8.BÖLÜM

365 19 3
                                    

ÖPÜCÜK

Keyifli okumalar...
Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın.


Yukardaki ege.

Sağ kolumdaki sızıyla kendime geldim. Etrafa bakıldığında yattığım yatağın ayak ucunda oturan ateş' i gördüm. Dalmıştı. Acaba ne düşünüyordu. Gücümün yettiği , sesimim çıktığı kadar ateşe seslendim. "Ateş" Ama sesimi ben bile zor duymuştum ateş nasıl duysun diye düşünürken ateş bana dönüp "uyandın mı" diye sordu. Sorduğu soruya başımı onaylar biçimde salladım. Bir süre ikimizde sessizdik. Bu sessizliğe daha fazla dayanamayıp fısıltı gibi çıkan sesimle "nerdeyiz? Bana ne oldu?" diye sordum ama gerçekten sesim fısıltı gibi çıkmıştı. Ateş bana bakmadan "hastahanedeyiz. Bayıldın bizde seni buraya getirdik." dedi. Bana neden bakmadığını anlamamıştım. Ateş biz demişti diğerlerine nerede acaba? "Ege uzay ve ceyhun nerede?" diye sorduğum anda kaldığım hastahane odasının kapısı açıldı ve uzay kapıdan göründü. Bana bakıp uyandığımı görünce koşarak bana geldi ve sıkıca sarıldı. Öyle sıkı sarılıyordu ki bir an nefes alamayıp diğer tarafa yolculuğum var sandım. Uzayı ittirmeye çalıştım ama olmayınca ceyhuna yardım dilenir gibi bir bakış atmamla ceyhun uzayı benden uzaklaştırıp "boğacaksın kızı oğlum. " diyip yanıma gelip "iyimisin ırmak" diye sordu. İyi miydim hayır. Ama bunu onlara söylemeyeceğim.
"İyiyim. Ne zaman çıkabilirim." diye sordum. Ege bana bakıp "serumun bitsin çıkacağız" dedi

****

Serumum bitince hemen kaldığım hastahane odasından çıktık. Hâlâ biraz başım döndüğü için ateşin koluna girip başımı omzuna yaslayarak asansöre doğru yürümeye başladık. Çocukları evlerine göndermiştim. Biraz dinlensinler diye. Asansöre binip zemin katına ait olan düğmeye bastı ateş. Bir kaç saniye sonra hastanenin hareketi algılayan sürgülü kapısından dışarı çıktığımız da bizi bir süpriz bekliyordu.  Karşımızda bizi bekleyen selim bizi gördüğünde koşarak yanıma gelip bana 'nasılsın" diye sordu. Bende onu hiç ateşin omzundan kaldırdığım başımı tekrar omzuna koyarken sesimin soğuk çıkmasına özen göstererek "iyiyim." dedim. Sonra da "neden geldin?"  diye sordum. Gerçekten buraya neden gelmişti. Sonuçta onun hiç birşeyi değildim. Evet onu seviyordum ama o beni sevmiyordu sonuçta.  Bana biraz daha bakıp "seni merak ettim." dedi. Beni merak etmişti. Selim beni merak etmişti. Her ne kadar içimden şurda çılgınlar gibi dans etmek gelsede bu isteği bastırıp ve sesimdeki soğukluğu ayarlayarak " gördün işte" dedim. Sonra ateşe bakıp gülümseyerek "bitanem ben çok yorgunum beni eve götürür müsün. " dedim. Ateş de bana bakarak. "Hemen götürürüm aşkım" dedi ve beni kucağına aldı bunu beklemediğim için dudaklarımın arasından tiz bir çığlık kaçtı. Ateşe bakıp " ne yapıyorsun" diye sordum. Oca gülerek "yoruldum dedin bende seni taşıyorum" diyince ben hulmeye başladım.  Göz ucuyla selime baktığımda ellerini yumruk yapmış bize bakıyordu. Yüzümü ateşin boynuna gömdüm ve beni arabaya bindirmesini izledim.

*****

Ateşden

Selimle konuştuktan sonra ırmağı kucağıma alıp arabaya bindirdim. Ben de sürücü koltuğuna gecip arabayı calıştırdım. Arabayı sürerken selim' in dikiz aynasından kayboluşunu izledim. Cok değil birkaç dakika sonra selim artık görünmüyordu. Kafamı çevirip ırmağa baktığımda çoktan uyumuştu. Arabayı sağa çekip biraz onu izlemeye karar verdim. O kadar güzel uyuyordu ki. Yüzü bana dönüktü ve dudakları hafif aralıktı. Bir an gözlerim dudaklarında takılı kaldı. Bu gün okulda bayıldığını farkettiģimde koşarak yanına gittim ve başını dizlerime aldım kalbim deli gibi çarpıyordu ve ben ilk defa bu kadar çok korkuyordum. Ona birşey olmasından çok korkuyordum. Irmak bir süre cevap vermeyince cebimden telefenu çıkartıp ceyhunu aradım.  Ege ve uzayı alıp beni arabada beslemesini söyleyip telefonu cebime geri koydum ve ırmağı  kucağıma alıp okulun açık otoparkındaki arbama doğru koşmaya başkadım. Koridordaki herkes beni ilk defa böyle endişeli gördükleri için şaşkın bir şekilde arkamdan bana bakıyorlardı. Tam kapıdan çıkacaktım ki selim benim önüme geçip bana sorular sormaya başladı. Irmağa bir şey olmasından korktuğum için bir anda bağırarak "sanane lan ırmak senin neyin oluyorda onun için endişeleniyorsun?" diye bağrınca o da aynı şekilde bağırarak "o beni seviyor tamam mı bu da bana onun için endişelenme hakkını veriyor." deyince zaten tepemde olan sinirlerim bu sözlerden sonra bir kuş misali gökyüzünde kanat çırpmaya başladı ve ben selime bakıp "sana aşık olduğu için mi benim sevgilim. Onun için mi beni öpüyorum.  Bu yüzden mi bana durmadan seni seviyorum diyor. Sen onu hiç sevmiyorsun şimdi çekil önünden sevgilimi hastahaneye götürmem lazım" diyerek yanından gecerek okuldan çıkarak hastahaneye geldik. Bunları hatırladığım da selime bir kez daha lanet okudum ve Irmağı izlemeye devam ettim. Melek gibi uyuyordu. Sanki bir daha hiç görmeyecekmiş gibi son kez baktm yüzüne ve arabayı çalıştırıp eve geldim. Kapıyı zorda olsa açtıktan sonra kollarımda melekler gibi uyuyan ırmağı ve içerde sanki yatakla 3. Dünya savaşını veriyor gibi uyuyan kardeşimi uyandırmamak için yavaş adımlarla ırmağın odasına doğru ilerledim ve hafif aralık olan kapıyı ayağım yardımı ile iyice ittirerek içeri girdim ve tekrar ayağım yardımıyla geri kapattım ama biraz fazla sert ittirdim herhalde kapı güm diye kapandı. Irmak kucağımda biraz kıpırdandı ama uyanmadı. Zaten içerde uyuyan kardeşim yanında top patlasa duymaz bu yüzden sorun yok diye düşünüp ırmağı yatağına yatırdım ve yorganı üzerine örttüm. Bende yanına yatıp yüzünü bana dönmesini sağladım ve onu izlemeye başladım.  Ama bir süre sonra gözlerim tekrar dudaklarına takıldı. Ve o an icimden gelen öpme isteğini geri çevirmeyip dudaklarımı yavaşça yaklaştırıp üst dudağımı ırmağın iki dudağının arasına yerleştirip öpmeye başladım. Bir süre sonra ırmakta karşılık vermeye başlayınca şaşırıp geri çekildim ama o hâlâ dudaklarını öpüşür gibi hareket ettiriyordu. Rüyasında öpüştügünü görüyor herhalde deyip dudaklarımı tekrar dudaklarına bastırıp öpmeye başladım.

****

Irmaktan.

Gözlerimi açtığımda ateşin beni öptüğünü gördüm önce geri çekilmeyi düşündüm ama sonra icimde bir yerin onu öpmek için delirdiğini anladığımda öpüsüne karşılık verdim. Bir an geri çekilince aklima gelen ilk şeyi yaptım ve dudaklarımı oynatmaya devam ettim böylece beni rüyasında öpüştügünü gören biri sanacaktı. Ve umduğum gibi oldu ve beni öpmeye devam etti. Bir süre böyle devam etti. Artık buna bir son vermeliydim. Yoksa anlayacaktı. Uykusunda diğer tarafa dönen biri gibi diğer tarafa döndüm. Önce biraz şaşırsada usulca dudaklarını yanağıma deydirdi odadan çıkıp gözden kayboldu. Ateş gittikten sonra kalbim sen selimi değil ateşi seviyorsun demeye başladı. Ateşin yanında biraz tuhaf davranıyor kabul ama onu sevmiyor diye söylenmeye başladı beynim. Bense aralarında kalarak ortak bir karar vermelerini beklerken nir süre sonrada tekrar uykuya daldım.

Merhaba yine sizlerlerleyim. umarım beğenerek okumuşsunuzdur. Vote ve yorum yapmayı unutmayın çünkü yorumlarınız benim gelişmemi ve hatalarımı düzeltmem için iyi oluyor.
Şimdiden teşekkürler

LİSELİ KÜLKEDİSİ (Tamamlandı.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin