13. BÖLÜM "İNTİKAM KRALİÇESİ"

48 7 0
                                    

Asya'nın yatağıma dizdiği elbiselere iğrenerek baktım. Bunlar elbiseden çok bluza benziyordu.

"Asya bunlardan hiçbirini giyinmeyeceğim." dedim kendimi yatağa bırakırken.

Bana gözlerini kısıp bakmaya başladı. "Iyi. Pantolonla git. Ama unutma Yiğit zengin yani seni mahalle köftecisine götürmeyecek."

Yattığım yatakta doğruldum. Haklı olabilirdi ama Yiğit az çok böyle bir şey giyinmeyeceğimi bilirdi zaten.

Omuz silkip Asya'ya döndüm. "Hatta ben böyle gotik gibi mi giyinsem? Değişiklik olur?"

"Sen cidden tam bir aptalsın." dedikten sonra elbiselerini toplayıp odamdan çıktı. Tabii kapıyı çarpmayı da unutmadı.

Odasının kapısını sökmeyi aklıma not ettikten sonra bende odamdan çıkıp aşağı yöneldim.

Merdivenin sonunda Can'ı görmemle yüzümde şeytani bir sırıtış belirdi. Sırtı bana dönüktü ve bunu fırsat bilerek son hızla merdivenlerden inip sırtına atladım. Dengesini kaybedip yere düşünce sızlanmaya başladı.

"Defne. Defnee! Belim çıktı. Cidden belim çıktı!" Hızla ayağa kalktım.

"Can cidden mi lan? Senin belin alışıktır. Kalk ayağa." dememe kalmadan ayağa kalkıp sırıttı.

Kaşlarımı çatarak onu izlemeye koyuldum.

"Ne? Numara mı yapıyordun?"

Yanıma gelerek yanağımdan makas alıp , elini omzuma attı.

"Bir şeyler öğreniyoruz."

Bende güldüğümde hızla ellerini çırptı.

"Evet! Haydi , haydi acele edin." dedi ayakkabısını giyinmeye çalışırken.

"Nereye gidiyoruz?"

"Burcu'lara. Mangal yapmaya karar vermişler. Geleceğini biliyordum bu yüzden sana sormadım." dediğinde yumruklarımızı tokuşturduk.

Ayakkabılarımı giyindikten sonra hızlıca kapıyı açıp kendimi dışarı atarken Can beni çekmeye çalıştığı için sendelereyerek yere düştüm. Alnımı mermere çarpınca acıyla inledim.

Can'ın hızla yanıma koştuğunu hissettim. Omzumu kavrayarak kalkmama yardım etti.

"İyi misin?" dedi bana bakarken. Kafamı olumlu anlamda sallayıp suratına bir yumruk geçirdim.

"Tamam. Tamam. Bunu hak etmiş olabilirim." diye mırıldandığında gülmekle yetindim.

"Birbirinizi yemeniz bittiyse gidelim mi?" Kerem'e döndüğümde kaşlarını çatıp bana baktı. Ve hızlı adımlarla yanıma geldi.

"Kaşın patlamış geri zekalı. Yine. Annenler gelecekken yapma şöyle saçma hareketler." dediğinde Can'a döndüm.

"Hayvan mısın lan? Kaşımı patlattın."

"Kaç para istiyorsun?" dediğinde gülümsedim.

"Yüz lira yeter."

***

Yan ev olduğu için birkaç dakika sonra Burcu'ların bahçesindeydik. Mangal yapılan aletin başında Berk vardı. Bu mangal yapabiliyor mu la?

Can ve Kerem yardım edilecek bir şey var mı diye mutfağa bakmaya gittiler. Berk de Asya'yı görünce malzemeleri bana kitleyip uzaklaştı.

Açıkçası peşine düşerdim ama etleri ziyan edemezdim. Bu yüzden yelpazelemeye devam ettim.

Bahçeye büyük bir masa kurmuşlardı. Ulan şeytan diyor al etleri kaç eve pişir tavada. Etin kilosu 45 lira lan az mı?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 26, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ÇİLEKLİ LİMONATA #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin