8.Bölüm

17.7K 404 5
                                    

Yekta koşar adımlarla hastaneye girdiğinde önüne ızbandut gibi üç erkek dikilmişti.Üçü de Şehnaz'ın abileriydi.Bir an için bile aklına geri adım atma fikri gelmemişti.Bakışlarını üçünün üzerinde gezdirdikten sonra, "Şehnaz hangi odada kalıyor ?" diye sormuştu.

Aralarından biri bir adım öne çıkarak Yekta'nın omzuna vurup, onu geriye iteklemişti.

-Söyleyeceğimize kim inandırdı seni ?

Yekta anlamıştı.Şehnaz'la konuşmak hiç kolay olmayacaktı.

-Yiğit, o benim karım .Onunla görüşmeden hiçbir yere gitmiyorum.Çekil önümden aslanım.

Yiğit hırsla Yekta'nın üzerine yürümüştü.

-Şimdi mi aklına geldi lan karın olduğu ?

Küçük bir iteleşmeden sonra ayrılmışlardı.Gürültüye Şehnaz'ın annesi geldiğinde, Yekta'yı görünce kalakalmıştı.

-Anne, Şehnaz hangi odada kalıyor ?

Damadının bir umutla ona sorduğu soruyu cevaplayıp cevaplamamak arasında kalmıştı.Ama söylenmesi gereken her şeyi Şehnaz'ın söylemesi gerektiğini düşündüğü için oğullarını geri çekmişti.

-2. kat.Oda numarası A12.

Yekta minnetle kayınvalidesine baktıktan sonra koşarak merdivenleri çıkmıştı.Hiç beklemeden karısının odasına girmişti.Gözleri açık değildi.Derin bir nefes verip solgun yüzüyle hastane yatağında uyuyan hayat arkadaşını incelemişti.Kendisinden nefret ediyordu.Şehnaz'ı göz göre göre yakmıştı.

Kapı açıldığında gerisine doğru dönmüştü.Şehnaz'ın abisi delici bakışlarıyla Yekta'yı süzerek içeriye girmiş, koltuğa oturup kötü bakışlarını atmaya devam etmişti.

Biraz sonra Şehnaz gözlerini açmıştı.Başı çok ağrıyor olacaktı ki ağrısından gözlerini kısmıştı.

-Şehnaz !

Genç kadın duyduğu sesle irkilmişti.Bu bir rüya mıydı ? Yoksa gerçekten Yekta onu görmeye mi gelmişti ?

-Sonunda uyandın..

Genç kadın ona sarılmaya çalışan genç adamı kalan tüm gücüyle başından savuşturmuştu.

-Neden buradasın ?

Yekta afallamıştı.Daha farklı bir başlangıç bekliyor olsa bile, bu kadın ne yaparsa yapsın boyun eğmek zorundaydı.Yuvalarının dağılmasına sebep olduğu gibi, eski haline dönmesi için de eline geçecek tüm fırsatları en iyi şekilde değerlendirecekti.

-Ne desen haklısın ama ben kendimi affettirmeye geldim.Ne olur izin ver biraz konuşalım.

Şehnaz tebessüm etmişti.

-Affedeceğimi kim söyledi ?

Genç adam terleyen ensesini elinin tersiyle silmişti.

-Çok büyük bir hata yaptım ama telafi etmek için elimden gelenin fazlasını yapmaya hazırım gülüm.

Şehnaz dolan gözlerini Yekta'dan ayırmıştı.

-Seni çok sevdiğim için 3 yıldır hep sabrettim.Zoruma giden her şeyi görmezden geldim, kulak arkası ettim.Ama sevgimin büyüklüğü ne kadar çok olursa olsun, yaşananları unutmam için artık hiçbir şey bana yetmeyecek.Siz, kokusunu içime çekemeden beni yavrumdan ayırdınız.Ben senin derdindeyken sen o kadının derdine düştün.Ben yavrumuzu kaybettim, yasını tek başıma tuttum.Yekta, ben artık bu yoldan ayrılıyorum.Sen aramıza bir kadın soktun.Her şeyi affedebilirdim ama bunu asla sindiremeyeceğim..Telafisi olmayan hatalar yaptın.Bu yüzden telafi de edemeyeceksin.Git burdan, bir daha da asla gelme.

ARAFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin