Dost Dokunuşları

180 4 4
                                    

Junun siniri yüzünden belli oluyordu yavaş yavaş yükselen toksiyon ise odada son derece hissediliyordu çün Jun git gide hiç çekinmeden Khuna sesini yükseltmeye devam ediyordu. İşin içinden çıkamadım için aslında birazda kandırıldığını hissettiği için bütün sinir öfkesini stresini acılarını Khuna döküyordu ama Khun hiç bişey yapmıyordu sadece dinliyordu ki bu da Junu daha çok deliye döndürüyordu...  Khun kendini toparlamaya çalışıyordu ama bi türlü dengeyi sağlayamıyordu çünkü Junun bu kadar çabuk geçmişi hatırlayacağını düşünmüyordu. Geçmişi hatırlama derecesi aslında geçmişi hatırlama değil sadece bişeyleri hatırlamak için o hatırlacağımız şeyi hatırlamayı sonuna kadar istememiz gerekiyordu. Khun ve arkadaşı tam olarak bu noktada hata yapmışlardı çünkü Junun tamamen geçmişini sildiğini ve hatırlamak istemediğini düşünüyorlardı oysaki Jun içindeki boşluğu tamamlamak için geçmişini hatırlamaya bi okadar istekliydi.
Oda da hararetli konuşma devam ediyordu Khun, Junun ağzından laf almaya çalışıyordu ama Jun hatırladıkları adına ser verip sır vermiyordu ki o anda kapı açılınca ikisi de susup gelene odaklanmıştılardı. Jun cidden şok olmuştu çünkü bu suratı görmeyeli 5 yıl olmuştu gelen Lee Ha Naydı. Khunun biricik sevdiği ilk ve tek aşktı onların ki birbirlerinden başkasına bakmamışlardı hiç ama Ha Na eğitimi için Amerika'ya gitmek zorunda kalmıştı beyin cerrahisinde uzmanlaşıp gelmişti ama Jun henüz bunu bilmiyordu...

***
Jun: sen ne zaman geldin?

Ha Na: bi süredir buradayım seni izliyorum. Oyyyy bizim Junumuz ne kadar değişmiş

Jun: bu sözlerle konuyu değiştiremezsin Oh Ha Na şimdi konuşma zamanı hasretlik sonra giderilebilir..

Ha Na: beyin ne kadar gizli bi alan değil mi insan vücudunda. İnsanla alakalı herşeyi bilir bütün vücudu tek başına yönetir ve yeri geldiği zaman bazen hatırlamak istemediğimiz anıları geriye iter senin istediğine göre çok geriye yada sadece üstünüde örtebilir. Sende tam olarak geriye atılmamış Jun anılarının üstünü sadece iyice kapatmışsın şimdi ise neleri hatırladığın anlat ki sana yardım edelim ve Mi Yun hatırlayana kadar hiç bişeydrn ona bahsetme eğer bahsedip zorla hatırlatmaya çalışırsan beyninde hasara yol açabilirsin unutma

***
Konuşma Jun için daha ilgi çekici hala gelmişti ki Jun ve Khunun telefonuna çağrı gelmişti. Bütün doktorları toplantı odasında bekliyorlardı.  Ha Na dan izin alıp ikiside çıktı Jun geçerken odadan gömleğini almayıda ihmal etmedi.

***
Toplantı odasına geldiklerinde geçici başhekim konuşmaya başlamıştı.

Başhkm: Evet arkadaşlar biliyorsunuz ki ben bi süredir geçici olarak baş hekim olarak hastane çalışıyordum ama artık yeni baş hekimimiz hastanemize transfer oldu. Kendisi alanında harika oluşturan insanlardan o yüzden umarım özellikle asistanlarımız baş hekimimizden bişeyler öğrenmek için gayret ederler.  İşte yeni baş hekimimiz Lee Ha Nasshi.

Ha Na: meraba arkadaşlar ben Lee Ha Na. Bölümüm beyin cerrahi 5 sene sonra Amerika'daki eğitimim bittikten sonra buraya döndüm. Umarım benimle en güzel şekilde ilgilenirsiniz. Teşekkür ederim.

***
Ha Na gelir gelmez üst üst şok etkisi oluşturmuştu. Khun ve Jun üzerinde ikiside şok olmuştu çünkü Khunun da haberi yoktu bu işten. Kendini tanıştırdıktan sonra geçici baş hekimle birlikte odasına geçmişti Ha Na neyi nasıl yapacağını Ha Na aktarıyordu doktor.  Bi süre sonra herşeyi anlattıktan sonra odadan çıkmıştı doktor ama kapıda merak içinde olan iki kişiden haberi bile yoktu Ha Na nın. doktor çıkar Çıkmaz ikiside içeri dalmıştı.
***
Khun: bu şaka filan değil değil mi?

Jun: nasıl yani sen bilmiyormuydun?

Hayır şaka değil oda bilmiyordu. Aslında seneye dönmem gerekiyordu ama burdaki açığı duyunca işlemleri hızlandırdım ve burdayım

Khun: çok sevindim artık beraberiz demek hep

Jun: sevindim sizin adınıza o zaman bu olanları iş çıkışı konuşalım olur mu?  Hastam gelmiş

Khun: Tamam tamam sen git ben biraz daha buradayım

Görüşürüz Min Junah!  Çok düşünme herşey normale dönecek

Jun:hı hı tamam

***

Khun bi türlü Hananın yanından çıkmıyordu şansa bakın ki o gün ki hastaları randevuyu iptal etmişlerdi. İkisi beraber vakit geçirirken Jun bi o kadar sıkıntılıydı. Kendini düşünmekten alamıyordu hastalara yoğunlaşamıyordu. Sürekli düşündüğü hayatımın hangi devresini hatırlamıyorum? Mi Yun bana ne ifade ediyor? Aramızdaki şey ne? Bunların içinde boğula boğula hastalarını kontrol etmişti. En son hastası gelmediği için boş vakti vardı. O an aklına geldi Yunun dosyasını hemen eline aldı. Hayatında sürekli bişeyin eksik olmasından şikayetçi gibiydi ama bu yaşında ortaya iyice çıkmıştı geçmişinin pişmanlığı ama bu pişmanlık yaşamadan önceki dönem meslek dönemi o zaman nasıl yaşamıştı? İlk iş olarak hemen aklına mesaj atmak geldi ve eline telefonunu alıp yazmaya başladı aslında başlamaya çalıştı çünkü tam olarak ne diyecek bilmiyordu sonunda karar verip

Meraba Mi Yunshi nasılsın?  Umarım seni rahatsız etmiyorumdur. Senden bişey isteyecektim de acaba bi daha ki randevuya gelirken bana cv (öz geçmiş)  ni getirir misin? Aslında kendin ince ayrıntıları eklersen iyi olur hayatının bazı yerlerine göz atmam gerek de teşekkür ederim.

Jun bunları yazmıştı ama Mi Yun bir türlü cevap yazmamıştı. Sonunda kendine gelerek ellerini yıkadı ve üstünü değiştirerek bu günkü iş gününü de burada bitirdi.

***

Dışarı çıktığında Khun ve Hanayı kendi odasına gelirlerken gördü ve onların yanına ilerledi.

***

Ha Na: ahhh Junah şu yüzün gülsün lütfen böyle olmana dayanamıyorum artık

Nasıl olmamı beklerdin acaba hayatım tam bi karmaşayken? Hem sen buranın başhekimisin artık ona göre dikkat et davranışlarına

Khun: hadi ama dostum biraz neşelen herşey çözülecek bak yine bir aradayız

Neyse siz ikiniz takılın bu günlük pek havamda değilim. Tadım hiçyok bu sorunu sonra konuşuruz

Ha Na: ama Jun

Khun: bırak gitsin biraz rahatlaması lazım

***
Yine bir aradayız dedikleri zaman yüne bir anısı daha gelmişti gözünün önüne  ve kendini garip hissetmişti.  Aslında garip değil boşluk git gide büyüyordu onun için sanki. Mi Yun cevap yazmamıştı bi de üstüne iyice morali bozulmuştu. Hem onunla konuşmak istemişti cv biraz bahaneydi isteseydi konuşarakda halledebilirdi.  Belli bir süre sonra kendini koltuğa attı ve kendi kendine konuşmaya başladı

O gün dördümüz nerdeydik?  Nasıl üçümüzle de bu kadar yakındı?  Neden biranda bu anı belirip iyice kafamı karıştırdı sanki?  Çok güzel gülümsüyordu o gün her ne yapıyorsan beraber..   Bi dk Jun ya bunlar sadece kendini kandırıyorsun yani beynin üretiyorsa sırf o kıza sahip çıkmak istediğim için...  Aferim bana o zaman Khun ile Hana nasıl tanıyor? Ahhhhh! Bi cevap bile yazmadı.

***
Jun tamamen duygu karışımı içindeydi ve git gide batıyordu adeta. Bu iş onu iyice düşünmeye anıları geri getirmeye zorluyordu.

***1 hafta sonra***
Mi Yunun randevu zamanı gelmişti. O gün özenle hazırlanmıştı bi okadar da rahat. Biraz geç kalmıştı sanki hızlı hızlı hastaneye dalmıştı ki hastanenin içinde birine çarpmıştı tam özür dileyecekti ki

Mi Yun: sen sen cidden o musun?

Beni tanıyor musun?

SEXY DOCTOR!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin