20 1 0
                                    

Bir gün seni seven ölür elbet

Bir gün elden ayaktan kesilirsin.
Aynalara sorarsın,
O eski ben nerede?diye.
Aynaların dile gelesi gelir.
Sorduğun sorulara.

Artık yürümek bile acı verir,bedene.
Bütün zamanını o çok sevdiğin,
Pencere önündeki koltuğunda geçirirsin.

Susar,özlersin evine gelişlerimi.
Kapının açılmasıyla,
Yanlızlığını yok edişlerimi.
Çocukça sevinişlerimi hatırlar,
Bir tebessüm yayılır,dudaklarına.
Sonra o kiralık tebessümde gider.
Gözlerini gezdirirken etrafa.
Canlanı verir,bütün geçmiş anılar.

Bu evden çıkıp,
Kapıyı çekipte gitmek istersin.
Ama sanki buraya mahkum,
Buraya cezalı gibi hissedersin kendini.
Çünkü,ne zaman gitmek istersen.
Ayaklarındaki güç çekilir.
Kalkmaya çabalasan da olmaz.
Hücum eder gözyaşları,
Yanaklarına hasretcesine.
Ağlayışlarınla kalırsın.
Duvarlar dinler haykırışlarını.
Birazda onlara benzetirsin kendini.
Onlar gibi duygusuz,kalpsiz.
Sonra bunlar az bile,dersin.

Yine aklından çıkmayan,
Ölümü arzulamana sebeb olan.
Kendinden tiksindiğin,nefret ettiğin.
'O'gün gelir aklına.
Ölmek istersin,kendini öldürmek.
Öyle bir acı istersinki,
Yüreğinde ki acının önüne geçsin.
Olmaz,o acıyı hafifletemez hiçbir şey.
Bu sana yaşamın sunduğu bir cezalandırmadır.
Bu yüzden hep uyku ilaçları,koşar imdadına.
Uyuyunca rahatladım sanırsın.
Ama birde rüyalarına girer,o karanlık.
Yıllardır çabalasanda olmaz.
Kurtulamazsın,hep aklına nüfuz eder o gün.
O gün canlanır gözlerinde,
Sarhoşluğuna lanet ettiğin,o gün.
Kanlı ellerin,
Sabah sarhoşluktan ayılınca gördüğün o manzara.
Yeniden,yeniden canın yanar,,,,

7 HAZİRAN,CUMARTESİ.
Kadın:24 Erkek:25 yaşında,

O gün akşam beşte nişanlımı ziyarete gittim.
Görüşeli çok olmamıştı ama yinede çok özlemiştim onu.
Bendeki anahtarla kapıyı açıp,içeri geçtim.
Seslendim ses gelmedi,odalara baktım yoktu.
Beklemeye karar verdim,gelmişken görmeden gitmek olmazdı.
En sevdiği koltuğa geçip,dışarıyı izledim.
Onun bu koltuğu neden bu kadar çok sevdiğini,hep anlamaya çalışırdım.
Şimdi anlıyordum.Burada hayat vardı,burada özgürlük.
Öyle güzel gözüküyorduki gökyüzü buradan.
Güneşin batışı muazzamdı,bu arada saat sekize geliyordu.
Süprizi bozmaya karar verip,nişanlama mesaj attım.
'Nerede kaldın,evdeyim ve seni çok özledim.'
Cevap vermedi,oysaki bir şekilde hep cevap yazardı.
İşi vardır,yada şarjı bitmiştir dedim,beklemeye karar verdim.
Saat dokuz buçuk oldu,gelmedi.
Mutfağa geçip bir şeyler pişirmeye karar verdim.
En sevdiği yemek,yanında da salata.
Yemeği yapınca salataya geçtim.Yeşillikleri yıkayınca,
Doğrama aşamasına geçmiştimki bir ses duydum.
Birisi kapı deliğiyle uğraşıyordu.
Kapıya koştum,önce delikten baktım.
Oydu gelmişti.Onu görme heyecanıyla kapıyı açtım.
Kapıyı açmamla yere yığıldı,sarhoştu.
Söz vermişti bir daha ağzına sürmeyeceğine.
Hem dinimizce haramdı.
Kaldırdım yerden,en sevdiği koltuğuna oturttum.
Saçmalıyordu sarhoşluktan.Sanki o,o değilde başkasıydı.
Tam arkama döndüm,mutfağa gidicektimki sıkıca tuttu bileğimden.
Sert çekişiyle yere yığıldım.Yanıma gelip yine tuttu bileğimden.
Kaldırdı ayağa,sinirliydi.Kaskatıydı yüzü,hiçbir oynama yoktu.
Çatık kaşlarının altındaki gözler bana sabitliydi.
Elini havaya kaldırıp sağ yanağıma şiddetli bir tokat attı.
Yere düştüm,ağlayarak ayağa kalktım.Sarhoşluk ne iğrenç şeydi.
Alkol ne iğrenç bir içecekti,şimdi daha iyi anlamıştım.
Rabbimin neden ondan uzak durun,dediğini.Onu neden haram kıldığını.
Beni çok seven insanı bile değiştirmişti.Hem de bana şiddet uygulayacak kadar.
Kızgın değildim ona,çünkü isteyerek yapmamıştı.Sarhoştu,o illetin etkisindeydi.
Yine tuttu beni ama bu kez giysinin yakalarını kavradı elleri.
Kaçmaya,uzaklaşmaya çalıştım.Erkekti sonuçta,benim gücüm onunkinin yanında
Pasif kalırdı.Tüm gücüyle savurdu bedenimi duvara.Ayaklarımdaki güç gitmişti.
Ağzından çıkan inlemeyle kaydı sırtım duvardan.Çöktüm dizlerimin üzerine.
Gitmeliydim,kapıyı çekip çıkmalı.Kendinde değildi o,burada kalırsam canımı yakacaktı.
Hızlıca ayağa kalkıp kapıya koştum.Ceketimi,çantamı şimdi bulamazdım.Öylece çıkmalıydım.Eşyalarımı sonra alırdım,yine buraya gelecektim nasılsa.Bu olanlar konuşulmadan kapanmayacaktı.Olmadı tam kapıya yetiştim,derken yine tuttu beni.
Kafamı duvara vurdu.İğrenç bir ses tonuyla'nereye daha içecektik'dedi.
Artık gerçekten gitmeliydim,hemde hemen.Ellerinden kurtulamadım.Beni sıkıca tutup içeri çekti.Odanın ortasındaki cam sehpaya savurdu bedenimi.Savrulmamla masanın üstüne düşüp kırılması bir oldu.Artık sadece ağlamıyor,çığlık atıyordum.
Sevdiğim adamın ellerinden kurtulmak için,bir gün böyle çığlık çığlığa bağırıp,ağlayacağıma asla inanmazdım.
Yaşlı gözlerle 'ne olur bırak'diyerek yalvarmaya başladım.
Duymadı,duysa bile anlayacak durumda değildi.Elleriyle kavradı saçlarımı,sürükleyip
Cam kırıklarının arasından çıkardı bedenimi.İsmini haykırıyordum,delicesine.
'Bırak,,,bırak,,,Ne olursun,canım çok acıyo hem...'sözümü bitirmeye izin vermeden.Bıraktı saçlarımı,sonra mutfağa gittiğini gördüm.Fırsat bu fırsat deyip,toparladım kendimi.Koşmaya başladım kapıya doğru.Bu kez kurtuldum,derken.
Mutfaktan karşıma çıktı.Neye uğradığımı şaşırdım.Çığlık çığlığa ağlamamak için kendimi zor tuttum.Kapıya bu kadar yakınken ittiripte çıkmak istedim.Fakat uygulamaya geçemeden soluğum kesildi sol yanındaki acıdan.Neler oluyordu bu ağrıda neyin nesiydi.Gözlerimin önü karardı,dizlerimin bağı çözüldü.Bedenim yere düştü sertçe.
Kalp atışlarımı kulaklarımda ve avuçlarımda hissettim.Nefes alışlarım yavaşladıkça,
Görüntüler bulanıklaşıyordu.Aynı acıyı birkez daha hissettim bu daha şiddetliydi.
Sanki canım çekiliyor,ve bir daha.Ağzımdan kısık bir çığlık koptu.Bu bedenimin
feryadıydı.Gözlerimi sonkez açmaya zorladım.Göz kapaklarım aralandığında,sanki gözlerim bana sonkez bir iyilik yapmak ister gibi görüntü netti.Karşımda bu halini
tanıyamadığım nişanlım.Yüzündeki lekeler neydi öyle.Evet,,,evet,,,
Kan sıçramıştı yüzüne ve elinde ne olduğunu seçemediğim bir şey.
Acıyla inleyerek kapandı gözlerim.Ölmek böyle mi oluyordu,böyle mi insanın canı yanıyordu.Evet,,,evet,ölüyordum.
İnleyerek,yanaklarından süzülen yaşlarla.Terk ediyordum sevdiğim adamı.
Hem de o böyle iğrenç bir haldeyken.Onu bu iğrenç haliyle görmüşken.
Hayat hep böylemiydi.Ölmeden önce bir şansım daha olsaydı,tek şey isterdim Rabbimden.
Bana sevdiğim insanın bu halini görmeden ölüm vermesini.Ama olmadı.Bu gün bir yabancıyı tanıdım.Bu gün bir yabancıyı çok özledim ve o yabancının evini açıp içeriye girdim.İçeriye girdiğim o eşikten,çıkmayı çok istedim.Çırpındım olmadı....

SABAH 12:33

Sabah uyandığımda kafam çatlıyordu,neydi bu halim böyle.Yatak ucumda yerde uyuya kalmıştım.Heryerim ağrıyordu,hem de her yerim.iyice doğrulup ayağa kalktım.
Bu da neydi böyle ellerim,üzerim batmıştı.Odamdaki aynaya doğru yürüdüm güç bela.
Yüzümdede vardı bu lekelerden.Kana benziyordu.Kan üzerimde ne gezsin,dedim.Kokladım,
gerçektende kandı.Hemen odanın kapısına yönelip açmam bir oldu.Salon dağılmıştı,cam
sehba kırılmış.Ne olmuştu buraya böyle,gece hırsız mı girmışti.Tamam o öyle olmuştu,
peki bu kan neyin nesiydi.Tam koridora doğru dönecekken kenara atılmış yerdeki kanlı bıçak gözüme ilişti.Bir şeyler hatırlar gibi oldum.Ama tam hatırlayamadım,bir kaç kare karanlık.

Eğilip eline aldı kanlı bıçağı.
Sonra koridora çevirdi başını bedeniyle birlikte.
Karşısında öyle bir manzara duruyordu ki.Bedeni anında taş kesildi.Avucundaki bıçak yeri boyladı ardından çıkarttığı ses duyuldu.Ağlayamıyordu böyle bir manzara karşısında sanki göz yaşları onu terk etmişti.Sanki zaman durmuştuda haber veren yoktu.Duvardaki saatten gelen tikk takk sesleri sanki zamanın durmasına ağlıyordu.
O sesler onun gözyaşlarıydı.Ya şimdi ben ne yapmalı.Donmuş kalmıştı,sevdiği kadının
yerde kanlar içerisinde yatan bedeninin yanına gidemiyordu.Sanki bu bir işkenceydi.
Gitmek istersin gidemezsin.Yakınındadır lakin uzağında gibi.
Ayaklarının bağı çözülünce koştu sevdiği kadının yanına.En çokta onu bırakıpta gitmediğini anlamak istiyordu.O hayatı boyunca duyduğu en güzel ses olan.Kalp atışlarını duymak istiyordu.Olmadı buz gibiydi,gerçeği biliyordu 'o'gitmişti,ölmüştü.
İnkar etmek istedi.Hayır demek.Sonra hatırladı o karanlık geceyi.Sevdiği kadına attığı tokadı,onu duvara savuruşunu,onun o narin bedeninin sehbaya çarpışını.
Sonra,,
Sonra,,kırılasıca,kopasıca o elindeki bıcağı.Sevdiği kadına,nişanlısına o bıçağı,acımasızca,canice saplayışlarını.Yüzüne sıçrayan kanları.Defalarca,defalarca

2 GÜN SONRA.

Zanlı nişanlısını defalarca bıçaklayarak öldürdüğünü inkar etmemiş ve kendini emniyete teslim etmiştir.Kendisi o gece sarhoş olduğundan dolayı hapsi 20 yıla düşürülmüştür.

25 YIL SONRA.

Yine karanlık yine o gün.
Bir gün elden ayaktan kesilirsin.
Aynalara sorarsın,
O eski ben nerede?diye.
Aynaların dile gelesi gelir.
Sorduğun sorulara.

Artık yürümek bile acı verir,bedene.
Bütün zamanını o çok sevdiğin,
Pencere önündeki koltuğunda geçirirsin.
Susar,özlersin evine gelişlerimi.
Kapının açılmasıyla,
Yanlızlığını yok edişlerimi.
Çocukça sevinişlerimi hatırlar,
Bir tebessüm yayılır,dudaklarına.
Sonra o kiralık tebessümde gider.
Gözlerini gezdirirken etrafa.
Canlanı verir,bütün geçmiş anılar.
Bu evden çıkıp,
Kapıyı çekipte gitmek istersin.
Ama sanki buraya mahkum,
Buraya cezalı gibi hissedersin kendini.
Çünkü,ne zaman gitmek istersen.
Ayaklarındaki güç çekilir.
Kalkmaya çabalasan da olmaz.
Hücum eder gözyaşları,
Yanaklarına hasretcesine.
Ağlayışlarınla kalırsın.
Duvarlar dinler haykırışlarını.
Birazda onlara benzetirsin kendini.
Onlar gibi duygusuz,kalpsiz.
Sonra bunlar az bile,dersin.

Yine aklından çıkmayan,
Ölümü arzulamana sebeb olan.
Kendinden tiksindiğin,nefret ettiğin.
'O'gün gelir aklına.
Ölmek istersin,kendini öldürmek.
Öyle bir acı istersinki,
Yüreğinde ki acının önüne geçsin.
Olmaz,o acıyı hafifletemez hiçbir şey.
Bu sana yaşamın sunduğu bir cezalandırmadır.
Bu yüzden hep uyku ilaçları,koşar imdadına.
Uyuyunca rahatladım sanırsın.
Ama birde rüyalarına girer,o karanlık.
Yıllardır çabalasanda olmaz.
Kurtulamazsın,hep aklına nüfuz eder o gün.
O gün canlanır gözlerinde,
Sarhoşluğuna lanet ettiğin,o gün.
Kanlı ellerin,
Sabah sarhoşluktan ayılınca gördüğün o manzara.
Yeniden,yeniden canın yanar.
 
Sensiz elli yaşına geldim.
Sevdiğim kadın affet beni...











Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 07, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HayallHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin