Medya uzay
Okula geldiğimizde motorlardan inip direk elemelerin yapılacağı yer olan salona gittik. Salonun kapısından girdiğiniz de direkt bütün gözler bizim üstümüze döndü. Bize dönen gözleri umursamayıp hazırlanmak için soyunma odasına doğru yol aldık Ben hazırlanmak için sağ tarafta olan kızların soyunma odasına ateşlerin hazırlanması içinde sol taraftaki erkekler soyunma odasına doğru yol aldık. Soyunma odasına girdiğimde benim gibi birçok kızın da hazırlanmakta olduğunu gördüm daha fazla zaman kaybetmemek için hemen çantamdan gerekli kıyafetleri çıkartıp hazırlanmaya başladım hazırlandıktan sonra Soyunma odasından çıkıp çocukları beklemeye başladım 5 dakika sonra çocuklarda hazır bir şekilde Soyunma odasından çıktılar ve boş olan koltuklara oturup sıramızı gelmesini beklemeye başladık.
Salon yavaş yavaş dolmaya başlarken jüri üyeleri olacak öğretmenler de yerlerini almaya başlamıştı. Salon tamamen dolduğunda yarışmayı sunacak olan öğretmen önce müdürü çağırdı ve müdür' ün uzun ve sıkıcı konuşmasını dinlemeye başladık. Ama dinlemek laftan. Herkes başka şeylerle ilgileniyordu. En sonun da müdür de anlamış olacak ki sahnede ki yerini sunucu öğretmene devredip yerine geçti.
Sunucu ilk yarışmacıyı çağırdık tan sonra sahneden indi ve çıkan yarışmacılar danslarını ve müzik gösterilerini sergilemeye başladılar. İlk yarışmacıdan sonra iki üç kişi daha çıktı. Hiç birinin gösterilerini sevmedim açıkçası.
Sıradaki öğrencileri çağırmak üzere sunucu tekrar sahneye çıktı ve derya ve denizin ismini söyledi. Hiç şaşırmadım. Küçüklüğümüzden beri ben ne yaparsam onlar da beni yenmek için aynısını yaparlardı. Sahneye çıktıklarında önce "Haram geceler" adlı şarkıyı söylediler. Sonra dans gösterisi olarak da tango yaptılar. Ve iyilerdi ama bizden iyi değiller. Derya ve deniz'in de gösterileri bittikten sonra sunucu okulun müzik grubunu yani barış'ları çağırdı. Okulun müzik grubu sıradan birşey yapamayacağı için herkesten farklı olarak klasik müzik çaldılar. Ve barış piyano'daydı. Ay ışığı sonatı'nı çalarken o kadar rahattılar ki insan kıskanmıyor değil yani. Ay ışığı sonatı'nın bir kısmını çaldıktan sonra selam verip dans gösterisine geçtiler. Açıkçası iyidirler ve sadece müzik kulübü olduklarını belli etmiyorlardı. Barış ve Leyla önde kulüpten bir kaç kişide arkalarında dans ediyolardı. Bitiş pozlarınıda verdikten sonra alkışlar eşliğinde yerlerine geçtiler. Sunucu tekrar çıktı ve bu sefer bizi çağırdı. En son çıkmanın hem faydaları hem zararları vardı. Bizim için faydası herkesin performansını izleyip değerlendirme yapabiliyoruz. Zararı ise jüri üyeleri önce çıkanları değerlendiriyor ve sonlara doğru kararları neredeyse kesinleşmiş oluyordu.
Sahneye çıkıp önce seçtiğimiz şarkı olan kalben'in haydi söyle şarkısını söylemeye başladık. Uzay baterideydi , Ege klasik gitar çalıyordu. Ceyhun ve ateş'te elektro gitar çalıyordu.
Seni gördüğüm zaman
Dilim neden tutulur?
Seni gördüğüm zaman
Güller elimde kurur.
Seni gördüğüm zaman
Hayat sanki son bulur
Gözlerine bakınca
Dünyalar benim olurSusma gönlüm sen söyle
Haydi gönlüm sen söyle
Aşkımı sevgiliye derdimi sevgiliyeHaydi söyle
Onu nasıl sevdiğimi
Haydi söyle
Rüyalara gördüğümü
Haydi söyle
Uykusuz gecelerimi
Haydi söyle.Seni gördüğüm zaman
Beni bir ateş sarar.
Seni gördüğüm zaman.
Yanar yüreğim yanar
Seni gördüğüm zaman
Canlanır tüm anılar
Seni gördüğüm zaman
Durur bütün zamanlar.Susma gönlüm sen söyle
Haydi gönlüm sen söyle
Aşkımı sevgiliye derdimi sevgiliyeHaydi söyle
Onu nasıl sevdiğimi
Haydi söyle
Rüyalara gördüğümü
Haydi söyle
Uykusuz gecelerimi
Haydi söyle.Haydi söyle
Onu nasıl sevdiğimi
Haydi söyle
Rüyalara gördüğümü
Haydi söyle
Uykusuz gecelerimi
Haydi söyle.Şarkıyı söylerken birşey düşünmemeye çalıştım. Ama ne kadar denersem deniyim bu şarkının tam beni anlattığını düşünüyorum. Söyleyemediğim o kadar çok şey var ki. Artık içimde tutamıyorum ve haykırmak istiyorum haydi söyle diye ama söylemek o kadar kolay değil. Hiç kolay değil.
Şarkı bittiğinde kapattığım gözlerimi açtım ve şaşkınlık içinde bizi ayakta alkışlayan kalabalığa baktım. Herkes alkışlamayı bırakıp yerlerine yerleştiklerin de bizde dansımız için hazırlanmaya başladık. Biz dansımıza başlamadan önce sahnedeki bateri' nin kaldırılmasını bekliyorduk. Bateri kaldırılırken ateş yanıma gelip elimi tuttu ve "heyecanlı mısın ?" diye sordu. Gözlerimi ateşin kahverengileri'ne çevirip
"biraz" diye cevap verdim. Tuttuğu elimi güven verircesine sıkıp "heycanlanma biz en iyi hocalardan eğitim gördük. Bunu başarabiliriz' dedi ve bateri'nin taşınmasını izlemeye başladı. Bateri taşındıktan sonra tuttuğu elimi bırakıp yerine geçti ve başlayan müzik ile dansımız'a başladık.
Dansımız bittiğinde alkışlar eşliğinde selam verip yerimize geçtik ve sonuçların açıklamasını beklemeye başladık...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LİSELİ KÜLKEDİSİ (Tamamlandı.)
RomanceIrmak'ın hayatı o itiraftan sonra değişmişti. Şimdi değişme sırası ırmaktaydı. Ama gerçekler herkesin tahmin ettiğinden daha fazlaydı. Ortada sırlar var. Aşık olan kişiler. Değişen insanlar. Ve ortaya çıkacak gerçekler. Bu sıradan bir değişim hika...