Bölüm 16: GÜÇLÜ DURMAK

410 15 16
                                    

Keyifli okumalar bölümü uzun yazmaya çalıştım umarım beğenirsiniz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Keyifli okumalar bölümü uzun yazmaya çalıştım umarım beğenirsiniz. Bir duyurum olacak; 3 hafta sonra YGS sınavım var ona odaklanmam gerekiyor bölümler geç gelebilir anlayışınız için şimdiden teşekkürler :) Seviliyorsunuz 3 K ya adım adım :* 

ÖZGÜR

Odaya girdiğimde Alçin yatağında değildi. Gözlerim doldu.Tuvalete baktım yok. Bahçede yok. Yatağı toparlanmış. Delirmek üzereyim. Hemşirelerden hiçbiri yok. Duvara yaslanıp kayarak yere oturdum. Kalbim ağzımda atıyordu. Başımı ellerimin arasına alıp -sanki kimse ağladığımı anlayamazmış gibi- ağlamaya başladım. Neredeydi bu lanet olasıca kız !? Tam o anda kapı açıldı ve Arda abi, 2 hemşire Alçini getirdiler.

-Alçin !

Ayağa kalkıp sımsıkı sarıldım. Bir daha bırakmamak, gitmesine izin vermemek üzere... Neden bu kadar paniklemiştim ? Sanki benim o an hayatım bitmişti, sona gelmiştim. Dünya başıma yıkılmıştı. Her şey bitmişti benim için. Sensiz yapamam ben koalam... Sen ölürsen bende ölürüm. Ellerimden kayıp gitmene izin veremem. Veremem çünkü o zaman ben ölüden beter olurum... Alçine sarılmaya devam ederek o güzel ve eşsiz kokusunu içime doldurarak:

-Beni bırakma, sensiz olmaz... Pes etmek yok

ALÇİN

Onu öyle görmek içimi parçalamıştı. Benim ile birlikte acı çekmesine dayanamazdım. Olmaz çocuk, gözlerimin önünde acı çekmen beni daha güçsüz hale getirir. Şuan bana sarılıyorsun şimdi ölsem üzülmem. Üzülmem bu hayattan göçtüğüm için ama seni bensiz bıraktığım için benim içim yanar. Gözüm arkada kalır. Dayanamam üzülmene. Ya bu yüzden hayata meydan okuyacağım ya da seni kendimden uzaklaştırmanın bir yolunu bulacağım... Hayat ne garip değil mi ? Onu elde etmek için uğruna mücadele ettiğin,acı çektiğin insana bu sefer o benim ile acı çekmesin diye hayatından çıkartmaya çalışmak. Sadece onun iyiliği için. Hadi bir düşünelim. Öleceğinizi biliyorsunuz ve sevdiğiniz adam hayatınızda. Siz acı çekerken oda acı çekiyor. Sevdiği insan gözünün önünde eriyip bitiyor. Siz hayattayken sizin yanınızda mutlu ama aynı zamanda sizin ile birlikte acı çekiyor. Hem hayattayken acı çekecek hem de siz öldükten sonra 2 kat daha fazla canı yanacak, oda ölmek isteyecek hayatına devam edemeyecek. Ama siz onu yolun başındayken hayatınızdan çıkartırsanız belli bir süre acı çekip unutacak. Sizi hep güzel hatırlayacak. Kendiniz ile birlikte onu toprağa gömmeyeceksiniz. En önemlisi onu yaşan bir ölü yapmayacaksınız. Sizce hangisi ?

Tabi ki hayat bana bunu ilerleyen zamanlarda gösterecek biliyorum. Ama ben pes etmeyeceğim. Bu yolda neler olacağını zaman gösterecek bana. Sımsıkı sarıldım. Kokusunu doya doya içime çektim. Ve o an anladım. İnsanların gerçekten bir kokusu var ve bunu seven insandan başka kimse alamıyor. Kimse sevdiği insan gibi sarılamıyor sana.

-Ben senin kokunu çektikten sonra kaybolmasın diye nefesimi tutmuş insanım. Şimdi ne olur bana gelip seni bırakmaktan bahsetme bana...

-İyi ki...

BENDE Kİ SEN (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin