Multimedia: Şeydagül
Koltukta uyumuş kalmıştım. Sanırım Betül bana seslenmiş ve ben duymamıştım. Öğlen 3 gibi uyuyup daha yeni kalkıyordum saat daha 5:30!
Uykumu tamamen aldığım için kendimi fazlasıyla dinç hissediyordum. Kalkıp duş almak için odama gittim, kıyafetleri hazırlayıp duşa girdim. Kısa bir duş beni iyice kendime getirmişti. Aynanın karşısına geçip saçlarımı kurutup, dalga vermiştim. Makyajımida yapıp mutfağa geldim, benim güzelim kalkmış kahvaltı için uğraşıyordu. Saat daha 6 idi. Vaktim vardı." Kuzum günaydın beni neden uyandırmadın?"
" Seslendim seslendim duymadın bende üstünü örtüp uyudum."
" Çok yorgundum kuzum sağol ya, kurt gibi açım hadi yiyelim."
" Geç otur Manyak hadi çayları koyuyorum bende" diyerek gülen Betüle şirince gülümsedim.
" Aaa Betüll! Dün Metehanı gördüm bizim şirkette patron yardımcısı olarak çalışıyor. Tesadüfe bak be."
" Ciddi misin? Sevindim valla. "
" Bugün beraber öğlen yemeği yiyeceğiz ve bol bol konuşacağız."
" İyi bakalım güzelim, hadi ye vakit harcama. Ben bugün evde olacağım."
" Tamam bende 6:30 gibi evde olurum" diyerek tabağıma doldurduğum kahvaltıyı yemeye başladım. Dün akşam yemeği yemediğim için bugün çok acıkmıştım.Kahvaltımı geç kalma tehlikesi olmadan güzelce bitirince saate baktım 7yi 10 geçiyordu. Ayakkabılarımı giyip çantamı alıp evden çıktım. Tam 7:15'de otobüs geliyordu. Geç kalmıyordum dakik insanım!
Otobüsten inip hemen şirkete yöneldim. Neden servis kullanmıyordum ki? Neyse diyerek içeri girdim. Hemen ortadaki danışma masasına gelerek oturdum. Çantamı hemen bilgisayarın alt kısmında bulunan dolaba koydum. Bugün güzel bir gün gibi duruyordu. Havada güzeldi keyfimde güzeldi. Yanımda oturan Seline de günaydın diyerek işe başlamıştım. Burada her kadın elbise veya etek giyiyordu. Ben tercihimi bol kumaş pantolonlardan kullanıyordum. Buraya uygun, şık ve ayrıca beni rahatsız etmiyordu. Bugün lacivert bir kumaş, kırmızı lacivertli bir şifon badi, lacivert kırmızı yüksek topuklularımla güzeldim.
"Selin Kürşat Bey'in kahvesini sen götürür müsün?"
"O iş senin artık güzelim. Ben karışmam. Sen dünden sonra kaçıyor musun?"
"Ya ne kaçması Selincik,götürüp geliyorum hemen yapılacakları benim bilgisayarımın önüne koy gelince başlarım."
Selin tamam anlamında başını salladı bende mutfağa Kürşat beye kahve hazırlamaya gidiyordum. Nasıl bir mide bu? Sabah sabah kahve içmek iğrenç!
Kürşat Bey'in odasına girmeye çekiniyordum. Dün ki olaydan sonra daha fazla geriliyordum. Sakin ol Şeyda! Kapıya vurup gir demesini bekle, her zaman yaptığın gibi kızım. Kapıya vurup iznimi alınca içeri girdim, kahvesini masasına bırakıp geri çekildim.
" Günaydın Kürşat Bey buyrun kahveniz. Başka bir isteğiniz var mı?"
Bir şey dememesi üzerine arkamı dönmüş tam odadan çıkarken seslenmesiyle durup ona geri döndüm. Neydi bu soğuk bakış?
" Buyrun Kürşat Bey bişey mi istediniz?"
" Dün neredeydiniz?"
" Metehan Beyden izin alıp eve gittim, okulla ilgili yazmam gereken bir kaç evrak vardı. "
" Anlıyorum. Bir daha ki sefere benim haberim olsun yardımcımın değil. Çıkabilirsiniz." alla alla başka isteğin var mı senin buz adam?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BUZ ADAMIN KÜÇÜK KIZI (BİTTİ)
Fiksi Remaja"BUZDAN KALBİ TEKRAR HAYATA DÖNDÜRDÜN KÜÇÜĞÜM." Yazım tarihi : 21.03.2016 Bölümler tamamen şahsıma aittir. Çalıntı yoktur. Kitabın bazı bölümlerinde ki yanlışlıklar vardır. Bazı bölümler düzenleniyor.