Gözlerimde iki damla yaş.
Ellerimde titrek yanlızlığım.
Dudaklarımda ölüm senfonisi,
Ve son şarkının nakaratları.
Kulaklarımda bitmiş hayatın,kalıntıları.
Yarı hatırlanan,yarı silik anıların sesleri.
Dilimde kekremsi bir tat.
Korkunun,bıkkınlığın tadı.
Burnunda yanan bağrımın kokusu.
Biraz mayhoş,birazda sarhoş.
Kafamda bir ağrı,bir delirtici düşünce.
Ve çıkmaz yol.
Ayaklarım o yola sabitli.
Bakışlarım karanlığa,
Bedenim yorgun,
Saplandı tırnaklarım,bedenime.
Ayak parmaklarım,habersiz.
Saçlarım acınası yüzüme perde.
Kalbim.
Son umudu arayışta
Son duayı etmekte,
Ama birde ben,
Saklı benliğim,gizli yanım.
Çoktan hazır,çoktan istekli gitmelere.
Ölümün kollarına arzulu.
Ölümün nefesine hasret.
Ilk onu bir kuşun can verişinde görmüş.
Merak etmiş.
O gün sevdalanmış.
Canı acıyınca hissetmiş.
Kendisinede yakın olduğunu.
Hep canı yansın,acısın istemiş.
Çünkü,o zaman yakınmış ona.
Safımmm.
Inanmış ona.
Verdiği acıyı mutluluk sanmış.
Birisi öldüğü zaman.
Ölen kişinin yakınlarının.
Çektikleri acıyı,azabı görmemiş.
Kanmış,iyidir sanmış.
Ama canının peşinde olduğunu anlamamış,görmemiş.
Sevdalanmış.
Acıya,ızdıraba.
Sonra beklenen gün gelmiş.
En acımasız yüzünü görmüş.En soğuk,en karanlık.
Geri dönüşü yokmuş.
Sadece,sonkez.
Son umudu aramış.
Son duayı etmiş.