"Karanlık"

19 3 0
                                    

"Karanlık hiç bu kadar gerçekçi olmamıştı,

Hala geçmişin örtüsü olmasına rağmen" - anonim-

Edit şarkı:  gökhan türkmen - korkak

Karanlık kadar aynı zamanda aydınlıktı hayatım.Şu son günlerde hayatıma giren bir adet mağara adamı vardı. Tamam belki onu orada bırakıp gitmiş olabilirim ama bu beni kısıtlama hakkı veremezdi. Babam en son bu görevi kırklı yaşlarında bir adama verdiğini hatırladığım ve sonra adamın beni bırakıp kaçması aklıma gelince gülmeye başladım ama adama çektirmediğim kalmamıştı. 

Adam korkudan babama gerçekleri söylemek yerine kızınız çok başarılı maşAllah dediğinde babamın bana gururla baktığını bana o akşam özgürlüğümü vermesi ayrı bir ironiydi.

Koray'a gelince beni o gün uçakta terkedip pardon bıraktıktan sonra teyzemlere gelmiştim. Teyzem otuzlu yaşlarında alımlı bir kadındı hatta çoğu zaman benden bile bakımlıydı. Şimdiye kadar evlenmemesinin sebebi ise kariyer planı olduğunu söylemesiydi. Yalnız yaşamış olduğu ve özel bir şirkette baş asistanlığı yaptığınıda söylemezsek olmazdı tabi. Bazı şeylerde kendini narsist bir şekilde anlatması arkadaşlarının onun gibi olmaya özentiliği vardı.

Herhalde annemle aralarındak tek fark buydu.

Akşama kadar abur cubur yiyip bir güzel film izlemiştim sonuçta yarın İstanbul'da ilk günüm olduğu için Eda'yla gezme planlarımız listeye baktığımızda epey uzundu. Kız kulesi, galata kulesi, topkapı sarayı, gülhane parkı ...Sabah güneş açmadan gezmeye başlamamız gerekiyordu. Telefonumun çalmasıyla elimi komidin olduğunu düşündüğüm yere attım. Elim boşluğa düşmüştü. Acilen şu telefondan kutulmam lazım. Gözümü açamadan ayağı kalkıp çıkış olduğunu düşündüğüm yerden atlayınca kafamı duvara çarpıp yeri boylamam bir olmuştu . Kafamı ovalayıp ayağı kalktım. Yerdeki telefonumu görünce elime aldım. Kapanmamış olması bir mücizeydi.

"Aloo"

" Yarın sabah yedide hazır ol eğer bu seferde kaçmaya kalkarsan seni bulur zorla getiririm bu arada özel misafirimiz olursun"

"Koray sen misin?" Koray karşı tarafın sesini uyuklamış halde bulunca bu saatte uyumasına anlamamıştı. Kolundaki saati kendisine çevirip henüz on olduğunu görünce şaşırmıştı.

"Irmak yarın yedide seni almaya geliyorum unutma?" Irmak Koray olduğunu anlayınca kafasını tekrar yumuşak yastığına koymuş Koray'ın sesiyle uykuya geçiş yapmıştı. Koray hala ses vermeyen Irmağa sinirlenip telefonu kapatmıştı.

Koray sinirlenmesine anlam verememişti neredeyse Irmağın yaşadığını öğrendiğinden beri onunla ilgili duyduğu her şeyden sinirleniyor onu şimdiye kadar korumadığı için kendisini sorumlu tutuyordu. Belki erken öğrenseydi her şey bambaşka olabilirdi. Kimsenin onun canını yakmasına izin vermezdi koruyup kollardı . Küçükken de yaptığı gibi , bir gün ona verdiği sözü aklına gelince tekrardan dudaklarının kenarı kıvrıldı.

'Eğer bugünkü gibi canının yanmasına izin verirsem söz affetme ben sana şu kalbinden daha yakınım bir şey olursa söz hissedeceğim kalbim sızlayacak tamam mı? Ağlama artık lütfen dayanamıyorum'

Bu sözü verdiği günü detayına kadar hatırlıyordu. Henüz on yaşlarında falandı. Gerçekleri ayırt edemeyeceği kadar küçüktü. O anda adam kafasına denk eden şeyle sarsıldı. Bu duygu onu korumak içinde ne de abilik taslamak için hissedemediği duyguya anlam vermekte güçtü onun için.

Bu yüzden her şey tüm çıplaklığıyla gerçeklerin açıklanacağı günü bekliyordu.Hiç beklemeden abisinin odasına çıktı. Kenan koltukta oturmuş karşısında oturan psikoloğu pür dikkat dinliyordu. Adamın anlattığı şeyler şaşırmanın zirve noktasına dayanmış ağzı şokla aralanmış kardeşinin hastalığını öğreniyordu.

KURALCI (düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin