DOKTOR...
Yukarıdaki şarkı benim çok sevdiğim bir diziden. Dinlemenizi tavsiye ederim...İYİ OKUMALAR..
Yarışma açıklandığından beri ateş ile birlikte çalışma yapıyorduk. Ateş bizim için bir kız bir erkek olmak üzere iki tane dans hocası bir tanede erkek müzik hocası tuttu. Her gün eğitim görüyorduk. Okuldan, okuldaki elemelerde kadar izin aldık bu sayede bütün gün elemeler için çalışıyorduk. Ege , ceyhun ve uzayda bize okuldan sonra katılıyordu. Aslında onlar da izin alıp bizimle birlikte bütün gün çalışmak istemişti ama ateş
"siz gidip selime ve diğerlerine göz kulak olun bakalım yarışmalarda ne yapacaklar haberimiz olsun. Ayrıca kim kim katılacaklar onuda öğrenin."
deyince mecburen okula gitmek zorunda kaldılar. Zaten onlar sadece müzik kategorisinde bizimle olacakları için okulda bizim yokluğumuzu doldurmaya çalışıyorlar. Ben de ateş ile birlikte hocaların bize gösterdikleri karografiyi çalışıyoruz.
Aslında karografiyi cok kolay. Ateşin başında bir sapka olacak. Ben de o şapkayı almaya çalışacağım. Ege'nin dediğine göre herkes dansını aynı müzik eşliğinde yapacakmış. Bunun hakkında konuşurken ateş "bize müzik fark etmez, biz her müzikle dans edebilir ve yarışmayı kazanırız" demişti. O an o kadar mutlu olmuştum ki daha fazla çalışmak istemiştim.
Ayrıca ateş ile birlikte dans ederken rahatladığımı hissediyorum. Sanki bir kuşun sırtında gökyüzüne uçmak gibi. Dansımızın son kısmına gelirken salonun köşesine gidip bitiş hareketimizi yaptıktan sonra final pozunu verip dansımızı bitirdik. Biz durduğumuz zaman salonu dolduran alış seslerinin nereden geldiğine baktığımda ege uzay ceuhun ve alev bizi gülerek alkışlıyordu.
Çocukların yanına gidip hepsine sarıldıktan sonra ellerinde ki poşetleri alıp dans salonunu en köşesinde duran koltuklara gidip poşetleri bıraktıktan sonra mavi avluyu alırken siyah havluyuda ateşe verdim. Ceyhunların getirdiği pizzaları yerken onlarda okulda neler olduğunu anlatıyorlardı. Bu arada alev de kaydını bizim okula aldırmıştı. Adını bizimle birlikte yarışmaya yazdırmıştı. Böylece bize yardım edebiliyordu.
Tam ege ceyhunun nasıl tüm caddede acıktım diye bağırdığını anlatıyordu ki çalan telefonumla birlikte onun sözü yarıda benimde yediğim lokma boğazında kaldı ve öksürmeye başladım. Arayan kişiyi kimse görmesin diye telefonumu elime alırken ateş de sırtıma vuruyordu. En sonunda dinen öksürüğüm ile birlikte oturduğum yerden kalkıp salonun diğer ucuna gidip arayan kişiyi yanıtladım.
"Alo" diyerek yanıtladığım telefon karşıdan duyduğum ince bayan sesi ile başlamış oldu. Karşıdaki bayan "iyi günler ırmak hanım ile mi görüşüyorum. " deyince bende "evet benim." dedim.
"Yarın ki doktor randevunuzu hatırlatmak için aramıştım. " deyince kadın bende olabildiğince sessiz bir şekilde "biliyorum yarın saat 10:30'da." dedim. Telefonda biraz daha konuştuktak sonra telefonu kapatıp alevlerin yanına gittim. Hepsi bana soran gözlerle bakıyorlardı. Eski ev sahibi diye geçistirdikten sonra hep beraber yemek yemeye devam ettik. Yemeğimiz bittikten sonra hep beraber söyleyeceğimiz şarkı için prova yaptıktan sonra ateş ile bir kez daha prova yaptık. Sonra herkes evlerine dağıldı.Sabah alarmı sesi ile kalktıktan sonra hazırlanıp ateşler merak etmesin diye de bir not yazdıktan sonra evden çıktım ve yoldan çevirdiğim taksiye binip hastaneye gitmeye başladım. Bütün yol boyunca müzik dinledikten sonra hastahaneye gelince kılaklığımı çıkarttım. Taksi şoförüne parayı ödedikten sonra taksiden inip hastahaneye giriş yaptım.
Asansör binip 5. kata çıktıktan sonra doktor metin bey'in odası önüne gelip sekreteri Aycan abla ile bir süre konuştuktan sonra doktorun odasına girdim.
Gerekli testler yapılıp , tomografi çekildikten sonra tekrardoktorun odasındaydım. Metin bey testleri inceledikten sonra bana dönüp "daha önce de dediğim gibi tümör büyümeye devam ediyor. Bir an önce ameliyatı olmanız lazım " dedi.
Bende "biliyorum metin bey ama sizde beni anlayın bu ameliyatı olursam hafıza mı kaybedeceğimi herşeyi unutacağımı söylüyorsunuz. Sizde beni anlayın biraz daha zamana ihtiyacım var. dedim.
Metin bey gözlüklerini çıkardıktan sonra "en fazla 3 ay. Daha fazla olursa tümörü alma şansımız sıfır. " dedi. Gülümseyerek "teşekkür ederim. O zaman 3 ay sonra bugün ameliyat için hazırım. Randevularınızı buna göre hazırlayın. dedim vemetin beyle vedalaştıktan sonra odadan çıktım. Aycan ağlaya da görüşürüz dedikten sonra dışarı çıkıp hastahanenin önünde bekleyen taksilerden birine binip dans salonuna gitmeden önce eski evime uğrayıp kalan eşyalarımı aldıktan sonra dans salonuna gittim. Bizim için ayrılan odanın önüne geldikten sonra saçlarımı ve üstümü düzelttikten sonra içeri girdim.İçeri girdiğimde ateşin çoktan geldiğini gördüm. Ona gülümseyip selam verdikten sonra çantamdan rahat dans edebilmek için giyeceğim siyah taytımı ve pembe sporcu atletimi alıp salonun köşesinde bulunan perdenin arkasına gidip giyindim.
Çıkardığım giysileri burada bırakıp perdenin arkasından çıkarken saçımı dağınık bir topuz yapıyordum. Saçımı toplamak bittiğinde çoktan ateşin yanına gelmiştim. Bana uzun süre baktı ve sonra "sabah beni niye uyandırmadın? Beraber giderdik." dedi. Bende zaten her sabah erken kalkıyorsun. Bir sabah da olsa biraz daha uyursun diye düşündüm." dedim. Kimsenin en azından ben söyleyene kadar hasta olduğumu bilmesini istemiyordum. Ateşe dönüp "eee söyle bakalım bugün iyi uyudum mu?" diye sordum. Bana kocaman gülücüklerinden birini hediye edip "uyudum" dedi. Bende suratıma yalandan bir ciddiyet yerleştirip ellerimi iki üç kez alkış şeklinde vurup "hadi o zaman provaya" dedim ve dans etmeye başladık.
2 gün sonra.
Eve geldiğimizde saat gece 12'e geliyordu. Provadan sonra yarın ki dans yarışması hakkında biraz sohbet etmiştik. Konu konuyu açmıştı böylece saatin nasıl geçtiğini hiç birimiz anlamamıştık. Odama girip çabucak üstümdeki kıyafetlerden kurtulup pijamalarımı giydikten sonra alarm mı kurup kendimi uykunun huzurlu kollarına attım.
Bu sabah ararsın sesi ile kalktım demeyi çok isterdim ama hiçte öyle olmadı. Bu sabah kapının alacaklı gibi biri tarafından uyandım. Kapının güm güm diye vurulma sesi beynime kadar işleyip başımda en okkalısından bir baş ağrısına neden oldu.
Yataktan kalktım ve kapıyı açmak için odamdan çıktım ki aynı anda ateş ve alev de benim odamın karşısında bulunan odalarında çıkınca üçümüz birbirimize baktıktan sonra uyuşuk adımlarla kapıyı açmaya gittik.
Kapıyı açtığımız da kimleri gördük dersiniz. Kocaman sırıtması ile kapıyı yumruklayan uzay onun yaninda ki diğer sırıtan ege ve arkalarında büyük ihtimalle ege ve uzayın bu durumlarından sıkılmış bir adet ceyhun.
Ateş bu duruma sadece göz devirmekle yetinip salona doğru gitti. Ben ve alev de çocukları içeri alıp elimizi ve yüzümüzü yıkadıktan sonra kahvaltısı hazırlamaya başladık. Bir süre sonra kahvaltı hazır olduğunda alev erkekleri çağırmaya gittiğinde bende bardaklarda çayları doldurmaya başladım.
En son kendi bardağını doldururken alev ve erkekler mutfak kapısında gözüktüler. Hepimiz masaya oturduktan sonra bol kahkahayı bir kahvaltı yaptıktan sonra masayı toplayıp hazırlandık ve uzun bir aradan sonra okula gitmek için evden çıktık.
Evden çıktığımızda kapıda bizi 4 tane son model motorsiklet bekliyordu. Gözlerimi lacivert kırmızı ve siyah renkli motorsikletlerin üzerinden çekip ateşe çevirdiğimde o da bana bakıp "hangisi" diye sorunca koşarak kırmızı ve siyah renklerinin hakim olduğu motosikletin yanına gidip üstünde duran kırmızı kaskı saçlarımı dikkatlice içine yerleştirip kafama taktıktan sonra kaskın önündeki camı yukarı kaydırarak çocuklara dönüp "hadi çabuk olun. Daha kazanmamız gereken bir yarışma var" deyip kaskın camını indirip sırtımdaki çantamın düzelttikten sonra seçtiğim motosiklete bindim. Ateş de gelip benim önüme oturduktan sonra diğerlerine hazır mı diye baktı ve herkesin hazır olduğundan emin olduktan sonra motorsikleti çalıştırıp okula doğru yol aldık...
Herkese merhaba. Geçilme için özür dilerim ama elimde olmayan sebeplerden dolayı bölüm gecikti. Telefonum bozuldu ve tamirden dün geldi. Bende hemen bölümü yazdım. Umarım beğenmişsinizdir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LİSELİ KÜLKEDİSİ (Tamamlandı.)
RomansIrmak'ın hayatı o itiraftan sonra değişmişti. Şimdi değişme sırası ırmaktaydı. Ama gerçekler herkesin tahmin ettiğinden daha fazlaydı. Ortada sırlar var. Aşık olan kişiler. Değişen insanlar. Ve ortaya çıkacak gerçekler. Bu sıradan bir değişim hika...