsun?" Dediğinde kafamı salladım.

"Zahmet olmazsa." Dedim.

"İyi o zaman. O indirdiğin cam 1.500 liraydı. Ödemek istersin belki!" Dedi sinirle. Yapay bir şekilde gülümsedim.

Elimi omzuna koyarak, konuştum. "Ödemeyeceğimi biliyorsun." odadan çıktığım anda arkamdan gelen sesle durdum.

"Ödeyeceksin Defne. Zorla da olsa." Ona döndüm. Gözlerimi kısıp gülerek "Yaşasın." Dedim.

ÇİLEKLİ LİMONATA #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin