6.Bölüm

170 19 0
                                    

"Bırak ay gitsin, sen kal bu gece..." 

 Karşıma çıkan görüntü şaşırmama sebep olmuştu. Karşımda 17-18 yaşlarında bir kızın fotoğrafı vardı. Kızın yüz siması tanıdık geliyordu. Fotoğrafın altındaki yazıları okumaya başladığımda zilin çaldığını duydum. Bu saatte Ege'nin evine kim gelmiş olabilirdi ki? Düşüncelerime yanıt bulmak için, kapıya doğru ilerledim. Kapıyı açtığımda karşımda Ozan vardı. Ağzım bir karış açık , kafamda bir ton düşünce ile ona bakıyordum. Burada ne işi vardı? "Bademciklerinde çok hoşmuş" deyip gülmeye başladığında ağzımı kapatıp yüzümü buruşturdum.

 "Ne işin var burada?" 

 "içeride konuşuruz " diyerek beni kenara itti. Salonu bulmak için odalara göz gezdirdiğinde, salona doğru yürüdüm.Arkamdan geldiğinde elindeki pizza kutularını sehpaya bıraktı ve koltuğa oturdu. Aynı zamanda etrafı inceliyordu. 

"Burada ne işin var?" diyerek sorumu tekrarladım." Acıkmışsındır diye sana pizza getirdim. Ayrıca sizin şirkette bilgisayar bölümü ile ilgili birkaç soru kaldı kafamda. Şirketten Eren ile çıktıktan sonra o gelecekti yanına, kendine zarar verirsin korkusuyla fakat işi çıktı. O yüzden ben geldim. İstersen gideyim? " 

"Yok hayır, kalabilirsin" dediğimde gülümseyip koltuğa daha çok sindi.

Pizzaları alıp mutfağa gittiğimde kafamda tonlarca düşünce kendini tekrarlıyordu. Eve bıraktığım kutuyu hala açmaya fırsatım olmamıştı ve içinde ne olduğunu deli gibi merak ediyordum. Ayrıca buraya gelen kız kimdi acaba? Dosyada bulduğum kız niye Egenin bilgisayarındaydı ? Ege arkasında bu kadar soru işareti bırakarak gitmişti. Ben ise o soru işaretlerini tek tek çözmeliyim.

 Düşünmeyi bir kenara bırakıp pizzaları tabaklara koydum ve salona götürdüm. Ozan, Ege ve benim salondaki fotoğraflarımı inceliyordu. Sehpaya tabakları bırakınca bana döndü. 

"Ne zaman tanışmıştınız" 

 "Daha 4 yaşımdaydım, yan evimize taşınmışlardı"

 "Peki, nasıl öldü?"  dediğinde meraklı gibiydi. Sorusuna yanıt bekliyordu fakat ağzımdan o kelimeler dökülmüyordu. 

"Babam ihaleye girecekti. Büyük bir ihale. Mafyalardan diğerleri babamın kazınacağını anlamıştı. İhaleden geri çekilmeleri için babamla konuştular fakat babam kabul etmedi. Daha sonra beni kaçırdılar. Eğer ihaleden çekilmez ise beni öldüreceklerini söylediler. 1 ay onların elinde kaldıktan sonra, babamlar beni buldu. Adamlar benim üstüme kurşun sıktıkları sırada Ege benim önüme geçti ve kendisi vuruldu. Tam 1 hafta hastanede yattı. Daha sonra girdiği komadan kurtulamadı." derken gözyaşlarım sırayla akıyordu. Ozan oturduğu yerden kalkarak yanıma geldi ve beni kendisine çekerek sarıldı. Daha sonra 

" Burçin o gökyüzünde ve seni izliyor, üzülme. Tanımasamda senin üzülmen, onun en son isteyeceği şey olur. "

"Olmuyor Ozan, olmuyor. Kalbimdeki yumru gün geçtikçe daha çok büyüyor. Alışmaktan korkuyorum. Onsuzluk bana çok ağır geliyor. Ben onunla büyüdüm. Ben onun sayesinde aşkı öğrendim. Daha yaşayacağımız ne kadar çok şey vardı bizim. Çok erkendi. Lanet olsun çok erkendi daha " dediğimde cevap vermek yerine tekrar sarıldı "Ağla güzelim, ağla "  dediğinde ağlamam daha çok hızlanmıştı.

Yemeğimizi yedikten sonra Ozan ile şirketteki bilgisayar durumları hakkında kısaca konuştuk. Onların şirketlerinde olan bütün bilgisayarlar bizim sistemimize bağlanacaktı ve bütün yönetim bizde olacaktı.İş konuşmanın bugünlük yeterli olduğunu anladığımızda ikimizde konuyu kapattık. Daha sonra Ozan gitmek için hareketlendiğinde  "Görüşürüz "diyerek uğurladım onu. Yolda kaybolana kadar camda arkasından baktım. 

Daha sonra odaya giderek leptopu tekrar açtım. Açtığım gibi o fotoğraf tekrar karşıma çıktı. Fotoğrafın altında Eylül SEZGİN yazısını gördüm. Aşağısında ise kızın bilgileri yazıyordu. Dosyadan çıkarak, dosyanın oluşturulduğu tarihe baktım. 16.04.2012 yazıyordu. 4 yıl önce Ege ölmeden 1 ay öncesine aitti bu tarih. Dosyanın adı BURÇİN'E olduğunu gördüğümde benimle alakasının ne olduğunu çözmeye çalıştım. Bu kız niye Ege'nin bilgisayarındaydı, bilgileri niye böyle ayrıntısı ile yazılmıştı, dosyanın benimle ne alakası vardı bilmiyordum. Yazının sonunda 'TİMUR KARA' yazısını gördüğümde, telefonumu aldım ve not kısmına bu ismi yazdım. Yarın mutlaka bu adamı araştır malıydım. Bilgisayarı kapatıp yatağa uzandım. Bugün fazlasıyla yorulmuştum. Gözlerimin kapanmasına izin verdim.

Sabah alarm çaldığında zorlukla uyandım. Yatakta doğrulduğumda saat 8.30 olduğunu gördüm. Dünkü kıyafetlerimi tekrar giyerek saçlarımı sıkı bir atkuyruğu yaptım. Ege'nin bilgisayarını alarak evden çıktım.

Aşağıya indiğimde Nurcan ablanın dün söyledikleri geldi aklıma. Birde o kız çıkmıştı. Bir sürü soru işareti vardı kafamda. Nurcan ablaların apartmanına girdiğimde zili çaldım. Nurcan abla beni gördüğünde şaşırmış bir ifadesi vardı. 

"Hoş geldin kızım, gel içeri geç. " 

" Yok Nurcan abla, şirkete geçeceğim. Dün senin anlattığın kız vardı ya görsen tanır mısın? "

" Tabi tanırım kızım " dediğinde bilgisayarı açıp gece fotoğrafını gördüğüm kızı gösterdim 

"Bu kızdı. Geldi, Ege'nin öldüğünü söyleyince ağlayarak gitti. Pekte benziyordu Ege oğluma " dediğinde başımla onayladım

 "Tamam Nurcan abla, çok sağ ol. " diyerek apartmandan çıktım. Bu kız ve Nurcan ablanın dediği kız aynı kızdı. Yani bu kızı bulmam lazımdı. Arabama binerek şirkete doğru sürmeye başladım.

Şirkete geldiğimde direk odama yöneldim. Odama girdiğimde bilgisayarı aldım. Bilgisayar mühendisliği okuduğum için özel programları çok iyi biliyordum. 'TİMUR KARA' adlı kişiyi araştırmaya başladığımda odamın kapısı çalındı. "Gel" diyerek yanıtladım. Serapı gördüğümde elinde kahve ve gazete ile gelmişti. Masama bırakmasını söylediğimde, bırakıp çıktı. Bilgisayar bu ismi tararken bende gazeteye göz attım. 2.sayfaya geçtiğimde büyük harflerle yazılan yazıya baktım. "ÜNLÜ İŞ ADAMI HAKAN ŞAHİNŞAH'IN KIZI BURÇİN ŞAHİNŞAH, GÜVEN HOLDİNGİN SAHİNİ OZAN GÜVEN İLE, ÖLEN EGE CANDAR'IN EVİNDEN ÇIKARKEN YAKALANDI. "

Haberi okumaya devam ettiğimde " 4 yıl ardından Türkiye'ye dönen Hakan Şahinşah'ın kızı Burçin Şahinşah, Ölen sevgilisi Ege Candar'ın evine girerken görüntülendi. 30 dakika sonra Ozan Güven'de, Şahinşah'ın arkasından eve girdi. 3 saate yakın evde durmalarının ardından Ozan Güven çıkarak arabası ile uzaklaştı. "

Bizim Aşkımız SiyahHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin